Yapay Zeka İnsanı Ne Zaman Geride Bırakacak?
En azından şimdilik endişeye gerek yok, fizikçi Stephen Hawking, ‘100 yıl’ demişti…
Kıyamet günü hakkında bolca uyarıda bulunan ünlü fizikçi Stephen Hawking, en son uyarısında dikkat etmemiz gereken bir zaman belirtti. Hawking’e göre yapay zeka 100 yıl içinde insan ırkını geride bırakabilir.
Siri ve Cortana gibi ileri teknoloji yenilikler hakkında internette geyik yapmak hoşunuza gidebilir. Ancak ağır sanayiden medikal hizmetlere kadar insanlığa büyük faydalar sağlayan yapay zeka (AI) farkına varmadığımız kadar hızlı gelişiyor. Öyle ki, insanlara hizmet etmenin ne kadar anlamsız olacağını anlayacağı gün sandığımızdan çok daha yakın olabilir.
Hawking, Ocak ayında birçok bilim insanıyla beraber yapay zekaya karşı dikkatli olunması gerektiğini belirten açık mektuba imza atmıştı. Hawking, Şubat ayında yaptığı açıklamada ise ‘insanlığın hayatta kalmasının uzay yolculuğuna bağlı olduğunu‘ söylemişti. En son olarak Londra’da düzenlenen Zeitgeist 2015 konferansında konuşma yapan Hawking, ‘bilgisayarların 100 yıl içinde insanları geride bırakabileceğini’ söyledi.
Açıklamalarını yakından takip ettiğim biri olarak, Hawking’in kafasından geçenleri çok iyi anlayabiliyorum. Açıkladığı süre, ABD’nin neredeyse çöle dönüşeceği, Antarktika’nın parçalara ayrılmaya başlayacağı ve kara ile denizlerdeki ekosistemin yok olan hayvan türleri nedeniyle alt üst olacağı bir zamana işaret ediyor. Kısaca, nazik bünyesi ve üstün refah anlayışıyla doğasını yok eden insanlara kıyasla, bu kavramları tanımayan robotların Dünya’yı nükleer bombalarla cayır cayır yanmış bir yer haline getirmeleri için ideal bir ortam doğacak.
Doğanın yok olma tehdidi üzerine bir de bizi sevmeyen robotların eklenmesi, yine iki opsiyonun mutlak gerçekleştirilmesini gerektiriyor: Birincisi, robotlar için B planı, ikincisi de uzay keşfi.
‘Fazla vakit yok’
Hawking, Zeitgeist 2015 konferansında yaptığı konuşmada robotlara karşı önlem almaktan çok, doğması gereken iş birliğinin önemini vurguladı: “Bilgisayarlar, 100 yıl içinde yapay zeka desteğiyle insanları geride bırakacak. Bu olduğu zaman, robotların bizimle örtüşen amaçları bulunduğundan emin olmalıyız.”
Hawking, insanın teknolojiyi sadece geliştirmek yerine nasıl kullanacağı anlaması gerektiğini ifade ederek, “Geleceğimiz teknolojinin artan gücü ve onu kontrol etmemizi sağlayacak bilgi arasındaki bir yarış… Kısa dönemde, insanlar yapay zekanın kim tarafından kontrol edildiğini önemseyecek. Ancak uzun dönemde endişemiz yapay zekanın kontrol edilip edilemeyeceği olacak” dedi.Google ve Facebook gibi firmaların interneti kontrol edebilmek için deli gibi üzerinde vakit harcadığı yapay zekanın nasıl kontrolden çıkacağını bilmek çok güç. Ancak bu bir kez yaşandı mı, insanların tekrar kontrolü elde etmesi imkânsız olabilir.
Siri ve Cortana gibi akıllı asistanlar bugün cep telefonlarında bize fayda sağlayan birer teknoloji olarak beliriyor. Ancak akıllı TV’lerden çekilen verilerden, sosyal ağlarda biriktirilen okyanuslar kadar bilgi, yapay zekanın gelişmesi ve akıllanması için kullanılıyor.
Financial Times’a göre bugün sadece Silikon Vadisi’nde AI üzerinde çalışan 150 firma var. Umalım ki uzay gemilerimiz zamanında hazır olsun ve Skynet bizi Dünya’dan def ettikten sonra peşimizden gelmesin.
Robotlar işinizi elinizden alabilir mi?
Yeni nesil teknolojilerin yakın gelecekte pek çok insanın mesleklerini ele geçireceğine dair öngörüler çok. CBS’in ünlü programı “60 Minutes”a katılan Apple, Microsoft ve Google’da üst düzey yöneticilik yapmış yapay zeka uzmanı Kai-Fu Lee, önümüzdeki 15 yılda yapay zekanın mesleklerin %40’ını ele geçireceğini iddia ediyor ve “yapay zeka insanlık tarihindeki en büyük dönüşüme sebep olacak” diyordu.
Ancak Davos’taki Dünya Ekonomik Forumu’na sunulan başka bir rapora göre global çapta çalışanlar, robotların onların mesleğini yapabileceğini düşünmüyor. Çalışanlar en azından mesleklerinin bazı özelliklerinin, robotların yapamayacağı kadar kompleks olduğunu dile getiriyor.
Gerçekleştirilen ankete katılanların %80’i kendi mesleklerini ancak bir insanın yapabileceğini söylüyor. Özellikle Avrupa ve Orta Asya’dan ankete cevap veren katılımcılar, mesleklerinin bir insan dokunuşuna ihtiyacı olduğu konusunda çok emin.
İlgi çeken noktalardan biri “Teknoloji topluma iyilik mi yapıyor, zarar mı veriyor?” sorusuna gelen cevaplar. Global ölçekte insanların sadece %13’ü teknolojiyi tamamen zararlı görürken, Türkiye’nin de yer aldığı “Orta
Doğu-Kuzey Afrika” diliminde bu oran %15. Gelecek Şimdi yazarı Ozan Onat’ın ilgisini çeken bir başka soru ise “Teknoloji şirketlerinin çoğu dünyayı daha iyi bir hale mi getirmek istiyor, yoksa bütün amaçları para kazanmak mı?” sorusu.
Global ölçüde katılımcıların %51’i teknoloji şirketlerinin dünyayı daha iyi bir noktaya taşımaya çalıştığına inanıyor. Bu konuda özellikle Sahra Altı Afrika ülkeleri %66’yla en büyük desteği verirken, Doğu Asya ve Pasifik ülkeleri de %63’le yüksek bir oranda destekçi. Türkiye’nin bulunduğu “Orta Doğu – Kuzet Afrika” ülkelerinin desteği ise %46’da kalıyor.
Anketin dünya çapında 29 ülkede 10,069 katılımcıyla gerçekleştirildiğini not olarak ekleyelim. Genel olarak çalışanlar teknolojiye ve geleceğe olumlu bakıyor.
E-ticareti de değiştirecek mi?
E-ticaret sektörü, yapay zeka devrimiyle birlikte sürekli artan büyük veriyi daha verimli kullanma imkanına sahip oldu. Kişiselleştirilmiş yeniden hedefleme teknolojilerinin dünya çapında faaliyet gösteren markası RTB House, veri odaklı e-ticaret aktivitelerini çok kısa sürede dönüştürecek 3 yapay zeka teknolojisini açıklıyor. E-ticaretin doğası gereği veri odaklı olduğunu dile getiren RTB House Türkiye Ülke Müdürü Okay Tuğ, “Pazarlama ve satış uzmanları, kişisel asistanlar, chatbot’lar, otomatize edilmiş satın alma süreçleri ve yeniden hedefleme sistemleri ile henüz yapay zeka (AI) teknolojilerinde buz dağının görünen kısmına şahit oldular. Özellikle derin öğrenme ile bir araya geldiğinde e-ticaret sektörü bambaşka bir seviyeye çıkacak” dedi ve ekledi:
“Geleceğin e-ticaretinde, günümüzde yalnızca hayal edilebilen, çok daha akıllı, daha fazla kendi kendine öğrenebilen alışveriş sistemleri yer alacak.”
Ürün arama Görselleri algılayan algoritmalar
Eskiden kullanıcılar, bir videoda ya da gerçek hayatta beğenerek satın almak istediği bir ürünü nerede bulacağını bilemezdi. Bir süredir var olan görsel algılama teknolojisi, yapay zeka ile birleşerek gerçek gücünü ortaya koymaya başladı.
Yapay zeka temelli görsel algılama teknolojisi ile akıllı telefondan çekilen bir fotoğraf ya da alınan bir ekran görüntüsü ile ürün hakkında bilgi alarak nerede satıldığını bulmak mümkün hale geliyor.
Kişiselleştirilmiş reklamlar son kararı vermeden önce kullanıcılara satın alacağı ürünü hatırlatıyordu ya da benzer bir ürünü karşısına çıkarıyordu. Günümüz pazarlamacıları için geçerliliğini koruyan bu yöntem, yerini insan beyni gibi çalışan derin öğrenme algoritmalarıyla kullanıcıların tutum, niyet ve genel halini algılayan yapay zekaya bırakıyor.
Toplanan devasa veri ve insan zekası gibi öğrenebilen ve davranan yapay zeka, e-ticaret sektöründe bambaşka bir deneyime doğru götürüyor. RTB House’un kendi reklamlarında gözlemlediğine göre, derin öğrenme algoritmaları kullanılan reklamlar yüzde 50 daha verimli sonuç ortaya çıkarıyor.
Bir müzik uygulamasında nasıl sizin sevebileceğiniz şarkılar karşınıza geliyorsa yapay zeka bunu bir adım öteye taşıyarak satın alma kararınızda uyguluyor. Tıpkı Amazon’un önceden teslimat sisteminde olduğu gibi yapay zeka, henüz satın alma işlemi gerçekleşmeden önce kullanıcıların en yakınında bulunan dağıtım merkezine ürünü gönderiyor.
Özellikle günlük yapılan alışverişlerde bu sistemin kullanılması e-ticarette teslimatı bir sonraki seviyeye çıkarıyor.