Kolektif bilinç dijitalde de kendini gösterdi
Değerli okurlar merhaba.
Ocak ayına damgasını vuran sıkıcı konulardan biri de WhatsApp oldu. Kullanıcı gizliliğini hiçe sayan bir sözleşme ile milyarlarca kişinin karşısına çıkan anlık mesajlaşma platformu, üstüne üstük ‘8 Şubat’a kadar onaylamazsanız bizi kullanamazsınız’ gibi küstah bir tehdit savurdu. Dalga dalga yayılan tepkiler üzerine de ‘siz bizi yanlış anladınız’ diyerek ‘durun, bize bir şans daha verin’ ile devam etti ve en nihayetinde de gizlilik sözleşmesi ile ilgili her şeyi 3 ay erteleme kararı aldığını duyurdu…
Kimse kusura bakmasın, kitleler hiç de öyle boyun eğip makul görünmeyen teklifleri kabul edecek değil. Siz WhatsApp gibi devasa bir kullanıcı kesimine hitap etseniz bile sizi anında terk edip Telegram, Bip gibi rakip alanlara geçebiliyorlar. Sosyal medyada, haber kanallarında, YouTube yayınlarında, her yerde yerden yere vurabiliyorlar o çok prestijli, devasa markaları…
En son örnekte görüldü ki kullanıcılara zorla bir şey yaptıramazsınız, üstelik kolektif bilinç diye de bir şey var. Üstelik Z kuşağı yani 2000 sonrası doğmuş milyarlarca insandan oluşan devasa bir kesime hitap ediyorsanız bu neslin sorgulayıcı DNA’larına da saygı duymak zorundasınız. Ateşle dans etmek yerine sakin ve makul olmayı denemelisiniz. WhatsApp, Ocak ayı boyunca kamuoyunda gezinip duran tepkiler üzerine bunu yapmışa benziyor. Makul ve sakin olmayı zor olsa da başardıklarına şüphe yok.
Ben burada kişisel gizliliğe de vurgu yapmak isterim. Bankalararası Kart Merkezi’nin çok beğendiğim bilgi güvenliği web sitesi ‘Bilgiguvende.com’da da sıklıkla yazdığım gibi kişisel veriler artık altından farksız. O kadar değerliler ki, neredeyse tüm teknoloji şirketlerinin gözü kişisel bilgilerimize çevrilmiş durumda. Bu yüzden Apple’ın iOS 14 ile birlikte sunduğu ‘veri paylaşımının işletim sisteminden yönetimine imkân tanıyan’ özellikler, Facebook tarafından tepki ile karşılanmıştı. Aynı zamanda WhatsApp ve Instagram’ı da bünyesinde barındıran Facebook, Apple’ı devasa boyutlarda eleştirmiş hatta ABD’de gazetelere ilanlar bile (teknoloji basınında alay konusu olmasına neden olan ilanlar, ah Facebook) vermişti. Bir nevi WhatsApp’ın sunduğu korkunç sözleşmenin de çıkış noktasını oluşturan bu gelişmeler, verilerimizi korumamızın ne kadar kıymetli olduğunu, sahip çıkmamız gerektiğini bir kez daha gösteriyor.
Ve biraz da yeni sayıdan söz edelim mi? CES 2021, ilk kez dijital olarak gerçekleşti. ABD’nin Las Vegas şehrine uçup teknoloji ile dans etmek yerine tüm etkinlikleri, sunumları evlerimizden izlemek acı vericiydi. Ancak Apple’ın iPhone lansmanlarından sonra ilk kez bir başka online etkinlikten keyif aldığımı hissettim, özenle hazırlanan sunumlar ve ulaşılan yeni ‘grafik temalı Yayınlar baş döndürücüydü. Her neyse, CES 2021’in öne çıkan yeniliklerinden bolca söz ettik yeni sayıda, keyifle okuyacağınıza şüphem yok. Ek olarak en yeni haberler, makaleler, incelemeler, analizler, rehber içerikler, röportajlar ve daha fazlası ile NewTech yine dopdolu.
Bir kez daha hoş geldiniz…