Yaban Hayatı Fotoğrafçılığı
İstanbul’un kuzeybatısında Durusu (eski adı ile Terkos) gölünün sazlıklarında kamuflaj çadırımda saz delicesi beklerken cep telefonuma gelen mesajın titreşimi ile irkildim. Üniversite yıllarından eski bir arkadaşımın mesajına “sazların arasında saz delice
Bu sayıda yeni başlayan bölümümüzde yazarımız Alptekin Kutlu, dünyanın farklı köşelerine gidip çektiği yaban hayatı fotoğraflarının hikayelerini sizlerle paylaşacak.
Bilinen tüm zorluklarına ve risklerine rağmen, çalışmaları fotoğraf sanatının duayenleri tarafından çoğu kez ciddiye alınmayan, aynı platformu paylaştığı gözlemcilerin kimi zaman gerçek bir doğa gönüllüsü olarak görmedikleri, arazide karşılaştığı köylüler tarafından defineci ya da terörist sanılarak jandarmaya şikayet edilen, jandarma ile karşılaştığı anlarda dünya dışı bir varlık muamelesi gören, kaçak avcıların saçmalarına hedef olma olasılığı yetmiyormuş gibi binlerce dolarlık ekipmanını çalmaya ve hatta canına kastetmeye azmetmiş olanları ile mücadele eden yaban hayat fotoğrafçısı bizler ne yapmaya çalışıyoruz aslında? Bu hobinin akla ilk gelen ilk ürünleri fotoğrafladığımız türlerin fiziksel özelliklerini ya da yaşadıkları ekosistemleri belgeleyen çalışmalar olmaktadır. Yaban hayatı fotoğrafçılığına ilk adım atanlar için genelde belirlenen hedefler bu çerçevededir. İlerleyen zamanlarda bilginin basılı medya, internet veya fiziki ortamlarda paylaşımı ile doğru ekipman seçimi, ekipman bilgisinin ve hakimi- yetinin artması, doğal alanların ve bu alanları paylaşan canlıların tanınması ile fotoğrafçı aksiyon fotoğraflarına yönelmeye başlar. Ancak bu süreçte önceden tahmin edilemeyen bir gerçek ortaya çıkar. Fotoğrafçı kamuflaj altında saatler süren beklemeler sonucunda elde ettiği gözlemler sırasında bilincin sadece insana özgü olmadığını keşfetmeye başlar. Hayvan davranışlarını belgelemeye ve bunlar altında yatan mekanizmaları sorgulamaya başlar. İnsan gözü ile görülemeyeni fotoğrafladığında yeni bir dünyanın kapılarını aralamaktadır artık. Bu yazı dizisinde yaban hayatı fotoğrafçısının fotoğraf çekerken ya da çektiği fotoğrafları seçerken hedeflerini belirlemekte faydalı olabilecek bazı ipuçlarını paylaşmaya çalışacağım.
Görülemeyeni görmek ?
Günümüz dijital teknolojilerinin en önemli faydalarından biri de yüksek ISO değerlerinde düşük grenli fotoğraflar elde edebilmek, dolayısıyla kötü ışık koşullarında dahi yüksek perde hızlarına ulaşabilmek oluyor. Bu avantajı, bizlere oranla çok daha hızlı hareket edebilen hayvanlar dünyasında insan gözü ile görülemeyeni belgelemek ve çevrenizle paylaşmak adına kullanabilirsiniz. Çoğu zaman çıplak gözle izlerken veya kısa bir anda havada dondurduğumuzda kuşların ne kadar hızlı olabildiğini anlamakta veya göstermekte zorlanıyoruz.
Nikon D2X ‘in High speed Crop modu ile yüksek hızda çekilen ardışık iki karenin yan yana getirilmesi ile oluşan üstteki fotoğrafa lütfen dikkatlice bakın. “Bıyıklı” sumrunun havada yaptığı fren hareketi sonucu gagasından düşen su damlası henüz yere düşmemişken ikinci karede sumru çoktan balığa dalışa geçmiş bile. Su damlası ise sadece birkaç milimetre yol katedebilmiş :-)
Bıyıklı sumrunun bu pozunu gösterdiğim yöre balıkçılarının kuşun hızına hayranlık duymaları beni çok sevindirmişti. Hayranlık duyduğunuz bir canlıya zarar vermek eskisinden daha zordur.
Durusu gölünü çevreleyen su kanalları ile göl arasındaki vananın açılması sonucu göle ulaşmaya çalışan balık yavrularını menfezin başında bir sürpriz bekliyor. Onlarca su yılanı için vananın açılması balık avının başladığı anlamına geliyor. Tabii ava giden avlanır sözüne inanan bir fotoğrafçı olarak menfezin altına da bakmakta fayda var. Saatler boyunca menfezin altında karanlıkta uygun anı bekleyen sülük sonunda bir hamle ile yılanın boynuna yapışıyor. Yılanı bile şaşırtan bir anda yaban hayatı fotoğrafçısı tüm fiziksel ve zihinsel donanımı ile “o an” için hazır olmalıdır. Görülemeyeni görmek, duyulmamış olanı belgelemek ancak sabrın ve planlı çalışmanın yaban hayat fotoğrafçısına bahşedeceği bir ödüldür.
Temel içgüdüler
Hayvanların en temel içgüdülerinden biri de beslenme ve üreme verimini arttırmak için gerekli olan bölge belirleme ve sahiplenme davranışlarıdır. Yaban hayatı fotoğrafçısı için bu davranışları belgelemek çok keyifli, keyifli olduğu kadar da önemlidir.
İş bölge belirlemeye geldiğinde, küçükten büyüğe herkesin sevgilisi güzeller güzeli yalıçapkını bir anda “yalı cadısına” dönüşebiliyor. Kim bilir rakibine karşı bölgesini koruma savaşı veren sevimli yalıçapkınının bu pozu, sulak alanlarını tehdit eden daha acımasız rakibi insana karşı da bölgesini korumada ona yardımcı olabilir. Üveyiklerin kur anı. Erkek üveyiğin gözündeki şehvet, kabarmış boyun tüyleri ve dişisine doğru attığı adım, hiç birşeyden habersiz gibi gözüken dişinin masum duruşu ile kur sahnesini tamamlıyor. Katliam derecesinde avlanan üveyiklerin kur sahnesiyle bezenmiş güzelliklerini gören birkaç avcının dahi elinin tetiğe geç gitmesi birkaç bireyin bile hayatını kurtarsa fotoğraf amacına ulaşmış demektir.
Tümden gelim, tüme varım ?
Grafiksel anlatım her zaman amacınıza varmayı kolaylaştırır, fotoğrafınızı izlenesi hale sokar. Grafiksel anlatım peşinde koşan fotoğrafçı dünyaya yeni bir gözle bakmaya başladığında aslında gözlemlediği ekosistemin tahmin ettiğinden çok daha karmaşık bir formüle sahip olduğunu anlamakta gecikmez. Grafik öğeler sizi varoluşun ve evrim sürecinin hazinelerle dolu dünyasına çekmeye başlamıştır bile. Orman ağaçkakanın parmak yapısı ile birlikte poz verdiği sarmaşığın yaprakları arasındaki grafiksel benzerliğin fotoğrafı çeken kadar izleyende de soru işaretleri doğurması başarıldığı anda bilinmeyene doğru uzun sürecek keyifli bir araştırma süreci başlamış demektir. Hayvanların başta kamuflaj başarısı arttırmak amaçlı geçirmekte olduğu bu doğal seçilim süreci yaban hayatı fotoğrafçısının her alanda karşısına çıkar. Üveyik çiftinin kanat desenleri ile üzerinde tünedikleri kayanın üzerindeki yosunsu oluşumların renk ve desenleri arasındaki etkileşim doğanın her unsurunun arasındaki grafiksel uyuma dikkat çekmekle kalmayarak insanoğlu olarak hangi uyumu bozmakta olduğumuza dikkat çekebilir.
Karşı türle etkileşimler
Almanya’da katıldığım bir satış konferansının ana teması “müşteriye duyulan sevgi” idi. Bu konuda bir örnek vermem gerektiğinde bunu çok uzaklarda aramama gerek yok. Yaban hayat fotoğrafçısı ile konusu arasında ilişki her şeyden önce sevgiye dayanır. Çevrenizde olan bitene öncelikle sadece seyirci olduğunuzu unutmadan, gözlemlediğiniz canlının dostları ve düşmanları arasındaki ilişkiyi çözmeniz size çok fayda sağlayacaktır. Diğer türlerle sürekli etkileşim halinde bulunan canlıların bu ilişkilerini belgeleyen fotoğraflar bilim insanları için her zaman daha yararlı olacaktır.
Patron kim? Oxpecker, Afrika buffalosu üzerindeki parazitleri temizleyerek bu parazitlerdeki kanla beslenir. Bu ortak yaşamda her iki tür de karlı çıkıyor gibi gözükse de bu tam anlamıyla bir kazanç/ kazanç işbirliği değildir. Oxpecker’ın kopardığı keneler buffalo üzerinde yeni açık yaralara ve bu yaralara daha hızlı parazit gelmesine neden olur ki bu ikili ilişkide patron güçlü olan değil fırsatçı olandır.
Bir fotoğrafta birden çok ilgi merkezi olması fotoğraf temellerine göre doğru değildir. Ancak bazen belgesel kaygılarla bunun dışına çıkabiliyoruz. Poyraz kuşu erkeği dişinin ilgisini çekmeye çalışırken, kum tepesinde yuvası olan cılıbıt (sol alt köşede) yaralı taklidi yaparak poyraz kuşlarının dikkatini çekmeye ve onları yuvasından uzaklaştırmaya çalışıyor. Aynı bölgeyi paylaşan türleri ve ilişkilerini aynı karede gösteren fotoğraflar belgesel anlamda daha yararlı fotoğraflar olabilir.
Duygusal anlar
Yapılan bilimsel araştırmalar ve deneyler sonucu hayvanların sadece genler boyunca taşınan bir kurgunun esiri canlılar olmadığı, buna ek olarak algıları ve deneyimleri sonucu şekillenen bir bilince de sahip olduklarını kanıtlamıştır. Bu bilinç düzeyi kimi zaman beklediğimizden yüksek olabilir, duygusal anlar çağrıştıran ritüellerin sadece içgüdüsel davranışlar olmadığı bize hissetirebilir. Bunun hayvanların korunmasında nasıl bir yararı olabilir? Eğer ezmek üzere olduğunuz karıncanın size benzer bir bilince sahip olduğunu bilseniz daha bunlardan milyarlarca var diyerek kolayca ezip geçer miydiniz?
Cambaz kartal (Bateleur eagle) çiftinin temizlik anında yakalanan bir karenin, onlar arasında saygı dolu sevgiyi çağrıştıran bir ilişkiyi olduğunu izleyene düşündürmesi acaba onları daha yaygın kitlelere sevdirebilmenin bir yolu olabilir mi?
Gezegenimizin en hızlı koşan hayvanı çitanın yavruları ile arasındaki ilişkide gösterdiği sevgi ve tolerans izleyenin yüreğini ısıtırken, bizlerden önce varolan hayatın bizlerden sonra da bu gezegende varlığını sürdüreceği konusundaki umutlarımızı besliyor.
Sazın delisi olarak kendime bu soruları soradurayım, geçenlerde oğlumun sınıfındaki velilerden bizim eve teşekkür ve tebrik telefonları yağmaya başladı. Nedenini sonradan anladık. Bazı kuş fotoğraflarımı kullanarak hazırlamış olduğum takvimlerden bir koli de eve getirmiştim. Meğer oğlum sabah okula giderken koliyi yanına almış, sınıf arkadaşlarına ve öğretmenlerine dağıtmış. Zamane gençlerine bir şeyi zorla ya da tavsiye ile yaptırmak çok zor biliyorsunuz. Böyle bir paylaşımı kendiliğinden düşünerek gerçekleştirmiş olması bir babayı ne kadar mutlu eder tahmin edebilirsiniz. Eh işte dedim kendi kendime, hiçbir şey için olmasa da bu mutluluk için değer tüm yorgunluklara…