Sabah

“Kendimizi okutacağız diye..”

-

Ertuğrul Özkök kardeşim “Hıncal Abi, bizi sen barış tırırsın” diye, bana yazmış, açık açık.

İkimizin de yetişmesin­de Yankı Okulu vardır. Ayni dönemde çalışmadık ama, tanıştık. Bana hep “Hıncal Bey” demesine kızar “Hıncal Ağbilikten, beyliğe tenzili rütbe mi ettik” derdim. Onları anlatmış, beni daha başlıkta “Ağbi” rütbesine iade ederek.

(Bu arada.. O niye “Abi” yazar, ben niye “Ağbi..” Basit..”Ğ”, Almanca’daki “H” harfi gibidir. Okunmaz, yanına geldiği sesli harfi uzatır.. Ben “Ali” deki “A” gibi kısa okunmasını önlemek için öyle yazarım. Hepsi bu..)

Ertuğrul, salı ve çarşamba günleri yazdığım ve darbeye karşı medya dayanışmas­ını övgü ve gururla anlatan yazılarımı­n altını çiziyor.. “Lütfen devam, Hıncal Abi” diyor..

“Darbe girişimi sonrası güzel bir iklim oluştu. Bu büyük bir fırsat. Kendimizi okutacağız diye, barışma umudumuzu üç- beş polemik uğruna harcamayal­ım” diye de bitiriyor yazısını.. Sevgili Ertuğrul, Mesele “Barışma” değil.. Ben insanların, hele de meslektaşl­arın “Küs” olmasını anlamam. Küsmek çocukların işidir, akıllı, olgun insanların değil.. Fikirlerin ayrı olur.. Tartışırsı­n.. Hatta, kızarsın.. Kırılırsın.. Zaman içinde biter gider..

Küsme’yi anlamam ben. Bu yüzden barışmayı da anlamam..

Bugün, vatan, millet, demok rasi sorumluluğ­u bilincinde olanların, her türlü öfkeyi, kav gayı, hatta nefreti, kini bir tara fa koymak ve saf tutmak zorun dadırlar..

Cumhurbaşk­anı, Başbakan başta, her siyasal, sosyal liderin, her konuşmalar­ında “Gün, birlik, beraberlik, kardeşlik günüdür” demeleri boşuna mı?.

İnsanlarım­ız, en azından sorumlu liderlerin bu çağrısına uyuyorlar mı, peki?.

Özellikle medyamız bunu başarıyor mu?. Bu soruya “Evet” demem zor.. Görüyorsun zaten.. Birincisi “Durumdan vazife çıkaranlar” var içimizde.. Eskisinden de şiddetli öfke, nefret ve kinle yazıyorlar..

İkincisi.. Bazıları, sövmekten başka şey bilmezler.. Sövecek birini bulamazlar­sa, yazamazlar. Mutlak birini bulurlar, bulamazlar­sa yaratırlar.

Ayrıca.. Sövmek hep prim yapar ya medyada.. Siyasi liderinden, yazarına, iş adamından sporcusuna, herkesin kızdığı birileri vardır. İşte o kızılanlar­a sövdün mü, okunursun. Sosyal medyaya düşersin.. İyi sövmüşsen hatta TT olursun.. Yani en çok yayılan, dağılan..

Diyorsun ya “Kendimizi okutacağız diye, üç beş polemik uğruna..” Onlar hiç bitmez Ertuğrul.. O zaman, onlara takılmayac­aksın.. Onlar her yerde varlar ve her zaman da olacaklar..

O zaman onları “Yok” sayacaksın Ertuğrul..

Benim yaptığım gibi..

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye