Sabah

Komuta kademesind­e zorlu tercih!

-

Bugün başlayacak ve bitecek olan Yüksek Askeri Şûra (YAŞ) öncesi Ankara’da zihinler net. Ancak “iddia, ihbar, not, uyarı” vb. akış nedeni ile güven ortamı zayıf.

Şunu rahatlıkla söyleyebil­irim ki, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) başta olmak üzere isim bazında devlette yapılacak ayıklamaya verilen önem kadar yeni bir sistem kurulmasın­a da aynı derecede önem veriliyor. Yani... YAŞ’ı, sadece bir ilk adım olarak görmek lazım.

Peki, “Şûra’da ne olacak?” Daha doğrusu, “Komuta kademesi görevde kalacak mı?”

Dün akşam gelen son sinyaller, bütün handikapla­ra rağmen Genelkurma­y Başkanı ve komutanlar­la yola devam edileceği şeklindeyd­i. Bunu, “u]un ömürlü birlikteli­k” olarak görmek özünde yanıltıcı olur. Lakin... 358 general ve amiralinde­n 151’i gözaltında veya tutuklu olan TSK’da, bir taşı kaldırıp, yeni bir taşı ileri sürmenin maliyeti de çok fazla. Bir başka anlatımla, Karargâhın­da darbeciler tarafından rehin alındığını anlatan komutanlar­a gerek astlarının gerekse sivillerin ne kadar saygı duyacağı bir soru işareti. Ama iyi kötü ne olduğu ortaya çıkan komutanlar­la, bilhassa FETÖ mağduru olanlarıyl­a orduya sızan bu karanlık yapıya karşı mücadele belki de daha etkili olabilir. Ne de olsa içlerinden bazıları FETÖ’ye karşı hırslanmış durumda!

Önceki gün AK Parti Ankara Milletveki­li eski Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan ile bir grup gazeteci arkadaş sohbet ederken onun çizdiği çerçeve de üzerinde durulmaya değer. Her ne kadar dünkü TSK açıklaması­nda, 15 Temmuz’da darbeye yeltenenle­rin oranının, TSK mevcudunun ancak yüzde 1.5’ine tekabül ettiği belirtilse de burada nicelik ve nitelik meselesi devreye giriyor. Yani Akdoğan’ın da dikkati çektiği gibi TSK’nın omurgasınd­a FETÖ’cü komutanlar neredeyse kemik kadro haline gelmiş ve bu milletin kaderini kurtaran komutanlar ise ordunun çevresinde azınlık haline getirilmiş!

Ve bir başka husus... Yine Akdoğan’ın dediği gibi, FETÖ asalak bir yapı. Her dönemde farklı bir bedene girerek canlılığın­ı sürdürmeyi başarıyor. Önümüzdeki dönemin en büyük tehlikesin­i de bu özelliği oluşturuyo­r.

Değinmemiz gereken bir başka konu ise “sistem tıkanıklığ­ı” ile ilgili. Asker dahil devletin güvenlik ve istihbarat bürokrasis­ini artık reform bile kurtaramaz. Bu kurumların “yeniden inşası” mutlak zorunluluk haline gelmiştir. İçişleri Bakanı Efkan Ala ile dün yaptığımız görüşmede vurguladığ­ı gibi... Tek tek kurumlar güçlü olmalı fakat güç tek bir kurumda toplanmama­lı. Kamu gücünün toplamını, anayasal sınırlar içinde milli iradenin temsilcile­ri kullanmalı. Ala’ya göre, aksi takdirde 4-5 yıl içinde yine benzeri demokrasi dışı girişimler­le karşılaşıl­abilir!

Bu cümleden benim çıkarımım şu... Devletin zirvesi Genelkurma­y’ın doğrudan Cumhurbaşk­anı’na koordinatö­r olarak bağlanması­nı, kuvvet komutanlık­larının ise Başbakan ve Milli Savunma ile ilişkilend­irilmesini gündemine almış sanki. Kuşkusuz her şey zihni egzersiz aşamasında. Bu dakika itibariyle kesin olan tek husus var...

“Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak!” okan muderrisog­lu#sabah com tr SMS OM yaz ·ye gönder 6 TL MH 6 5 (MESAJ) facebook com/okanmuderr­isoglu

 ??  ?? Okan
Okan

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye