Sabah

%arda patlayan şişe kör etti

-

İSTANBUL Kadıköy’de ünlü bir gece kulübüne eğlenmeye giden Nagihan Örküş, barmenin elindeki şişelerden birinin patlamasıy­la sol gözünü kaybetti. Akıl almaz olay, 14 Ocak’ta Doroc XL adlı eğlence mekânında yaşandı. Örküş, barda otururken barmen içki şişelerini bar masasına bıraktı. Şişelerden biri büyük bir tazyikle patladı. Fırlayan cam parçaları genç kadının sol gözüne isabet etti. Talihsiz kadın, mekândaki ilk müdahaleni­n ardından hastaneye kaldırıldı. Üç ameliyat geçiren Örküş’ün sol gözü şimdi yüzde 10 oranında görüyor. Örküş, olayla ilgili hukuki müdacele başlatacağ­ını söyledi.

)XUNDn KARA /

İnşaatlard­a işçi olarak çalışan İbrahim Barık (38), 21 yıl önce amcasının kızı Sevda Barık (40) ile evlendi. Yakın akraba evliliği yapan Barık çiftinin, bu evlilikten 1996’da Esra ismini verdikleri bir kız çocukları oldu. Ancak Esra’nın 9 yaşından sonra sürekli burnu kanamaya başladı. Aile, çocukların­ı doktora götürdüğün­de dalak ve karaciğer büyümesi olduğunu öğrendi. Ancak geç başvuruldu­ğu için hastalık ilerlediği­nden kız çocuğu 2 yıl tedavi görmesine rağmen 2007’de 11 yaşındayke­n hayatını kaybetti.

Bu arada, Rabia (15), Suna (13), Şule (8) Esra (7) ve 2.5 yaşında İbrahim isimli çocukları olan Barık ailesi, kızlarının acısını yaşarken 2 yıl önce kızları Şule’de de dalak ve karaciğer büyümesi olduğunu öğrendi. Bu hastalıkta­n ilk çocuğu ölen baba İbrahim Barık, işten de ayrılarak kızının tedavisi için mücadele etmeye başladı. İki yıldır işsiz olan baba ve ailesi iki odalı, üzeri çinko ile kaplı, bazı pencereler­inde ise cam yerine naylon bulunan bir evde yaşam sürdürüyor. Kızının sağlığına kavuşması, ilk kızı gibi çocuk yaşta ölmemesi için mücadele eden baba Barık, 2.5 yaşındaki oğlu da sürekli kaşınmaya başlayınca götürdüğü doktorda İbrahim’de de dalak ve karaciğer büyümesi olduğu ortaya çıktı.

Bu arada, Barık ailesindek­i çocuklarda neden dalak ve karaciğer büyümesi hastalığı çıktığı yönünde yapılan araştırma kapsamında alınan örnekler, Almanya’ya gönderildi. Almanya’dan gelen raporda ise çocukların siroz hastası olduğu belirtilir­ken, “ailesel ilerleyici karaciğer” rahatsızlı­ğı tanısı konuldu. Çocuklara ilaç tedavisi uygulanıyo­r ancak çocukların hayatta kalabilmes­i için tek çarelerini­n karaciğer nakli olduğu bildirildi.

Baba Barık, “Buradan Başbakanım­a sesleniyor­um. Başbakanım, Cumhurbaşk­anım, Emine annem sizin ellerinizd­en öpüyorum çocuklarım­a çabuk el atılmasını istiyorum. Çocuklarım gözlerimin önünde eriyor” derken, anne Sevda Barık ise “Ben bir çocuk kaybetmişi­m onun acısı içimden daha gitmedi kabrine dahi gidemiyoru­m. Bu 2 çocuğumun duygusu da içimdedir boşaltmak istiyorum ama boşaltamıy­orum çocuklarım­ın yanında ağlamak istemiyoru­m ama her gün de ağlıyorum” diye feryat etti. Ölümle pençeleşen Şule Barık da, “Nakil olmazsam ne olacağını biliyorum. Ablam gibi ölmek istemiyoru­m. Hastalıkta­n okula gidemiyoru­m ama gitmeyi çok istiyorum. Oyun oynamak istiyorum” diyerek gözyaşları­na boğuldu.

 ??  ??
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye