Rakka operasyonu 2 Haziran’da başladı
Başbakan: ABD burada kullanılan silahların teröristlerin eline geçmeyeceği güvencesini verdi. Darbeciler mahkemede ne şov yaparsa yapsın, Türk adaleti gereken cezayı verecek
Başbakan Binali Yıldırım, önceki akşam Çankaya Köşkü’nde medya temsilcileriyle bir araya geldi. Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş’un da hazır bulunduğu iftarda Yıldırım, “Birbirimize çok ihtiyacımız var. Medyasız siyaset, siyasetsiz de medya herhalde düşünülemez” ifadesini kullandı. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Yıldırım, “Kabine revizyonu yakın zamanda gündeminizde var mı?” sorusuna, “Burada kabineye girme arzusunda olan var mı? O halde merak edilecek bir konu değil. Kabine değişikliği konuşulmaz, bir gün bakarsınız değişmiş” yanıtını verdi.
İşte Yıldırım’ın değerlendirmeleri: RAKKA O3ERASYONU
2 Haziran’ı 3 Haziran’a bağlayan gece daha önce planlanan Rakka operasyonu başlatıldı. Bu konuda ABD gerekli bilgilendirmeyi operasyon öncesinde yaptı. Türkiye’nin, ABD’nin uyguladığı yönetimi tasvip etmediği bir sır değil. Bu konuda her düzeyde rahatsızlığımızı ifade ettik.
Operasyon sonrası PYD/YPG ile ilişkilerin uzun süreli devam ettirilmeyeceğini, taktiksel bir iş birliği olduğunu’ ifade ettiler ve güvence verdiler. Verilen güvence ne? Burada kullanılacak silahların daha sonra ülkemizde terör gruplarının eline geçmemesi... Bizim değişmeyen bir stratejimiz var, ülkemizi tehdit eden terör grupları ister yurt içinde isterse yurtdışında bizim için aynıdır, hedeftir. Ülkemizin, insanımızın güvenliği için ne icap ederse yaparız.
ALMANYA İLE İLİŞKİLER
Almanya ile ikili ilişkilerimizin tekrar rayına oturtulması bizim temel düşüncemizdir ama bu tek taraflı bir iradeyle olacak bir şey değil. Almanya’nın da bu minvalde hareket etmesi esastır. Almanya FETÖ darbecilerine karşı gerekli duruşu göstermiyor. Ayrıca PKK yandaşlarının da oradaki faaliyetlerine daha müsamahakar davranıyorlar.İncirlik ziyaretini de bu çerçevede değerlendireceğiz. Orada bir iki çekincemiz var. Onları kendileriyle paylaştık. Ona göre bir karar verilecek.
TEMMUZ DAVALARI
Ne yaparlarsa yapsınlar. Darbe girişiminde bulundular mı? O uçaklardan bombaları attılar mı? Biz gazilerimizin, şehit yakınlarımızın isyanını anlıyoruz ama onlardan isteğimiz, hukuk devleti içerisinde, ne söylerse söylesinler, darbeyi yapanların bundan sıyrılacaklarını düşünmeleri beyhudedir.
Ancak yarın bir gün ellerine bir koz vermemek gerekiyor. İlk duruşmada söyleyecekleri ne varsa sonuna kadar o hakkı kullanmalarına da hukuk devletinde rıza göstermemiz gerekiyor. Önceki ifadesini reddetmesi, o suçu işlemediği anlamına gelmez. Ne şov yaparsa yapsınlar Türk adaleti gereken kararı ve cezayı verecek. Bombayı atan, ona izni veren, insanları öldürenler, tankları yürütenler, helikopterleri, uçakları alıp götürenler belli. Bu suçüstü halidir. Karar verilmesi gerek.
Türkiye’deki gerek yabancı menşeli gazetecilerin gerekse Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı gazetecilerin gözaltına alınmasının gazetecilik faaliyetiyle ilgili olmadığını biliyoruz. Bir şekilde terör bağlantılı, FETÖ olabilir, bölücü terör olabilir. RUSYA İLE SAVUNMA İŞBİRLİĞİ
Bu faaliyetlerle ilgili hukuki işlemler yapılıyor. Ama gazeteci olunca hassasiyet artıyor ve bu yönü ön plana çıkıyor. Türkiye’de devamlı faaliyet gösteren 360’ın üstünde yabancı basın mensubu var. Baskı, gözaltı, yıldırma hareketi olsa bu kadar insan burada nasıl faaliyet gösterecek. Ülkemiz hakkında çok büyük bir haksızlık. Gazeteci olmak, basın mensubu olmak, suç işleme üstünlüğü veya muafiyeti sağlamaz.
Rusya ile Suriye’de öncelikli olmak üzere savunma iş birliği çalışmalarımız var. Buna İran’ı da dahil etmek lazım. Önemli olan orada kalıcı siyasi bir çözüme ulaşmak.
Bunun için güvenli bölge ve uçuşa yasak bölge oluşturma, İdlib’in ve güneyindeki bölgeleri kapsayan bir mutabakat da sağlandı. Burada amaç İdlib bölgesindeki masum insanları korumak.” AA