102 BİN KİŞİLİK LİSTE BTK’DA TARANIYOR ByLock’u inkâr eden yandı
dedi. Bana gösterdiğiniz görüntülerdeki kırmızı kravatlı, takım elbiseli kişi, emniyet müdürü Ramazan Bey’e benziyor...
Ben çadırları toplarken, ortadaki çadırların yandığını gördüm. Murat Sarı amirim Emniyet Müdür Yardımcısı Ramazan Emekli’den
talimatı geldiğini söyleyince, çadırları atmaya başladım. Birkaç çevik kuvvet polisinin de ateşe çadır attığını gördüm... 19 kişilik ekibimle olay yerine gittim. Ramazan Emekli, Beyoğlu Emniyet Müdürü ve Çevik Kuvvet’in başındakilerle küçük bir ekiple toplantı yaptık. Bizim ekipteki Murat ve Hüseyin komiserlerle emniyet müdürleri, çadırların bulunduğu alana gitti. Ben sadece çadırların yandığını gördüm, olaya dahlim olmadı. Görüntülerdeki zabıta yelekli sivil şahısların hepsi zabıta hizmet personelidir.
Gezi provokasyonunun baş mimarı Fetullahçı polis şefi Ramazan Emekli, ikinci sınıf emniyet müdürü. İstihbarat kökenli. Polis okulu yıllarından beri tüm Emniyet camiası tarafından Fetullahçı kimliğiyle biliniyor. Uzun süre İstanbul Emniyeti İstihbarat Şube’de teknik takip birimlerinde çalıştı. Celalettin Cerrah döneminde Narkotik ve İstihbarat’tan sorumlu Şammaz Demirtaş tarafından emniyet amiri rütbesiyle Narkotik Şube kadrosuna alındı. Rize Emniyet Müdürlüğü’ne atanan Demirtaş, Emekli’yi Rize Emniyeti İstihbarat Şube Müdürü yaptı. Emekli 2010’da İstanbul’a döndü. Sarıyer İlçe Emniyet Müdürü oldu. 2011’de EGM Personel ve 2012’de EGM Haberleşme Dairesi Başkanlığı yaptı. Aynı yıl Beyoğlu, Şişli ve Kağıthane’den Sorumlu İl Emniyet Müdür Yardımcılığı görevine atandı. 17 Aralık sonrası Paralel Yapı bağlantısı nedeniyle görevden el çektirilen Coşkun Çakar’ın eniştesi olan Emekli, 17-25 Aralık sonrası süreçte FETÖ mensubu olduğu gerekçesiyle polis teşkilatından ihraç edildi ve hâlâ şu an tutuklu olarak FETÖ’den yargılanıyor...
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı 102 bin kişilik ByLock listesinin internet trafiğini ortaya çıkarmak için Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’na (BTK) yazı yazdı. BTK’nın yeni geliştirdiği programla FETÖ’nün ByLock için kullandığı IP numarasından tarama yaparak, programı kullanıp kullanmadıklarını somut bir rapor haline dönüştüreceği belirtildi.
FETÖ darbe girişiminin ardından MİT tarafından hazırlanarak Ankara Başsavcılığına ve oradan da 80 ile gönderilen 102 bin kişilik ByLock listesiyle ilgili düğmeye basıldı. İçinde polis, asker, savcı, hâkim, öğretmen ve kritik devlet kurumlarında yuvalanmış FETÖ’cülerin yer aldığı listeyle ilgili bugüne kadar Türkiye genelinde 50 bini aşkın şüpheli hakkında yasal işlem yapıldı. Ancak yürütülen soruşturmalar ve açılan davalarda şüphelilerin büyük çoğunluğunun en kritik delil sayılan ByLock için, “Ben bu programı bilmiyorum. Kullanmadım. Torunum, çocuklarım, yeğenim, kayınbiraderim, kayınpederim indirmiştir” şeklindeki savunmalarının çürütülmesi için yeni bir adım atıldı.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı mahkeme kararıyla bir yazı hazırlayarak BTK’ya gönderdi. Yazıda MİT’in hazırladığı ByLock raporunda örgütün Litvanya’dan kiraladığı 9 adet IP numarasından biri olan ByLock.net adlı “46.166.160.137” IP numarasına yer verildi. 102 bin kişilik listedekilerin ortak bağlandığı bu IP adresinin internet trafiğinin incelenmesi istendi. BTK’nın yeni geliştirdiği “internet trafiğini tarama” adlı programdan şüphelilerin internet geçmişinin taranacağı bildirildi. Bu taramadan şüphelilerin tarih, gün ve saat itibariyle ByLock’u ne sıklıkla kullandıkları, kimlerle irtibat kurduklarına kadar net tespitlere ulaşılacağı ifade edildi. KAHRAMANMARAŞ’TA FETÖ/ PDY’ye yönelik geçen 24 Ağustos’ta düzenlenen operasyonda örgüt üyesi olduğu gerekçesiyle 75 yaşındaki Baran Gürpınar gözaltına alındı. 2 gün sorgulanan ve örgütle bağlantısı olmadığını iddia eden Gürpınar adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Ancak Gürpınar’ın daha önce 17/25 Aralık darbe girişimi sonrasında kendi el yazısıyla ‘Ben FETÖ’cüyüm’ diyerek dilekçe yazdığı ve Cumhuriyet Başsavcılığı’na verdiği ortaya çıktı. Gürpınar’ın dilekçesinde “1963’ten bu yana Fetullah Gülen Hoca efendiyi tanıyorum. Kasetlerini dinliyorum. Kendisini çok seviyorum. Eğer Gülen’i sevmek, dinlemek, onu düş etmek örgüt üyesi olmak anlamına geliyorsa, kendimi ihbar ediyorum. Örgüt üyesiyim” yazdığı öğrenildi.