KATAR’A AMBARGO DEAŞ’I GÜÇLENDİRİR
SETA Direktörü Prof. Kemal İnat’tan, Köfez kriziyle ilgili çarpıcı değerlendirme: Katar’ın Türkiye’ye yakın olmasından rahatsızlar
Kbölgede izlediği politikalarla DEAŞ ve El Kaide gibi terör örgütlerinin sempatizan bulmasını önlemeye çalışıyor. Katar’ın Müslüman Kardeşler’e desteğini bu kapsamda değerlendirmek gerekir.
DEAŞ’A KAYMA OLUR
Kardeşler bu tutumuyla DEAŞ ve El Kaide’nin radikal ideolojilerine karşı bir tür sigorta niteliğinde. Bu hareketin imha edilmesi, üyelerinin radikalleşip DEAŞ’a kaymasına yol açar.
BİZE DE SALDIRDILAR
ülkeler, Katar’ın İran’a değil Türkiye’ye yakın olmasından rahatsızlar. Bunlar aynı yalanlarla Türkiye’ye de saldırmıştı. Mezhepçi politikalar İslam dünyasına zarar veriyor.
İslam coğrafyası Katar kriziyle sarsıldı. ABD Başkanı Trump’ın Suudi Arabistan gezisi sonrası patlak veren krizde gerilim giderek tırmanıyor. Türkiye, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın önderliğinde, Katar krizinde diplomatik çözüm üzerinde çalışmalarını yoğunlaştırırken, Katar’ın arkasında olduğunu ısrarla vurguluyor. Şimdi dünya kamuoyu şu sorulara cevap arıyor: Bu kriz nereden çıktı? Katar bu ablukaya karşı direnebilecek mi? Bu restleşmeden kim kazançlı çıkacak? Katar krizi ile ilgili tüm soruları SETA Direktörü ve Sakarya Üniversitesi Ortadoğu Araştırmaları Merkezi Müdürü Prof. Kemal İnat’a sorduk.
Bu ülkelerin, Katar’ın İran’a değil Türkiye’ye yakın olmasından rahatsız olduklarının altını çizen İnat, “Bunlar, aynı yalanlarla Türkiye’ye de saldırmıştı” diye konuştu.
İTAAT ETMİYOR DİYE KIZGINLAR
Hocam ABD ve Suudi Arabistan yönetimi neden Katar krizini yarattı?
Trump’ın tweetlerinden anlıyoruz ki, Katar’ın üzerine gidilmesini son Suudi Arabistan ziyareti sırasında kendisi istemiş. Riyad’da meşhur “sihirli küre”ye birlikte dokundukları Kral Selman ve Sisi’nin de işine gelmiş bu istek. Çünkü Katar yönetiminin desteklediği Müslüman Kardeşler ve Hamas’a düşmanlık konusunda üçü de aynı noktada birleşiyorlar. Sisi, ülkesinde kurduğu diktatörlüğe en büyük tehdit olarak gördüğü Müslüman Kardeşler’i yok etmek istiyor, Suudi Arabistan yönetimi de Müslüman Kardeşler ideolojisini kendi iktidarı açısından tehdit olarak görüyor ve Trump bu konuda her ikisiyle aynı fikirde.
Sadece bu kadar mı? Ayrıca Katar’ın, Trump Amerikası ve Suudi Arabistan’ın İran konusundaki saldırgan politikasına ayak uydurmadığı görülüyor. İran’la ortak bir doğalgaz havzasını paylaşan ve belli düzeyde ekonomik ilişkileri olan Katar, bu ülkeyle Körfez’in Arap ülkeleri arasında çıkacak bir savaşın, kendisine de büyük zararlar verecek şekilde bütün Ortadoğu’yu istikrarsızlaştıracağını bildiği için Tahran ile ilişkilerde diplomasiyi öne çıkarmak istiyor. Bu da İran’a karşı daha sert politikaları savunan Riyad ile Washington yönetimlerini kızdırıyor.
Suudi Arabistan-Katar geriliminin bir geçmişi var mı?
Evet. Bugünden başlayan bir gerilim değil bu. Katar’ın bu itaatten uzak tavrı, Suudi yönetimi açısından ayrıca kendisinin Körfez İşbirliği Konseyi içindeki liderliğinin sorgulanmasının bir başka göstergesi olarak görülüyor. Katar’ın uzun zamandır Riyad’ın politikalarını sorgulayan tavrı ve bir tür bölgesel rakip olarak yükselme isteği Suudi Arabistan’ı rahatsız ediyordu. Şimdi ödeyeceği 110 milyar dolarlık bedel karşılığında Trump’ın desteğini aldığını düşündüğü anda Katar ile bu eski hesabı da görmek istiyor.
BİZE DE BENZER İFTİRALAR ATTILAR
Katar gerçekten DEAŞ ve El Kaide gibi terör örgütlerini destekliyor mu?
Bu tür örgütlere destek verme iddiası, uluslararası siyasette aslında başka nedenlerle hedef seçilen ülkelerin sık sık karşılaştığı suçlamalardır. Hatırlarsanız, Türkiye de hem bazı Türkiye düşmanı uluslararası çevreler, hem de onların ülkemizdeki uzantıları tarafından benzer şekillerde suçlanmıştı. MİT TIR’ları hadisesi üzerinden FETÖ ve arkasındaki güçlerin oluşturmak istedikleri Türkiye algısını unutmayalım. Türkiye’yi DEAŞ’a silah desteği veren ülke olarak gösterip hükümetin devrilmesine varacak müdahaleleri meşrulaştırmaya çalışmışlardı.
FETÖ’nün Türkiye’ye attığı “DEAŞ’a destek veriyor” iftirasının bir benzeri bugün Katar’a mı atılıyor?
Çok benzer iftiralarla karşı karşıya Katar yönetimi. Katar’ın bölgede izlediği politikalardan ve giderek artan etkinliğinden rahatsız olanlar, DEAŞ ve el Kaide gibi terör örgütleriyle arasında bağ kurmaya çalışarak onun yolunu kesme politikalarını meşrulaştırmaya çalışıyorlar. İddiaların tam aksine, Katar bölgede izlediği politikalarla bu tür terör örgütlerinin kendilerine sempatizan bulmalarını engellemeye çalışıyor. Katar’ın Müslüman Kardeşler’e verdiği desteği bu kapsamda değerlendirmek gerek. Müslüman Kardeşler’in şiddete yönelmemesi sigorta vazifesi görüyor. Bu desteğin kesilmesi, DEAŞ’ın elini güçlendirecektir.
Peki, Türkiye ne yapmalı? Her ne kadar bu ağır yaptırımların hedefi Türkiye’nin Körfez bölgesindeki en yakın ilişkilere sahip olduğu ülke olan Katar olsa da, Türkiye’nin gerginliğin artmasının önlenmesine yönelik adımlar atması faydalı olacaktır. Sayın Cumhurbaşkanı’nın yaptığı açıklamalardan, Türkiye’nin krizin daha da büyümesinin önüne geçmek için çok sayıda ülke lideriyle temas kurulduğu bir yandan da Katar ile dayanışma içinde olduğu görülüyor.