2019’a giderken CHP ve AK Parti

Dün de ifade ettiğimiz gibi Maltepe mitinginde Recep Tayyip Erdoğan’a galiz küfürler eden ve diktatör diye saldıran Kılıçdaroğlu kendi CHP içi diktatörlüğünü pekiştirerek yoluna devam ediyor...

Fakat kabul etmek gerekir ki CHP içi siyaset konusunda hatta AK Parti karşıtı tüm muhalefetin iç siyasetinin başı olmak noktasında Kılıçdaroğlu gayet başarılı...

Kendine rakip adayların hepsini yarıştan atmayı başardı ve bu sayede Kılıçdaroğlu CHP içinde tek adamlık rejimini tam olarak oturttu...

2010’da CHP’nin başına geldiğinde CHP’nin kuruluş temellerinden gelen teolojik genetiği aşma iddiasındaydı Kılıçdaroğlu...

Zaman içinde ise parti içinde iktidarda kalmak için o teolojik mirasın en bağnaz mollası Kılıçdaroğlu’nun kendisi oldu...

9 Temmuz 2017 Maltepe mitinginde görülen şey sanal bir rüzgârdır ve bence 3 Kasım 2019’da CHP yine yüzde 25 civarı oy alacaktır...

Merkez sağ partilerin ve Türk sağ geleneğinin ise böyle bir katı genetiğe sahip olduğunu söylemek mümkün değil...

O sebeple bu dinamizmi merkezin sağında rakipsiz bir parti olan AK Parti kuşatabiliyor ve oya tahvil edebiliyor. Düşse düşse AK Parti oyu yüzde 41’e düşüyor...

CHP maalesef kimi Türkiye yurttaşlarını var olan kimlikleriyle kabul edip, onları kazanabilecek bir parti hâlâ değil. Maltepe mitingindeki söylemler de bu yüzden inandırıcı değil...

CHP o yurttaşların kültürel kimliklerini ve görünürlüklerini dönüştürmeden içine hazmedebilecek bir yapı hâlâ arz etmiyor...

Maltepe mitinginde de başörtülü kadın sayısı meydandaki kitle içinde yüzde 5 bile değildi. Yani hâlâ toplumun çoğunluğunu kapsayamayan bir parti CHP...