‘Son umut BM Barış Gücü’
ARAŞTIR-MACI ve yazar Mehmet Özay, “guneydoguasyacalismalari.blogspot.com” sitesinde yayımladığı son makalesinde, Arakan’da yaşananların perde arkasını ve mevcut durumu analiz etti. İşte makalenin satır başları: DÜNYANIN TEPKİSİZLİĞİ “Myanmar’ın Arakan eyaleti yeni bir saldırı ve şiddet ortamıyla gündemde. Geçen yılın ekim ayında da Myanmar güvenlik güçlerinin Arakanlı Müslüman sivillere yönelik saldırısı gündeme gelmişti. Yaşanan kayıplar nedeniyle bu son gelişme, 2012 yılından bu yana yaşanan en ölümcül hadise olarak kayıtlara geçti. Arakan sorununun çözümü için önemli adımların atılması yönünde umutlar, 2015 yılı seçimlerinden sonra Nobel barış ödüllü Su Çi’ye bağlanmıştı. Ancak ne insan hakları örgütlerinden ne de ASEAN (Güneydoğu Asya Ülkeleri Birliği) ve Batılı çevrelerden gelen talepler, Su Çi’yi bu yönde bir inisiyatif alması yönünde ikna edebildi. Myanmar hükümetinin en üst düzeyinde bulunan Su Çi, aldığı ödülün onuruna, uluslararası dostları ve daha geniş kurumsal talep ve desteğe rağmen, bugüne kadar Burma milliyetçiliğinin surlarını aşamadı. Öyle ki Arakanlılar merkezi yönetim ve eyalet yönetimince muhatap kabul edilmiyorlar. Arakanlılar için varoluşsal bir soruna dönüşmüş vatandaşlık olgusu aşılmadıkça da böyle bir imkânın gündeme gelmesi mümkün gözükmüyor.
Bangladeş hükümetinin resmi olarak Arakanlıları desteklemediği ortada. Su Çi’nin ASEAN dışişleri bakanlarını gayri resmi toplantıya çağırması, Myanmar hükümetinin olan biteni kendi veçhesinden sunması ve bunu da ASEAN sözleşmesinde ‘iç işlere karışmama’ maddesi arkasına sığınarak yapmasıydı. Daha bu ayın başında 50’nci yılını kutlayan ASEAN’dan yine sonuç getirici bir teşebbüse tanık olunabilmiş değil. KADERLERİYLE BAŞBAŞALAR
Arakan’da yaşam mücadelesi verenleri umutsuzluğa sürüklüyor. Bu umutsuzluk insanlığın onları ‘kaderleriyle’ baş başa bırakmasından kaynaklanıyor. Arakanlılar en azından yaşadıkları bölgede Birleşmiş Milletler’e bağlı barış gücü gözetiminde hayata tutunmayı arzu ediyor.”