Hikâyesi 16’sında bitirilen o kızdan da mı utanmazlar?
Senarist Emrah Serbes’in sosyal medyaya koyduğu el yazılı itiraf gündem oldu.
Serbes mektubunda, altı gün önce Torbalı’da iki kişinin ölümüyle sonuçlanan kazayı kendisinin yaptığını itiraf ediyordu. Ölümlü kazayı Serbes’in yerine üstlenip cezaevine giren “tribünden arkadaşı” da suçsuzdu.
Mektup bir anda bir kısım medyada “adamlık”, “deli
kanlılık” olarak pazarlandı. Cumhuriyet “6erbes kah
raman mı” diye sordu. Hatta Hürriyet’in altı gün önce kaza haberini verirken önce Serbes’in ismini de yazdığı, ancak ne olduysa, sonradan internetteki metinden sildiği bile ortaya çıktı.
Çünkü Serbes agresif politik mesajlarıyla tanınan bir isimdi. Öyle ki, Gezi eylemleri sırasında sosyal medyaya polis dövmek için boks kursuna gittiğini falan yazıyordu. Mümkünse korunup kollanmalıydı yani...
Haklısınız. 16 yaşındaki gencecik bir kızın ve babasının
ölümüne neden olduğu an soğukkanlı bir şekilde suçu başkasına üstlendirme planı yapan... Aradan bir hafta geçince de “ben yaptım” diye ortaya çıkan birine “kahraman” demenin zaten insani bir izahı olamaz. Ancak daha da fenası,
“samimi itiraI” mektubunun da “Bu işleri bilen bir avu
kata” danışılarak yazıldığı ortaya çıktı.
Zira Serbes’i bir anda insafa getiren gelişme, savcılığın soruşturmayı derinleştirmesiydi.
Savcı Serbes’in kan testini ve mobese kayıtlarını talep etmişti.
Yani özetle her şey zaten ortaya çıkacaktı; bu olmadan Serbes’in kontrollü vicdanı ortaya çıktı... Merak ediyorum, bu olayda
“hikâye yarım kaldı” diyerek senariste romantik destekler verenler... Onun “hikâyesini” henüz 16’sında bitirdiği kurban Zeynep Özçelik için ne düşünüyorlar?
Para etmez mi?