Sabah

KEL MEŞEHADET GET RD VE YERE DÜŞTÜ

*D]L SROLV )HUGL $N\Q 7HPPX]·GD éVWDQEXO 0HNDQL]H 3L\DGH 7XJD\зQGD |QQGHNL ROD\ODUOD LOJLOL VRUXëWXUPD­GD LIDGH YHUGL $N\Q ELU WDQNÐ VLSHU DOÐS LOHUOHUNHQ GDUEHFLOHU­LQ oDSUD] DWHëOH $OED\ (UWUN· ëHKLW HWWLèLQL V|\OHGL

-

15Temmuz darbe girişimind­e İstanbul 66. Mekanize Piyade Tugayı’nda yaralanan polis Ferdi Akyün, darbeciler­e karşı çatışan Kurmay Albay Sait Ertürk’ün şehadet anlarını anlattı. Akyün “Biz bir tankı siper alıp ilerlerken sağımızdan, solumuzdan, her yönden bize ateş edilmeye başlandı. Albay elinden ve karnından vuruldu. Bize dönerek ‘Ben ölüyorum’ dedi. Kelime-i şehadet getirdi ve yere düştü” dedi.

$/,1 %8 9$7$1 +$ê1/(5ê1ê

Darbe soruşturma­sında müşteki olarak ifade veren Ertürk’ün söyledikle­ri şöyle:

■ Saat 04.30 sıralarınd­a minibüsle Topkule Kışlası’nın nizamiye girişine geldiğimiz­de 50 metre ileride bazı askerlerin başka askerleri yere yatırmış olduğunu gördük. Albay “Alın bu şerefsizle­ri, bunlar darbeci vatan hainleri” dedi. 3-4 askeri aracımıza koyduk.

Albay karargah binasında isyancı askerlerin olduğunu söyledi. Onun nezaretind­e sol tarafımıza tankı alarak karargah binasına doğru yürüdük. Ben ve albay içeri girdik. Albay önümde ilerliyord­u, ikinci kata çıktık. Albay “Komutanım teslim olun, neredesini­z çıkın ortaya” diye bağırıyord­u. Kimse olmadığını fark edince “Binadan çıkalım, o şerefsizle­r buralarda bir yerlerde” dedi.

Dışarıda askeri kıyafetli iki şahıs bize doğru geliyordu. Albay bu şahıslara “Durun, kimsiniz” diye bağırdı. Kaçmaya başladılar. Peşlerinde­n birkaç el ateş ettik. Onlar da bize ateş etti. Nizamiyede­ki polis “İki yaralımız var, buraya gelin” dedi. O tarafa gittik.

3868<$ 'hëh5'h/(5

■ Albay ısrarla “Buradalar, durun, bunları alalım” diyordu. Nizamiyeye 200 metre kala üniformalı, rütbeli olup olmadığını bilmediğim­i ki asker bize doğru geliyordu. Albay tankı durdurdu. Tankın ön tarafına geçti. Bu iki askere bakarak “Bunlar bizden” dedikten sonra bize dönerek “O şerefsizle­r bunlar” dedi. Bu şahıslara ateş ettik ve kaçmaya başladılar. Biz onların gittiği yöne tankla ilerlerken yaklaşık 50-60 metre sonra sağımızdan solumuzdan her yönden bize ateş edilmeye başlandı. Çökerek siper aldık. Bu arada albay elinden ve karnından vuruldu ve bize dönerek “Ben ölüyorum” dedi. Kelime-i şehadet getirdi ve yere düştü. Biz ateşe karşılık verirken Kemal Cavit komiserim ve peşinden de ben vurulduk. Siper alarak bir saat kadar kaldık. Tankla nizamiyeye getirildik, ambulansla hastaneye kaldırıldı­k.

 ??  ??
 ??  ??
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye