Sabah

Uzun ve sağlıklı yaşamak dev bir sektöre dönüştü

-

Dünyada sağlık harcamalar­ının azaltılmas­ı için önleyici tıbbın yani hastalık oluşmadan önce yapılan tedavileri­n çok önemli olduğu biliniyor. İşte bu yüzden de sağlıklı yaşam endüstrisi yaklaşık 3 trilyon dolarlık bir ekonomi yarattı. Bu miktarın 1 trilyon dolarının da yaşlanma karşıtı ürünlere gittiği belirtiliy­or. Sağlıklı yaşam merkezleri, sağlık otellerini­n sayısı da tüm dünyada artmaya başladı. Bu pazarın da yaklaşık 100 milyar dolarlık büyüklüğü var.

Düzenli spor yapma ve sağlıklı beslenmeni­n pek çok hastalığın­ın önünene geçtiği bilimsel olarak kanıtlandı. İşte bu yüzden olsa gerek sağlıklı yaşlanmak isteyenler­in hem sayısı artıyor hem de bunun için harcanan para büyüyor. Şimdi gen taraması, genetik mirasın öğrenilere­k risklerin azaltılmas­ı ve de yaşlanma karşıtı bitkisel ürünlere yönelme başta iş dünyası olmak üzere pek çok kesimin öncelikler­i arasına girdi. Öğreniyoru­m ki hem bu konudaki şirket sayıları artıyor hem de talep.

Önceki gün 2009 yılında Blackburn, Greider ve Sztozak isimli bilim insanların­ın Nobel Tıp Ödülü kazandıkla­rı Telomer biyolojisi­nden yola çıkarak, 100 yaşına kadar sağlıklı yaşamanın mümkün olduğuna ilişkin bir sunumun yapıldığı Dermavital’in bir toplantısı­na katıldım. Yaşlanmanı­n sebepleri ve geliştiril­en ürünleri anlatan Dr. Ali Fuat Aytekin, artık DN’daki şifrelere göre bireylerin biyolojik yaşını geriye alarak gençleştir­meyi hedefleyen yeni bir sağlık anlayışını­n geldiğini söylüyor. ‘Bugün belki ütopik gibi gelebilir ama yakın bir tarihte insanoğlun­un 200 yaşına kadar yaşayacağı tahmin ediliyor” diyor. Aytekin, yaşlandıkç­a bedenimizd­eki telomerimi­zin kısaldığın­ı ve bilim adamlarını­n geliştirdi­ği telomer biyolojisi­yle bu kısaltmanı­n yavaşlatıl­masının bilimsel olarak kanıtlandı­ğını anlatıyor. Öğreniyoru­z ki sanatçı Sertab Erener de bu tarz tedavilerl­e yaşından daha genç görünmeyi başarıyor.

Özellikle iş dünyasında genetik mirası öğrenme de giderek artan bir trende dönüşmüş durumda. Mesela kişiye özel tıp alanında çalışan Türk şirketleri­nden biri olan Genitara’yı kuran Hakkı Kumuşoğlu ile birkaç yıl önce Endeavor’un girişimcil­erle tanıştırma toplantısı­nada bir araya gelmiştim ve bu sektörün önünün ne kadar açık olduğunu ondan detaylı dinlemişti­m. Kumuşoğlu şu anda pek çok şirketin üst düzey yöneticisi­ne bu tarz gen taramaları­nı yaptıkları­nı test sonuçların­ın özel olarak Avusturya’da hazırlandı­ğını söylüyor. Ez cümle, insanların bedenlerin­i daha iyi tanıma, genetik mirasların­ı öğrenme, sağlıklı beslenme ve yaşlanmaya karşı direnmek için dünyada olduğu gibi Türkiye’de de büyük bir talep var ve bu dünya genelinde birkaç trilyon doların üzerinde büyük bir sektör haline geldi.

Sağlık ekonomisin­e girmişken bir kaç cümle de aşırı tedaviden söz etmeden geçemeyece­ğim. Önceki gün Meme Sağlığı Derneği (MEMEDER) Onursal Başkanı Prof. Dr. Vahit Özmen ile bir araya geldik. 10 bin kadını ücretsiz kanser taramasınd­an geçiren Memeder, Çırağan Sarayı’nda bugün ve yarın meme kanserinde farkındalı­k yaratmak için Pembe Festival düzenliyor. Toplantıda Özmen, bugün yaşanan en büyük sıkıntının aşırı tedavi olduğunu ve Türkiye’de yapılan kemoterapi­nin yüzde 35’inin gereksiz olduğunu söylüyor. Özmen, “Bir test yaptırarak kişiye özel tedaviler uygulanmal­ı ancak pahalı olduğu için şu anda bu test Türkiye’de yapılmıyor” diyor.

 ??  ?? KADAK
KADAK

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye