‘Emri kim verdi bilmiyorum’
5 Temmuz Şehitler Köprüsü davasının ikinci günü Silivri’de duruşmayı izledim. Bu dava diğer FETÖ davalarından biraz farklı. O gece Türkiye, kirli işgal girişimini 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’ndeki hareketlilikle öğrendi. Demokrasiye sahip çıkışın, işgale direnişin ilk ateşi de orada yakıldı. O ateşin öncülerinden biri de dostum ve oğlu
Bu dava İstanbul için de önemliydi. İstanbul halkı, darbecilerin kurşunlarına, tanklarına meydan okuyarak yeni bir tarih yazmıştı.
Yargılamanın yapıldığı Silivri Cezaevi alanında büyük bir kalabalıkla karşılaşıyorum. Şehit yakınları, gaziler, vatandaşlar ve AK Parti İstanbul teşkilatı orada. Duruşmayı siyasi aktörler de izliyor. İlk gün Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı ve ikinci gün ise Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve İstanbul İl Başkanı vardı.
Duruşma salonunun önünde vatandaş darbecilere tepkilerini pankartlarla dile getiriyor. Kimi
Bir erin; diyor, kimi de
diye meydan okuyor. Duruşma salonuna giriyoruz. Mikrofondan yükselen ses dışında derin bir sessizlik var. Kocaman bir spor salonu düşünün, hâkim ve savcıların sağ ve solunda devasa ekranlar, o ekranlar inkârcı darbecileri belgeleyen görüntüler için.
Hâkimlerin solunda sanık, sağında müşteki avukatları sıralanmış. O sıraların devamında ise izleyiciler yer alıyor. Orta bölüm ise sanıklara ayrılmış. Yanlar ve arka kısımda da jandarmalar var. Sanıklar ifade verirken, zaman zaman araya hâkim girip soru soruyor. İfade bittikten sonra da avukatlar devreye giriyor. Sanıklara dikkatle bakıyorum. Çok gençler... Kimi sakalı, kimi atkuyruğu saçıyla dikkat çekiyor. Öğrenci değil hepsi er. İçlerinde o gece TV’lerden canlı izlediğimiz yere diz çöküp halka ateş eden askerler de var,
diyen de... Ama bir şey hiç değişmiyor; büyük çoğunluk FETÖ’cü darbeyi planlayan lider kadronun sahtekârlığını aynen sürdürüyor:
Hepsi mankurtlaşmış gibi... İfade veren her er yaklaşık aynı şeyi söylüyor: sözlerini hâkim şu soruyla kesiyor: Cevap yok hükmünde:
O çatışma ortamında uyuduğunu söyleyen bile vardı. Ama ilk kez biri, ağlayarak o vahşete imza atan darbecileri anlatıyor ve lanet okuyordu. Belki arkası gelir. Salondan çıkıyoruz. AK Parti il yöneticisi Bağcılar Belediye Başkanı davaların başından bari şehit yakını ve gazilere destek olan İstanbul Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü ve Sosyal Hizmetler Avcılar Müdürü sohbet ediyoruz. Onlar halkın ilgisinden, halk da onların hizmetinden memnun. AK Parti İl Başkanı birlikte halka yemek verilen alana geçiyoruz. Ayaküstü konuşurken şöyle diyor: