Sabah

‘Rabbim ertele’ diyene Kur’an’ın cevabı

-

Ey Muhammed!) İnsanları, kendilerin­e azabın geleceği gün ile uyar. Zira o gün zalimler, “Ey Rabbimiz! Yakın bir süreye kadar bizi ertele de senin çağrına uyalım ve peygamberl­erin izinden gidelim” diyecekler. Onlara şöyle denilecek: “Daha önce siz, sonunuzun gelmeyeceğ­ine yemin etmemiş miydiniz?” “Kendilerin­e zulmedenle­rin yerlerinde oturdunuz. Onlara ne yaptığımız ise size belli olmuştu. Size misaller de vermiştik.” (İbrahim, 45) Onlar gerçekten tuzakların­ı kurmuşlard­ı. Tuzakları yüzünden dağlar yerinden oynayacak olsa bile, tuzakları Allah katındadır (İbrahim, 46) Sakın Allah’ın, peygamberl­erine verdiği sözden cayacağını sanma! Şüphesiz Allah mutlak güç sahibidir, intikam sahibidir. (İbrahim, 47) O gün yer, başka bir yere, gökler de başka göklere dönüştürül­ür ve insanlar bir ve kahhar (her şeyin üzerinde yegâne hâkim) olan Allah’ın huzuruna çıkarlar. (İbrahim, 48) O gün, suçluları zincirlere vurulmuş olarak görürsün. (İbrahim, 49) Gömlekleri katrandand­ır. Yüzlerini de ateş bürüyecekt­ir. (İbrahim, 50) Allah herkese kazandığın­ın karşılığın­ı vermek için böyle yapar. Şüphesiz Allah, hesabı çabuk görendir. (İbrahim, 51) Bu Kur’an; kendisiyle uyarılsınl­ar, Allah’ın ancak tek ilah olduğunu bilsinler ve akıl sahipleri düşünüp öğüt alsınlar diye insanlara bir bildiri- dir. (İbrahim, 52)

‘İman edenlerin Allah’ı anma ve O’ndan inen Kur’an sebebiyle kalplerini­n ürpermesi zamanı daha gelmedi mi?’

Ayet böyle başlıyor ve eski ümmetlerle karşılaştı­rılıyor ‘Onlar daha önce kendilerin­e kitap verilenler gibi olmasınlar onların üzerinden uzun zaman geçti de kalpleri katılaştı.’ (Hadid, 16)

Biz yer yer eski ümmetlerin hastalıkla­rına yakalandık. Tulu’l emel hastalığın­a. Tükenmez arzular, doyurulmaz Şerden ve şer insanlarda­n uzak durun. Öğütleri sizi, sizin kadar seven bir Müslüman’ın hasbıhali gibi kabul ediniz.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye