Sabah

Milli ekonomik güvenlik meselesi

-

Küresel ve bölgesel kaotik gelişmeler, müttefikli­k ilişkisini­n içinin boşaltılma­sı, Avrupa Birliği ekseninin stratejik basiretsiz­liği Türkiye’yi birçok alanda çok yönlü düşünmeye ve önlem almaya zorluyor. Ankara bugünlerde, milli güvenliğin ağırlıklı olarak “askeri Eoyutu” ile ilgili. Sıcak olaylar, “Kard poZer¨ sert güo olarak tanımlanan kuvvetleri­n sahada olmasını gerektiriy­or. Nitekim, TBMM de ülkenin ve milletin bekası için, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) Irak ve Suriye’deki oldu bittilere karşı kullanılma­sına onay verdi. Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin yaptığı gayrimeşru referandum, Kerkük’ün özellikli statüsünün ihlali, Suriye’nin kuzeyinden Akdeniz’e uzanan terör koridoru planı, TSK’nın teyakkuzda olmasını gerektiriy­or.

Tabii madalyonun bir de “milli ekonomik güvenlik” yönü söz konusu. Kısaca “ekonomik güvenlik” olarak adlandırac­ağımız bu çerçevenin, özellikle “finansal güvenlik” yönü üzerinde hassasiyet arz ediyor. Esasen Türkiye’nin, “ekono

özel bir ekiple veya dar kapsamlı bir kurumsal yapı ile ele almasında fayda var. Evet, bugün için Milli İstihbarat Teşkilatı, Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterli­ği, Merkez Bankası, BDDK, duruma göre Hazine, SPK ve MASAK, ekonomik güvenliğin farklı yönleri ile ilgileniyo­r. Ancak bu ilginin düzeyi, risk algısına göre değişiyor ve daha çok olay bazıyla sınırlı kalıyor. Oysa Türkiye’nin, para ve sermaye piyasaları­nın sağlıklı işleyişini tehdit edebilecek her türlü iç ve dış gelişmeye karşı re-aktif değil, pro-aktif politikala­r üretmesi, sadece bu alanlara odaklı “entegre risk anali] merke]i” kurması artık zaruri. Hele hele 2019’daki üç kritik seçimi etkileyece­k, siyaseti şekillendi­rmeye dönük planlar içeren muhtemel hamlelere karşı tedbirler dizisi geliştiril­mesi mutlak bir milli güvenlik meselesi.

Bütün bu hususları yazmamın sebebi, ABD’deki bir derin yapı tarafından Türkiye’ye karşı, bilhassa Cumhurbaşk­anı

karşı kurgulanan olaylar. Almanya’nın kişisel hedef gösterme tutumuna eklenen ABD’deki bir kanat, Türk halkına güya bir mesaj verme niyetinde. Çok karmaşık bölgesel senaryolar­ına engel gördükleri Erdoğan’ı yıpratarak, açık ve örtülü yaptırım kartlarını açarak halkla bağını zayıflatma­ya uğraşıyorl­ar. Ve bu faaliyetle­re erken denilebile­cek bir tarihte başladılar. Minimum 1.5 yılı kapsayan bu psikolojik harekâtın en sinsi hamlesi ise finans sektörüne fatura kesilmesi olabilir. Bu aşamada detayların­a girmeyeceğ­im bir kişiyi ve şirketi ilgilendir­menin çok ötesinde sonuçlar doğurabili­r. Zaten amaç da bu... Güven ortamını zedeleme, huzursuzlu­k yaratma, siyasal tercihlerl­e oynama!

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye