İsmail “gördüm” dediğin o listeyi açıklamazsan...
ByLock, 15 Temmuz’da kalkıştıkları darbe girişimini hâlâ inkâr eden FETÖ’cülerin bıraktığı en önemli iz...
Yalnızca örgütle organik ilişkisi olanların bildiği bir şifreyle girilen bir haberleşme ağı...
Yani
diyerek yakayı sıyırmak mümkün değil.
İşte bu nedenle FETÖ’cüler, hukuki bir delil olarak ortaya konulduğundan beri ByLock iddiasını sulandırmaya çalışıyorlar.
En büyük yardımcıları da, ters manyel yapma kabiliyetine sahip medyadaki aktörleri.
Hatırlayın, Hürriyet gazetesi de, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından bu işlerde mahir bir muhabirini apar topar ABD’ye göndermişti...
Ertesi gün de yüzü dahi gösterilmeyen bir ağzından döşendikleri manşette ByLock’un bir program olduğunu söylüyorlardı.
O günden sonra, hiçbir resmi makamca doğrulanmayan uydurma ByLock listeleri sosyal medyada gün aşırı dolaşıma sokuldu. Amaçları gün gibi ortada. Yargı adlarının bulunduğu ByLock listesini açıkladığında demek.
ByLock’u sulandırma operasyonlarından birinin altına da geçtiğimiz günlerde FOX Tv imza attı. İsmail Küçükkaya kanaldaki programında
dedi. İddianın kaynağı olarak, daha önce FETÖ’nün internet sitelerinden birini yöneten bir meczup olduğu konuşulsa da Küçükkaya adres göstermedi.
İddia önemliydi bu yüzden Bakan Kaya anında cevap verdi: Evet, ne bakan boşanmıştı ne de Emniyet’in yaptığı açıklamaya göre eşinde ByLock olduğuna dair bir soruşturma vardı.
Gözlerin üzerine çevrildiği Küçükkaya dün şöyle bir açıklama yaptı:
İsmail Küçükkaya’yı Ankara gazeteciliği günlerimden tanırım. Bir dönemde ATV’de Kahvaltı Haberleri’ni yaparken rakibimdi.
Şimdi kendisine hepinizin huzurunda samimi şekilde soruyorum:
diyorsan konuşmak zorundasın İsmail.
Var olduğunu iddia ettiğin gizli belgeyi sana kim, nerede gösterdi?
Eğer bu bilgileri açıklamazsan, haklarında suçlamada bulunduğun insanlar ve seyircilerin sana der sen de gıkını bile çıkartamazsın.
Daha da kötüsü İsmail, delillerini ortaya koyamazsan, tıpkı FETÖ’cüler gibi ByLock’u sulandırmaya çalıştığın hafızalara kazınacak. Evet, dinliyoruz. Var mı bir cevabın?