TRT Müzik hâlâ sezonu açamadı!.
Günde ortalama 2-3 saat okurum. Gazete, dergi, kitap.. Okuma saatlerime de TRT Müzik eşlik eder.. Fonda o müzik olur, ara ara başımı kaldırtıp ekrana baktıracak bir ses duyarım. Bazen de gözlerimi dinlendirmek için okumaya ara veririm.
Neden TRT Müzik?. Çok sevdiğim şarkı ve türkülerimizi dinleyeceğim başka yer kalmadı da ondan..
Hemen bütün kanallarımız, eylülden başlayarak yeni sezonu açtılar. Bir açmayan TRT Müzik kaldı..
Hâlâ ayni klipler, ayni torpilli isimler.. Tekrar Allah tekrar..
Mustafa Keser TRT Müziği nerdeyse parsellemiş. Bir zamanlar zengin bir iş adamı vardı nerdeyse her eğlence programına çıkar, şarkı okurdu(!). Ben de TRT muhabiriyim, o yıllar.. Kurumdan bazı kişileri nasıl ağırladığını duyardım. Bu Keser’in de bir gazinosu mu, nesi varmış..
Özel programları var, adlarına ayrılmış, hem de prime time’da. Yetmiyor.. Güldür Güldür’den, yarışma programlarına dek, her ama her programda bu iki yüzü mutlak görür olduk. Hemen her jenerikte resimleri..
TRT Müzik kendine gelmeli.. Elinde TRT arşivi gibi bir hazine olan kanal, ayni gün ayni klipleri üç ayrı programda yayınlar, ayni programları tekrar tekrar yayına sokar mı?.
Benim gibi şarkı ve türkü âşığı bir adamda bile bu nefreti duyguları yaratıyorsa bir müzik kanalı, ötesini düşünün..
Haaa.. Bir de.. Açıyorum sonra, ya başı yok, ya sonu.. Ya erken başlamış, ya geç..
Böyle bir kanalda program kayması oluyorsa, sebep sadece laubalilik, sebep sadece, seyirciyi adam yerine koymamaktır.
Bizi adam yerine koymayan da bizden aldığı vergilerle yaşayan TRT, iyi mi?.
TRT demişken.. Monaco-Beşiktaş maçını TRT verdi. İzlediniz mi?. Beşiktaş ve Monaco takımlarında birer oyuncunun elinde “Equal Game” yazan plaketler vardı. İlkokul İngilizcesi bilen biri bile bunun “Eşit Oyun” demek olduğunu bilir. Ama TRT’nin Monaco’ya gönderdiği spiker tam cahil.. İki kez “Kuil geyme” falan diye okudu ve tabii, Türkçe anlamını bile bilmediği o iki kelimenin, iki oyuncunun eline niye verildiğini de anlamadı ve anlatamadı.
TRT’nin bu milletin parası ile oralara tatile gönderdiği adam, canlı yayın sırasında ekrana gelen Monaco Prensi Albert’i de tanımadı. Adını anmadı.