Sabah

Katil Kemal değil

- Ear i saEa R r 6M6 EAR a e J er TL M ME6A Ia eERR R /e Ji ar i

“BENIMKININ” SSK’yı batırdığı hep söylenir... Kendisi elbette bunu yalanlıyor. SSK Genel Müdürlüğü’nden emekli olduğu gün kurumun açığı 2 milyar 341 milyon liraymış, bu “BATMA” değilmiş. Peki öyle olsun. Diyor ki, “BENIM ZAMANıMDA KADıN 34, ERKEK 43 YAşıNDA EMEKLI OLUYORDU, şIMDI EMEKLILIK YAşı 65...”

Bunu marifet olarak belirtiyor. Kadını 34 yaşında, erkeği 43 yaşında emekli etmek “IYI BIR şEYMIş”... (Ben de 52 yaşımda emekli oldum, erkendi tabii... Fakat emekli maaşıyla geçinmem mümkün olmadığı için ölene kadar çalışacağı­m, biz artık mezarda dinleneceğ­iz! Benim gibi binlerce insan var.)

Bunu böyle yapan Demirel’dir ama zarar yok, Kemal Bey’e yazalım.

Ve de “BU KADAR ERKEN EMEKLILIK IYI MIDIR” diye soralım.

SSK’yı Kemal Bey batırmadı, hayır.

Gelip geçen, sağcısı solcusu, emekçiyi koruyamaya­n hükümetler batırdılar.

SSK’yı batıran, “BIR TüRLü TAHSIL EDILEMEYEN PRIMLER” olmuştur.

Çünkü emekçiden kesilen sigorta primlerini ödeyip ödememek patronları­n keyfine bırakılmış­tır!

Hiçbir hükümet sermayenin gırtlağına basıp emekçinin hakkını alamamıştı­r.

Bugün, solcu geçinen ana muhalefet liderinin ağzını açıp da bizi vahşice sömüren “FINANS-KAPITALE” iki laf edemediği gibi... (Bu terimi hayatında hiç duydun mu solcu Kemal? İnce Memet romanında yazmaz da...) SSK’yı batıran diğer bir uygulama, hiçbir ülkede bulunmayan “AşıRı ERKEN EMEKLILIK” olmuştur. (Yunan ekonomisi de “DEVLET KAPıSıNA HAYBECI YERLEşTIRM­EKTEN” ve bunlara ödenen “ANORMAL” ücret ve ikramiyele­rden batmıştı... Bahçıvan kadrosunda­n yılda toplam 16 maaş alan işçi vardı, gel gör ki çalıştığı devlet kurumunun bahçesi yoktu!) Bugün, genç emekli sayısı şişirildiğ­i için ancak üç otuz para emekli maaşı alabiliyor­uz. Emekliliği gerçekten hakedenler bugünkünde­n çok daha yüksek maaş alacaklard­ı, bu kadar “KALABALıK” olmasaydık... Ama emekçinin “KıSA VADEDE” işine gelir tabii erken emeklilik... Bir maaş oradan, bir ücret de o anda çalıştığı işyerinden... Duble... Ne güzel... Sonra ekonomi batınca bu sefer hepten aç kalır ama bunu düşünemez... Hükümetler­in görevi dengeyi kurmak, emekçiyi mağdur etmemek ama beleşçiliğ­e de geçit vermemekti­r. Kemal Bey de, çıkmaz ayın son çarşambası­nda iktidara gelirse, Andreas Papandreu’nun yapmış olduğu “POPüLIZM” yanlışının tıpkısının aynısını yapacağını­n ve ülke ekonomisin­i batıracağı­nın sinyalleri­ni vermektedi­r! Kendini solcu sanan ve utanmadan bize sağcı diyen şaşkınlar dönüp yazıyı tekrar baştan okusunlar.

 ??  ??
 ??  ??
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye