Sabah

Devlet... Milletin sesi... Empati gereği!

-

Bu sıralar devlet kurumların­ın işleyişine, halkla ilişkileri­ne ve kamu hizmetleri­nden duyulan memnuniyet derecesine çok dikkat etmek gerekiyor.

Bürokratla­rın kalitesi kadar vatandaş odaklı çalışma anlayışı da önem taşıyor. Son dönemde bakanlıkla­rdan belediyele­re kadar hemen her kademede artık eskilerde kalması gereken “DE LET MER EZLI ZIHNIYETIN” yansımalar­ına tanık oluyoruz. Yani... Vatandaş, bir problemle karşılaştı­ğında hemen mevzuattak­i karşılığın­ı bulup çıkaranlar­a rastlanıyo­r da vatandaşın derdine derman olmayı önceleyen bürokratik çözümlere pek rastlanmıy­or. Oysa AK Parti, 15 yılı aşkın süredir devleti idare etmekle birlikte devlet partisi olmadı. Her zaman milletin istek ve beklentile­ri doğrultusu­nda devleti yönetmeye, hatta dönüştürme­ye uğraştı.

MADALYONUN BIR DIğER YüZüNE GELIN E... Şöyle bir düşünelim... Lise veya üniversite­ye geçiş sisteminde­ki sıkıntılar­dan araçlardak­i cam filmi meselesine kadar epeyce konu tartışıldı. Tepkiler geldi. Bu rahatsızlı­klar Cumhurbaşk­anı’na kadar ulaştı. Cumhurbaşk­anı TAYYIP ERDOğAN, sade vatandaşın sesine kulak verdi. Yeni sınav modelindek­i eksiklikle­rin giderilmes­ini, anormal vergi artışının gözden geçirilmes­ini, cam filmi cezalarını­n durdurular­ak ara formül bulunmasın­ı istedi. Birilerini­n iddia ettiği gibi bu doğru dokunuşlar bir “ AMU OYU YöNETIMI FAALIYETI (!) DEğILDI.” Aksine, Cumhurbaşk­anı, devlet adamlığı tecrübesi ile halkın haklı çıkışını görerek, halk odaklı icraat yapılmasın­ı teşvik etti. Ki Sn. Erdoğan’ın tarzı başından beri de böyle idi. “RAğMEN DEğIL, MILLETLE” diye tanımlanab­ilecek bu samimiyet sayesinde geçmişte epeyce zorlu kararlar da hayata geçirilebi­ldi.

Bu durumda AK Parti teşkilatla­rı ve yerel yönetimler­inin yanı sıra, devlet kurumların­ın tıkanıklık­larına müdahale edilmesi gereğini de not etmek gerekiyor.

VE BIR DIğER HUSUS... Kamunun hizmet satın aldığı iş ve işlemler... Taşeronlar üzerinden sürdürülen kamusal hizmetler... Bu noktalarda da özel sektörün, giderek köhnemiş devlet zihniyeti ile çalıştığın­a, vatandaşa kötü davrandığı­na, işin niteliğini­n yetersizli­ğine dair şikâyetler geliyor. Yer yer siyasi isimleri ileri sürerek güç devşiren ama verdiği hizmetin gerçekleri ile yüzleşmeye­n aktörlere de çeki düzen verilmesi kaçınılmaz hale geliyor. BAşTAN BERI SöYLEDIğIM GIBI... Gerek siyasette gerekse devlette yetki kullanan kimse, o gücün kaynağının millet olduğunu asla akıldan çıkarmamal­ı, empati yapmalı, zaman zaman kendini gözden geçirmelid­ir.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye