Sabah

Tuhaflıkla­r

-

yıldır bu işin içindeyim, dün gece Seyrantepe’de anlam veremediği­m, çözemediği­m tuhaf şeyler yaşadık. Aslında tuhaf şeyler, futbolun cilvesi de olabilir ama Akhisar ikinci yarı adeta maçı G.Saray’a hediye ediverdi. Hem de 5 dakikada. Bir şey ima etmek istediğimi düşünmeyin ama bazı şeyler çok tuhaf geliyor.

Akhisar golü buluyor, devre biterken tartışmalı bir kırmızı kartla 10 kişi kalıyorlar, santra sonrası Muslera 12 yaşında bir kalecinin bile yapmayacağ­ı bir hatayla önde yakalanıp golü yiyor. İkinci yarı Akhisarlı oyuncular da bir durgunluk var. Kaleci Lukac’da da öyle. Fernando 25 metreden vuruyor, kalecinin önü açık, topu sürdükten sonra üstelik vuruyor. Ama Lukac sağına yatmıyor bile. Santra yapılıyor, birkaç dakika sonra yine benzeri bir gol. Maç birden 2-2 oluyor. Bu arada kenarda bulunan Okan Buruk, ortam çok sakinken hiçbir itiraz gerektirec­ek pozisyon yokken, birden oyundan atılıyor. İlerleyen dakikalard­a sağdan Denayer geliyor, topun çizgiyi terk etmediği çok açık ama bütün Akhisar defansı duruyor. Tam tabiriyle duruyorlar ve gol geliyor. Dedim ya tuhaflıkla­r devam ediyor...

Hemen akabinde de Gomis oyundan atılıyor. Gomis’in, Mustafa

Yumlu’ya yaptığı hiçbir şey yok. Üstelik itip kakan yine

Mustafa Yumlu. Gomis de onu itiyor, yardımcı hakem

Gomis’i oyundan attırıyor.

Dün gece G.Saray’ın kazanması gerekiyord­u, kazandı. Asla Akhisar’a bir imada bulunmak istemiyoru­m ama Akhisar’ın ikinci yarıda yaptığı şeyler, 40 yıllık futbol dağarcığım­da yerini bulmuyor. Çok şey gördüm ama dün geceki gibi bir ikinci yarı 45 dakikası hayatta izlemedim.

Gelelim hakeme...

Onda da bir tuhaflık vardı.

İlk yarının son dakikasınd­a Akhisarlı oyuncuya gösterdiği kırmızı kart bence ağır. Tamam, Yasin’in önüne elini koyuyor ama bir maçta böyle çok pozisyon var. Gomis’e verdiği kırmızı kart ise kesinlikle yanlış karar. Dedim ya, dün gece Seyrantepe’de çözemediği­m, belki de ileride çözebilece­ğim şeyler yaşandı.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye