Dam üstünde saksağan
Ama beline kazmayı vurmayın, okuyup okuyup gülün. Vatandaş günde bir gazete okur, pek pek pazar günleri ikinciyi de alır. İkide bir yırtık ekrandan çıkar gibi karşısına çıkan reklamlardan başını alabilirse Internet’ten de diğerlerine bakar.
Ama biz her türlü çarçuru da okumak, en azından şöyle bir göz atmakla yükümlüyüz.
Yakınmıyoruz, çok eğlenceli şeylerle karşılaşıyoruz, eh ara sıra bize de “mal]eme” çıkmıyor değil...
Size de aktarıyoruz işte, kaçırmamış oluyorsunuz.
Bakalım ne gibi gayretkeşlikler yapıyorlar “reIiklerimi]”...
“Atatürk’ün şıklığının mimarları” bulunmuş.
Bunlar, aklınıza geleceği gibi “milli ve milliyetçi” mimarlar değil.
İki terzi: Jan Pluris ile Petros Martino. Bir de ayakkabıcı: Tanassis Eleftheriadis. Atatürk’ün yaka numarası 41...
“Apaş stili kalın kenarlı, devrik yaka” severmiş...
İlk gömleklerini Strongilos firması dikermiş, sonraları Martino’da karar kılmış. Önceleri Martino bu Strongilos’un yanında çırakmış, ifadesine göre bir keresinde Atatürk’ün frak gömlekleri çalınmış!
Bir meslekdaşlarının azizliğiymiş bu, Atatürk gülüp geçmiş.
Fakat hırsızlar bu sefer de ayakkabılarına dadanmışlar. Hem de kötü dadanmışlar. Eleftheriadis, “ayakkabıları devamlı çalınırdı” diyor! En çok iskarpin çalınıyormuş, hırsızlar “düğmeli bordo” olanları pek tercih etmiyorlarmış.
Vay be...
Bu derin ve tarihi gerçekleri ortaya çıkaran gazeteye binlerce teşekkür... Şimdi bunu okuyan herkes koşup oylarını CHP’ye yağdırır herhalde, gazete de görevini yerine getirmiş olur.
Kılıçdaroğlu’nun ayakkabılarını çalmıyorlar, muhalif holdingin müzesine kaldırıyorlar. O arada memleket ne kadar kalkınmış!