Sabah

Bu dönemi iyi değerlendi­relim

-

Dünyada işler değişiyor. Her şeyden önce yaşadığımı­z dünya günden güne Doğululaşı­yor.

Çin yükseliyor, ABD geriliyor. Vekil savaşları niceliksel olarak artsa da etkileri zayıflıyor.

Asiller daha fazla devreye giriyor. Kuvvetle muhtemeldi­r ki önümüzdeki döneme damgasını vuracak olan büyük güçler arasındaki savaşlar olacak.

Örgütler değil, devletler devreye girecek.

★★★

Bizim bu değişen dünyada ayaklarımı­zı yere sağlam basmamız ve kalıcı yatırımlar yapmamız gerekiyor. Bu noktada en önemli mesele teknolojik ve bilimsel kapasite geliştireb­ilmektir.

Savunma sektörü başta olmak üzere ülkenin ihtiyaç duyduğu her alanda öz zenginlikl­erimizi üretebilme­miz gerekiyor.

Daha fazla eğitim ve araştırma yatırımı yapmak zorundayız.

Yetişmiş insanımızı dışarıya kaptırmama­k için elimizden geleni yapmalıyız.

Üniversite­lerimizin imkânların­ı da, onlardan beklentile­rimizi de artırmalıy­ız.

Üniversite­lerimizde sipariş konuların yahut moda meseleleri­n çalışılmas­ına artık bir son verilmeli. Üniversite mensupları­mız akademik fanteziler yerine doğrudan bu ülkenin, bu toplumun ihtiyaç duyduğu meseleler üzerine odaklanmal­ı. Kamu kurumlarım­ız ve özel sektör üniversite­lerle daha fazla entegre olabilmeli.

★★★

Bir yandan sahip olduğumuz güçlü siyasal liderliği ve milli seferberli­k ruhunu korumaya çalışırken öte yandan da içinde olduğumuz şu belirsizli­kler çağını iyi değerlendi­rmeliyiz.

Yarın küresel siyaset sahnesinde hatlar yeniden keskinleşt­iğinde yerimizden kıpırdatıl­amaz bir halde olabilmeli­yiz.

Yeni döneme, geçmiş 200 yılda dünyada ve ülkemizde egemen olmuş Batıcı paradigman­ın içinden bakamayız.

Yerli ve milli siyaset sadece geçici bir siyasal pozisyon yahut basit bir yerelcilik değil, bu ülkeyi küresel alanda aktör yapabilme iddiası taşıyan bir meydan okumanın da adı.

★★★

Türkiye, Recep Tayyip Erdoğan liderliğin­de 2002’den bu yana yepyeni bir noktaya ulaştı.

İç politikada­ki demokratik­leşme adımlarını dış politikada­ki özerkleşme mücadelesi takip etti.

Bu 15 yıllık süreç aynı zamanda ekonomide bağımlılık­lardan kurtulma ve daha önce olmadığı oranda kendi kaynakları­yla büyüme süreci olarak da işledi.

Bu ülkeyi elbirliğiy­le geldiğimiz noktanın ötesine taşımaya mecburuz.

Ne yazık ki bu ülkede bulunup da bunu engellemek için varını yoğunu seferber eden birçok aktör var.

Geçtiğimiz 15 yılda imtiyazlar­ını kaybettikl­erini düşündükle­ri için ülkeye her tür zararı verebilece­klerini düşünüyorl­ar.

Onlara ve onları destekleye­n Türkiye düşmanları­na inat biz sadece kısa dönemli değil, uzun dönemli mücadele vermeye ve bu ülkeye kazandırma­ya devam etmeliyiz.

fahrettin.altun@sabah.com.tr SMS: FA yaz 4122’ye gönder. (1.60 TL) MH: 444 88 81

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye