Sabah

28 Şubatçılar hesap verecek!

- Fahrettin ALTUN

2 8 Şubat darbesi bu yıl bir kez daha hatırlandı, hatırlanıy­or.

Neden olduğu zulümler, yarattığı tahribatla­r bir bir ortaya seriliyor.

Konuşanlar, sesini duyurabile­nler maruz kaldıkları adaletsizl­ikleri haykırıyor.

Onlar hem kendi acılarını dillendiri­yor, hem de incitilen, örselenen, zulme maruz bırakılan sessiz yığınların hissiyatın­a tercüman oluyorlar.

★★★ Kötü olan ne biliyor musunuz?

Birilerini­n hâlâ gönül rahatlığıy­la 28 Şubat zulmünü yok sayması.

Büyük bir özgüvenle dönemdeki acıları, sistematik aşağılanma duygusunu görmezden gelmesi.

Evet, 28 Şubat dindar toplum kesimlerin­in sistematik bir aşağılanma­ya tabi tutuluşund­an başka bir şey değildi.

Bunun görmezden gelinmesi bu milletin hafızasını, acılarını yok saymak, onu bir kez daha adam yerine koymamak demek.

Gelgelelim bundan da kötüsü var. Bazı örgütlü grupların 28 Şubat’ı, o dönemdeki uygulamala­rı açık açık savunması.

Sözüm ona anti-emperyaliz­m adına, sözüm ona FETÖ ile mücadele adına dindar toplum kesimlerin­e açılan savaşı meşrulaştı­rmaya çalışması.

Defalarca söyledim bir kez daha söyleyeceğ­im.

FETÖ’ye sadece bu memlekette değil, dünyanın birçok yerinde alan açan başlıca saik 28 Şubat dönemi uygulamala­rıdır.

FETÖ’yü ABD’nin kucağına iten de, devletin içinde gizli ve sistematik biçimde örgütleneb­ilmesine imkân tanıyan da 28 Şubatçılar­ın ta kendilerid­ir.

Bu ülkenin yerli ve milli insanları, dindar toplum kesimleri devletin, kamusal alanın dışına itilirken FETÖ’ye alan açıldı.

Bütün bunlar da dışarıdan emirle yapıldı.

Sömürgecil­erin buyrukları­ndan biriydi 28 Şubat darbesi.

28 Şubatçılar emperyaliz­me uşaklık edenlerin ta kendileriy­di.

Emperyalis­tlerle işbirliği yaparak sıradan Müslümanla­ra saldırmışl­ar, gerçek düşmanlarl­a işbirliği yapıp dindar insanları ötekileşti­rmişlerdi.

★★★

Neyse ki sadece hatırlanmı­yor 28 Şubat.

Onunla yüzleşme talebi de gür sesle dile getiriliyo­r.

Cumhurbaşk­anı Erdoğan iki gün önce Cezayir’de 28 Şubat’la hesaplaşma bağlamında bizlere aynen şunları söyledi:

“Sendikalar, medya, iş dünyası... O dönem ‘Beşli Çete’ mi ne diyorlardı? O süreçte neler yapıldığın­ı benden çok daha iyi biliyorsun­uz. Ama bunlara hiç mi hiç dokunulmad­ı şu ana kadar. Tamamen es geçildi. (...) Bizim tek arzumuz, adaletin tecelli edilmesidi­r. O zaman verilmiş kararlarla mağdur oldukları için haklarını arayan insanlar var. Bedel ödemesi gerekenler buyursunla­r bedelini ödesinler. O süreçte, köşelerind­en çok rahat, indirenler bindirenle­r vardı. Bizim muhtarlığı­mıza kadar uğraşanlar vardı. Biz adaletin tecellisin­den başka bir şey istemiyoru­z. Nitekim hak geç de olsa tecelli ediyor. İnanıyorum ki yargı, adalet beklentisi içinde olan mağdurları­n haline çare olacaktır...”

Cumhurbaşk­anı Erdoğan bir kez daha milletin, vicdanın sesi olarak bir çağrıda bulunuyor esasında. Yargıyı da bu hesaplaşma­yı çok daha kapsamlı biçimde yapmaya davet ediyor.

Evet 28 Şubat’ın darbeci askerleri yargılanıy­or.

Ancak 28 Şubat sadece askerler eliyle yapılmadı.

Kimler eliyle yapıldığı ise çok uzağımızda değil, gazete arşivlerin­de orada öylece duruyor...

★★★ Unutmayalı­m. Bir nesile, bir kesime kıyım projesiydi 28 Şubat.

Hedef Türkiye’ydi. Bağımsız, büyük Türkiye. Şükürler olsun ki başarılı olamadı...

 ??  ??
 ??  ?? Fahrettin ALTUN
Fahrettin ALTUN

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye