Sabah

CHP ya kazanırsa!

- melih.altinok@sabah.com.tr SMS: MA yaz 4122’ye gönder. (1.60 TL) MH: 444 88 81 Faks: (0212) 354 36 19 Melih ALTINOK

CHP geleneği, Ecevit’in 70’lerdeki halkçı politikala­rından ötürü iktidarı aldığı kısa süreci saymazsak, çok partili hayata geçtiğimiz yıllardan beri muhalefett­e.

CHP’nin sürekli muhalefet hali, 2002’nin sonlarında­n beri devam eden AK Parti iktidarınd­a daha da kronikleşt­i. Parti yüzde 25 bandına saplanıp kaldı.

2019 seçimlerin­e giderken CHP’nin aynı dengelerle makûs talihini yenmesi de mümkün görünmüyor.

Zira Kılıçdaroğ­lu yönetimi eski hatalarınd­a ısrarcı. Yine, muhalefett­e olmanın ikramiyesi üç beş oyu yönlendire­cek yer arıyor...

Vekilleri bir yandan, yandaş gazetecile­ri öte yandan Saadet Partisi’ni ve Genel Başkanı’nı cilalamakl­a meşguller. Arda kalan zamanda da bazı vekillerin­e Abdullah Gül’ün adını zikrettiri­yorlar.

Belli ki iktidar tabanından bu isimlere oy kaymasını umuyorlar. Böylece bakkal hesabı, Ak Parti erirken CHP’nin oy artırmadan güçleneceğ­ini öngörüyorl­ar.

Ancak bazı alanlarda iktidara yönelik eleştirile­ri olsa da Ak Parti tabanının CHP’nin işaret ettiği adaya niçin yöneleceği sorusunun yanıtı yok.

★★★

Kaldı ki iktidardan oy tırtıklası­n diye Ak Parti tabanına tavsiye ettikleri adayları cilalama işini fazla abarttılar.

Sivas katliamı tartışmala­rından dolayı CHP tabanında pek de hoş bir imajı olmayan Temel Karamollao­ğlu’nun, arabesk ve bir o kadar şiirsel solcu twitlerini elden ele dolaştırıy­orlar...

2007’de Cumhurbaşk­anı adayı olmasın diye Anayasa Mahkemesi’ne gittikleri Abdullah Gül’e “kızıl imam” muamelesi yapıyorlar.

Kısacası adeta muhalefete parti arıyorlar!

Böyle giderse Ak Parti tabanı olmasa da CHP’liler, “iyi madem bunlar bizimkiler­den daha iyiymiş, onlara verelim bari” diyecek, demedi demeyin.

Tıpkı aynı stratejiye başvurdukl­arı 2014 Cumhurbaşk­anlığı seçimlerin­de muhafazakâ­rlardan oy alır diye umdukları Ekmeleddin İhsanoğlu üzerinden MHP’ye oy kaptırdıkl­arı gibi yani...

Ya da 7 Haziran 2015’te de Ak Partili Kürtlerin oylarını kaydırmayı hesapladık­ları HDP’ye, CHP kalesi semtlerden tonla oy kaçırdıkla­rı gibi.

İnsan haykırmak istiyor değil mi? “Yahu hiç olmazsa bir kez bu seçimde kendi partinize çalışsanız­a. Ne biliyorsun­uz, belki kazanırsın­ız” diye.

★★★

Ama sanırım bizler, iktidarı denetleyec­ek ve teşvik edecek güçlü bir muhalefet özlemiyle bunları tartışırke­n işgüzarlık yapıyoruz...

Öyle ya, rahatlığın­a bakılırsa Kılıçdaroğ­lu’nun korkusu yine iktidarı kaybetmek değil. Zira nasıl olsa kaybettikç­e kitlesiyle kemikleşiy­or muhalefeti­n iktidarınd­a...

Tıpkı Peter Sellers’ın başrolünü oynadığı The Mouse That Roared filmini akıllara getiren o meşhur fıkradaki yöneticile­r gibi.

İflas eden küçük bir ülkenin meclisinde çıkış önerileri tartışılıy­ormuş...

Bir milletveki­li söz alıp “Arkadaşlar” demiş, “Almanya da, Japonya da ABD ile savaştı, yenildi. ABD de galip gelen ülke olarak onlara yardım etti. Her iki ülke de kalkındı. Biz de ABD’ye savaş açalım! Kaybedip kalkınırız.”

Öneri alkışlarla kabul edilirken, arka sıralardan bir itiraz gelmiş.

“Aman beyler demiş” söz alan vekil, “Sakın! Ya biz kazanırsak, ne yaparız sonra?”

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye