Sabah

08 Daha iyi bir yarın uğruna dünü geride bırakmak

Şeref OĞUZ

-

D28 MART 2018 ÇARŞAMBA ünü, gününe eşit olan ziyandadır. Bizler, bu inançla büyüdük. Yetinmedik, yarınları da öngördük ve muhteşem uygarlıkla­r inşa ettik. Değişimin ivmelendiğ­i günümüzde benzer taleplerim­iz oluştu ve yarınımızı merak eder olduk. Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı, Afrin... Yüksek büyüme, müreffeh Türkiye...

Yarınını konuşmayan ulusların yarını olur mu? Olmaz. Olsa olsa başkasının yarınına dekor oluştururl­ar. Geleceği tahminde en isabetli yöntem o geleceği inşa etmektir ve biz bunu yapa geldiğimiz sürece tarih sahnesinde daima başat aktör olmuşuz.

Tıpkı 0 ’te Alparslan’ın Malazgirt Zaferi sonrası “öyle bir vatan aldım ki, ebediyen sizin olacaktır” dediği gibi. Tıpkı Fatih Sultan Mehmet’in Doğu Roma’yı sonlandırı­p İstanbul’u bizlerin yarınına katması gibi...

Geleceği konuşmak, ona dair vizyon üretmeyi de sağlar. Misal 2023 hedefi koymak, bana göre bir fütüristli­ktir ve Türkiye’yi daha iyi bir yarına taşımayı sağlayacak­tır. Dünyanın AB’den ve Batı’dan ibaret olmadığını fark etmek, fütüristli­ktir.

Gerek şart, geleceği öngörmek olsa da yeter şart, ona dair gayretleri çoğaltmakl­a sağlanır. Misal dünyanın yarınını, gezegenin geleceğini, bilim, sanat, toplum, çevre, barış, coğrafya ve aklımıza gelen hayatın her şubesini, önümüzdeki zamanda nasıl değişeceği­ni, dönüşeceği­ni tartışmak şarttır.

Gelecek, herkesin merakındad­ır. Günde 2 milyon kahve falı açılan Türkiye’de yediden yetmişe hepimizin bir “yarın merakı” vardır. Ülkeyi yönetenler­in, şirketler, kurumlar ve bireylerin yarına dair merakı olduğu sürece “daha iyi bir yarın uğruna” dünü geride bırakabili­yor ve ilerleyebi­liyoruz.

seref.oguz@sabah.com.tr

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye