İki kaçmaz sergi var!..

Ülkemin güzellikleri arasında sanat nasıl öne çıkıyor son yıllarda.. Ne güzel sergiler açılıyor yurdumda.. İstanbul’dan Mardin’e.. İzmir’den Urfa’ya dek..

İşte İstanbul ve İzmirliler için bugün koşabilecekleri ikisi.

Teşvikiye’deki Doku Sanat Galerisi’ne girdim, çıkmak istemedim.

Türk resim sanatının ustaları yan yana dizilmişler.. Çoğunu tanıdım. Tanıştım. Dost oldum, sevdim.

Ankara Kurtuluş orta ve lisesinde Resim Hocam Eşref Üren başta.. Yanında Hikmet Karabulut dostum. Yıllar oldu görmeyeli. “Ben keşfettim” diyebileceğim Mustafa Sekban. Sevgili hemşerim Faruk Cimok mesela..

Nuri İyem gibi bir baş tacımız mesela.. Ferruh Başağa, Güzide Duran, Mehmet Pesen, Necdet Kalay, Şeref Akdik.. Daha kimler kimler..

İnanın galeriden çıkmak istemedim. Orda bir koltuk var, oraya oturdum. O ustaların ortasında havayı koklaması bile güzel.. Caner dürttü de “Geç kalıyoruz” dedi de, kendime geldim.

Ayrıca..

Sergilenen resimlerin hepsi bir koleksiyoncununmuş. Acil paraya ihtiyacı olduğu için satmak üzere bu sergiyi açmış..

Yani, fiyatlar akıl dışı ucuz.. Sadece sanatseverler değil, yatırımcılar da koşabilirler yani.. Elinizi çabuk tutun.

Doku’da bir de Gültekin Serbest Sergisi var. İlginç bir sanatçı.. Fevkalade ilginç. Onun resimlerinde keyifli bir bilmece havası var.

Sergiler, 17 Nisan’a dek sürüyor.

İngiliz The Daily Telegraph gazetesinin “Yaşayan 100 Büyük Dâhi” arasında saydığı Ukraynalı ressam Ivan Marchuk’un eserleri insanın yüreğinin en derin noktasına dokunuyor. Nerde dokunuyor?.

İzmir Folkart Galerisi’nde..

Bazen bir hüzün yumağına dönüşen duygular uyandıran tablolar, bazen bir manzaranın karşısında, doğa ile insanı en yalın haliyle bütünleştiriyor. Serginin adı da, zaten bu duygu karmaşasını yansıtıyor.. “Düşsel Detaylar.”

Marchuk’un 65 eserinin Türkçe, İngilizce ve Ukraynaca olmak üzere 3 dilde, 340 sayfalık albümü de hazırlanmış.

Titiz, nitelikli, çok etkileyici, alkışlanası bir albüm-kitap...

Ünlü sanatçı Ivan Marchuk’un Sovyetler Birliği döneminin acılarla yoğrulmuş günlerini yansıtan eserleri; sembolik antik görüntülerle bezenmiş.

Tüm tablolara bakarken, uzaklaştıkça ortaya çıkan farklı görüntüler, büyük bir ustanın ellerinde, yeniden canlanarak, hayata karışıyor sanki..

82 yaşındaki Marchuk’un eserleri, insana insanca dokunuyor. Folkart Gallery’deki sergiyi gezerken, tüm sanatseverler, sanki Binbir Gece Masalları’nın sayfaları arasında, gerçekten hayale doğru, esrarengiz bir geçit içinde dolaşıyorlarmış gibi hissedebilirler kendilerini.

Kiev, Moskova, Paris, Sydney, Toronto, Detroit, New York ve Philadelphia’da galerilerinde yüzden fazla kişisel sergi açmış, dünyayı etkilemiş bir imzayı İzmir’e getiren Folkart’a teşekkür..

Şölen 20 Mayıs’a dek sizleri bekliyor.