Girişimcilikte Monte Carlo yolcusu belli oldu
Ocak ayında yazdığım bir yazıda, “EY Türkiye ‘Yılın Girişimcisi’ olacak aday nasıl bulamaz” diye sormuştum. Evet bu konuda hakikaten rol modellerin öne çıkmaması, isteksiz olması gibi bir durum da var. Neyse ki güzel gelişmeler de oluyor. EY Türkiye Başkanı Metin Canoğulları bir süre ara verilen ‘Yılın Girişimcisi’ yarışmasını yeniden bu yıl başlatmış ve başta girişimciliğin piri sayabileceğim Fiba Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hüsnü
Özyeğin olmak üzere iş dünyasının önde gelen isimlerini de jüride toplamayı başarmıştı. İşte tüm bu çabalardan sonra Türkiye’nin güzel bir tanıtımına imkân verecek olan Monte Carlo’daki büyük yarışmaya gidecek iyi bir girişimci de bulundu. Tüm dünyadan girişimcilerin katılacağı ve haziran ayındaki ‘Yılın Girişimcisi Yarışması’na Türkiye’den gidecek o isim dün akşam Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek’in de katıldığı gecede açıklandı. Dünyanın pek çok ülkesinde havalimanı, alışveriş merkezi, otel ve stadyum gibi dev projeleri hayata geçiren Summa Turizm Yatırımcılığı şirketinin Yönetim Kurulu Başkanı Selim Bora, yarışmanın Türkiye ayağında, 7 finalist girişimci arasından sıyrılarak Türkiye’yi temsil etme hakkı kazandı. Bora’nın şirketi Summa, dünyanın 12 ülkesinde 80’den fazla proje ve 2 milyon metrekareden fazla inşaat yapan güçlü bir yurtdışı ağırlıklı müteahhitlik şirketi.
Uluslararası danışmanlık ve denetim şirketi EY, tam 30 yıldır girişimciliği tüm dünyada desteklemek üzere bu yarışmayı düzenliyor. Öğreniyoruz ki şu anda dünyanın 60 ülkesinde ve 150 şehrinde yılın girişimcileri belirleniyor. Hepsi Monte Carlo’daki büyük yarışmada dünya birincisi olmak üzere haziranda buluşuyor.
Girişimcilik konusunda Türkiye’de rol modeller ortaya çıkmazken, hükümet girişimciliğin önünü açmak için ekosistemi iyileştirmeye çalışıyor. Bunu bizzat dün akşam Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek’ten de dinledik. Şimşek, Türkiye’nin aslında girişimcilik alanında güçlü olduğunu söylüyor ve “Girişimcilik sıralamasında Türkiye dünyada 37’inci sırada ancak finansmana erişim biraz daha iyi olsa her halde ilk 20’yi zorlarız” diyor.
Türkiye’deki tüm işletmelerin yüzde 90’ını temsil eden küçük ve orta ölçekli işletmelerin özellikle finansmana erişiminin iyi olmadığını, toplam kredilerde KOBİ’lerin payının yüzde 26 civarında olduğunu Şimşek anlatıyor ve girişimcilik eko sistemini güçlendirmek için çalıştıklarını ve mesela Kredi Garanti Fonu’nun bu yönde atılmış önemli bir çaba olduğunu dile getiriyor. Şimşek, kadın ve genç girişimcilere de özel bir alan açtıklarını, Hazine olarak kadın ve gençlere kefil olmaya hazır olduklarını söylüyor.
Dün akşam 7 finalist arasında biri daha çok ilgimi çekti. MKS DevO Kimya Yönetim Kurulu Başkanı
Korgün Şengün de finalist ve öğrendim ki Türkiye’de organik kimya üretimi yapan ilk 5 şirket arasında yer alan MKS, deterjan, inşaat, plastik, denim ve tekstil sektörlerine hammadde üretiyor ve araştırma geliştirme merkezinde çığır açan yenilikler yapıyor.
Diyeceğim şu ki Türkiye’nin girişimcilik konusundaki potansiyeli büyük ama daha çok destekteklenmesi gerektiği de ortada.