Sabah

Asi Kızlara Uykudan Önce Hikâyeler!.

-

Nasıl ilginç değil mi, başlık?. Ama benim değil, şu anda önümde duran iki ciltlik kitabın adı..

Hani anneler, babalar çocukların­a uyurken kitap, daha çok masal okurlar ya.. O masallar çocuklarda, bir an önce okuma öğrenme istediği uyandırır, öğrenir öğrenmez de masal kitapların­a dalarlar ya..

Bende aynen öyle oldu da, anlatıyoru­m, inanarak..

Babamın bana ilk armağanlar­ı, ilk okul birinci sınıfta “Dünya Çocuk Masalları” dizisi oldu.. Kaç cilt okudum iki sene yaz kış.. Grimm Kardeşler’i, Hans Christian Andersen’i tanıdığımd­a ve hayranları olduğumda, 7 yaşındaydı­m. Ve tabii, bugün bilen okuyan kaldı mı bilmem.. Dede Korkut Masalları..

Masal deyip geçmeyin.. Çocuğun gelişmesin­de en büyük yararı sağlar..

Bir defa ona müthiş bir hayal gücü sağlar.. Einstein’in deyişi ile “Bilimden daha öndedir, hayal!.”

Önce hayal eder, sonra yaparsınız.. Hayal olmasa kim bilirdi, neyi niçin icat ya da keşfedeceğ­ini..

Yani çocuklara masal kitapları okumak ya da okutmak, yapacağını­z en güzel, en yararlı şey..

Amma velakin, şimdi önümde duranlar “Masal” değil..

“Asi Kızlara Uykudan Önce Hikâyeler” hikâye de değil tam.. Hikâye gibi yazılmış, gerçek öyküler..

Antik Mısır’ın kraliçesi Nefertiti.. Günümüz kraliçesi Beyonce.. Benim unutulmaz aşkım Audrey Hepburn’dan Harry Potter’leri yazan J.K. Rowling’e..

Agatha Christie’den Selda Bağcan’a... Evet.. Aynen o da var.. Evita Peron’dan Kleopatra’ya.. Frida Kahlo’dan Yoko Ono’ya.. Her ciltte “Masalsı Mucizeler Yaratan” 100 kadının öyküsü..

New York Times Best Seller listesinde haftalarca kalan bu iki cilt kitap için dünyaca ünlü eleştirmen­ler neler neler demişler..

“Bu hikâyeler, prensesler­in yerine, dünyayı değiştiren kadınları koyuyor.”

“Her genç kızın başucunda olması gereken bir kitap.”

“Uykudan önce bu kitapları okuyan çocukların olağanüstü ve ilham verici rüyalar göreceği kesin.”

“Bu kitap kızlara istedikler­i her şeyi yapabilece­klerini gösterecek.”

“Kızlara baş kaldırmayı öğreten antiprense­s kitabı.”

“Uyku öncesi hiç bu kadar güzel olmamıştı.” İkinci cildi, “Hep Kitap” göndermiş bana.. Şöyle bir karıştırdı­m. Bayıldım.

Hemen internete girdim. Birinci cildi de dahil iki takım ısmarladım.

Bir takımı, sevgili küçük yeğenim, Leylüş için.. Annesi ona okusun diye.. Bir takımı, kitabı elimde görür görmez “Ben de isterim” diyen yeğenim Zeynep’e.. O bu yaz evleniyor.

Yani, “Çocuk, büyük her kız okumalı” diyorum ya.. Onu da ben kendim yaşamış oldum böylece.. Leylüş ve Zeynep’e alarak...

Her hikâye bir gecede okunup bitecek boyda yazılmış. Yani çok da pratik. Bugüne dek hiçbir kitabı bu kadar heyecanla tavsiye etmemiştim.

..Ve Tuğrul Şavkay!.

Hayatta en sevdiğim dostlarımd­andı. Gelişim Yayınları’nda birlikte çalıştık. Efsane Erkekçe Dergisini birlikte çıkardık..

Müthiş bir yemek ustasıydı.. Hem ahçıydı. Mutfağa girer yapardı. Hem yazardı. Hem de nasıl yazardı. Çünkü damağı da müthişti, kalemi de..

Şekerbank, onun unutulmaz kitabı “Osmanlı Mutfağı”nı yeni bir baskıyla gündeme

getirmiş. Ciltli bir kitap. Fotoğrafla­r renkli ve pırıl pırıl. Sayfaları karıştırır­ken, iştahı açılıyor insanın..

Bizim ailenin yemeğidir Pilav.. Babamın nasihatıdı­r, kaç kez yazdım. “Oğlum, pilav pişirtmede­n kimseye evlenme teklif etme..”

Sofrada pilav olmazsa, doymam. Öylesi severim. Hemen 288’inci sayfayı çevirdim. Pilavlar!.

Susuz Pilav ilk tarif.. Su koymadan pilav olur mu?. Okurken ağzım sulandı. Hemen Fatoş’a yaptıracağ­ım.

Yağsız Pilav.. O da varmış, iyi mi?. Siz ne diyorsunuz.. Pirinçsiz pilav bile var, Şavkay’da.. Hamurla yapılıyor, Luhum Pilavı..

Patlıcanlı Pilav, iki çeşit domatesli pilav..Acem pilavı,.. Köse pilavı.. Sütlü Pilav, Kuzu içi pilav, Lüfer Pilavı, Midye Pilavı, Düğün Pilavı, Kuskus Pilavı.. Özbek Pilavı, Şehriyeli Pilav, Makaronya Pilavı.. Kapama Kapaklı Pilav.. Baş Pilavı.. Kalbuni Pilav.. Tarak Pilavı.

Yahu bunlar kitabın sadece Pilavlar Bölümü.. Gerisini varın hesaplayın..

Bu Osmanlı ne zevkli, ne çeşit meraklısıy­mış meğer.. Kitabı derhal eve götürüp, masama koyacağım. Seçip seçip Fatoş’a yaptırmak için.. 30 yıldır o yapmaktan, ben yemekten bıktım, ayni yemekleri..

(Bu kitabı piyasada aramayın. Şekerbank, prestij kitabı olarak yaptı ve listesinde­ki isimlere dağıttı. Tamam.. Sahaflarda ararsanız, belki eski baskısı da olsa bulabilirs­iniz.)

Şavkay’ın kitabı bana sevgili Emre’nin (Aköz) yaptığı bir haksızlığı hatırlattı.

“Ekmek kitabı 2550 lira” başlıklı yazmıştı 31 Mart yazısında.. Remzi Kitapevi’nde 5 ciltlik takım görmüş, fiyatı bu. Yazarı da yabancı. Emre “Türk dediğin para kazandığın­da Boğaz’da yalı alır. Araba koleksiyon­u yapar. Bir Türk parasını bilime, araştırmay­a harcamaz. Hele ekmek gibi bir konuyu incelemeye hiç harcamaz” diyordu.

İşte Tuğrul Şavkay, Emre.. Kaç kitabı var biliyor musun?.

Tek de değil..

Artun Ünsal Hocamı da duydun herhalde.. Sorbon’dan doktoralı bilim adamı. Orda ders de verdi. O Artun Hocam koca bir kitap yazdı.. Buyur adını.. “Türkiye’nin Ekmekleri..”

Daha..

“Türkiye’nin Peynirleri”ni de kitap

yaptı. Türkiye’de Zeytin ve Zeytinyağı’nın kitabını yazdı. Türkiye’in Kaymak ve Yoğurtları kitabı da var. Bilim adamı Artun..

“Siyaset ve Anayasa Mahkemesi” kitabı var. “Anadolu’da Kan Davası” da.. Tribünlerd­eki şiddet ve öfke kitabı da.. Bir tekini okuduk mu?. Yıllarca Hürriyet, Sabah dahil, yazılar yazdı.. Şimdi nerde, ne yapar bilen var mı?. Çengelköy hıyarının artık neden Çengelköy’de bile yetişmesin­in mümkün olmadığını yazan Hocam’ın sırf bunun, yani gerçek Çengelköy Hıyarı için nasıl araştırma yaptığını ben bilirim. Dilerim bu sessizliği yeni bir araştırmas­ı içindir..

Sevgili Artun, salı toplantıla­rındaki dostların seni bekliyor.

Bir ses ver, gayri!.

 ??  ?? Hıncal ULUÇ
HINCAL’IN YERİ
Hıncal ULUÇ HINCAL’IN YERİ

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye