EMLAK BANKASI gayrimenkul fonu kursun
100 Günlük İcraat Programı’nda Emlak Bankası’nın 17 yıl sonra aktif hale getirilmesine sevinen sektör temsilcileri, bankanın kurulacak gayrimenkul fonu üzerinden işlem yapabileceğini söyledi
Başkan Recep Tayyip Erdoğan’ın 400 projeden oluşan, ‘Cumhurbaşkanlığı 100 Günlük İcraat Programı’nı açıklamasının ardından gözler inşaat sektörüne çevrildi. Yeni hükümet sisteminde inşaatın şahlanması için yapılan reform niteliğindeki düzenlemeler, sektöre can suyu olacak. Son dönemlerde artan faiz oranları ve inşaat maliyetlerindeki yükseliş sebebiyle sıkıntılı günler geçiren ve hükümetten teşvik talep eden sektör temsilcilerinden hükümetin 100 günlük icraat programına tam destek geldi.
SEKTÖR İVMELENECEK
Geçtiğimiz günlerde Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum ile Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ı ziyaret edip, özellikle Emlak Bankası’nın aktif hale getirilmesini isteyen sektör temsilcilerinin bu talebi eylem planına girdi. Sektörün taleplerine karşın hızlı aksiyon alınmasının sektöre ivme kazandıracağını belirten Konut Geliştiricileri ve Yatırımcıları Derneği (KONUTDER) Başkanı Altan Elmas, Emlak Bankası’nın 17 yıl sonra aktif hale gelmesinin önemli bir hamle olduğuna dikkat çekti. Altan Elmas, “Emlak Bankası sektörün kredilendirilmesi için önemli bir hamle oldu. Yeni bir kaynak olarak kurumsal krediler sağlanacak. Belki İmar Barışı’ndan buraya kaynak aktarılabilir. Bunun dışında Emlak Bankası bir yatırım bankası gibi de çalışabilir. Kurulacak bir fon üzerinden işlem yapılabilir. Fon, piyasadan gayrimenkul alabilir, sukuk ve tahvil ihracı yapabilir. Bireysel emeklilik şirketleri de fona yatırım yapabilir” dedi.
İSABETLİ BİR KARAR
GYODER Başkanı Doç. Dr. Feyzullah Yetgin, bugüne kadar olduğu gibi, 100 günlük eylem planında da Türkiye ekonomisinin lokomotifi olan inşaat sektörüne yönelik son derece değerli projeler açıklandığını söyledi. Yetgin, şöyle konuştu:
“Konut, arsa ve gayrimenkul ağırlıklı çalışacak şekilde Emlak Bankası’nın tekrar faaliyete geçirilecek olmasını, son derece isabetli bir karar olarak değerlendiriyoruz. Küresel konjonktürle beraber değerlendirildiğinde, daha önce de dışsal şoklara karşı dirençli olduğunu kanıtlamış olan Türkiye ekonomisinin, bu kararlar ve projelerle atağa kalkacağından ve eskisinden çok daha güçlü bir konuma yükseleceğinden hiç şüphe duymuyoruz.”