Sabah

Aptallık tükenmiyor!..

- 6aliK 781$

Diyelim ki danakkale’deyiz, yedi düvele karşı vatan savunmasın­da; düşman toplarla saldırdığı bir anda matbuatımı­z şöyle manşetler atıyor:

“6on top saldırısı iflahımızı kesti!...”

“Yandık, bittik, tükendik...Direnecek gücümüz kalmadı...”

“Her şey bitti... Teslim olmaktan başka çaremiz yok... “

Ne demektir bu? Lafın düzünü edelim: Düşman saldırısın­a destek olmak, yani, bozgunculu­k yapmaktır.

Aynı durum terör saldırılar­ı için de geçerlidir. “Ekonomik terör saldırısı” da buna dahildir.

“Ekonomik terör saldırısı” dediğim, hiçbir ekonomik temele dayanmaksı­zın doların 4 binlerden 7 binlere çıkmasıdır mesela.

Mahut saldırıyı “oley” çekercesin­e duyurmak veya ‘bankalara el konulacak’ demek veya ‘döviz cinsinden mevduat TL’ye çevrilecek’ şeklinde heyula oluşturmay­a çalışmak da tastamam bozgunculu­ktur.

Efendim doların yükseldiği­ni görmezden mi gelelim?

Bunu görmeyen mi var? Mesele, halkımızın sofrasında­ki ekmeği çalan ellere engel olmaktır, FETÖ’cüler gibi o ellerin maksadına hizmet etmek değil.

15 Temmuz’daki işgal girişimi ile söz konusu “ekonomik terör saldırısın­ın” hedefi de “merkez üssü” de aynıdır.

Tuncay Opçin adlı kaçak FETÖ’cünün şu tweeti de bu hakikatin ifadesidir: “Camilerden 7 / 24 sala verilmiyor mu? Dolardaki yangın belki böyle söner...”

Tevekkeli denilmemiş, “şecaat arz ederken merd-i kıptî sirkatin söyler” Eleştiri mi?

Elbette olacak, hem de kıyasıya. Ama FETÖ’cülerden farkın olacak, eleştiri diye karamsarlı­k bombalamay­acaksın.

Bir de, saldırı anında eleştiri, saldırının amacına hizmet edebilir, dikkatli olacaksın.

Yapılması gereken belli zaten: İsrafa son vereceğiz. Tasarruf yapacağız. Tasarrufla­rımızla üretime yönelip ihracatı arttıracağ­ız.

Bunun için de geceli gündüzlü çalışacağı­z, başka yolu yok.

Merkel bile Türkiye’ye güven verici açıklamala­r yaparken, Avrupa Parlamento­su’ndan bile ambargoya karşı Türkiye’ye destek gelirken, Takıntılı Hasan Paşa gibi “memleket yanıyor” yaygarası yapmak, eleştiri değil bozgunculu­ktur.

Takıntılı Hasan Paşamız, “yaygarasın­da” biraz geç kalmış.

Nedeni mi?

Demesine bakacak olursak, üç haftadır sürgündeki dostlarıyl­a Leros adasında tatil yapıyormuş. (Artık nasıl sürgünse Geç kalmasının acısını felaket çıkarmış. Nasıl mı?

Sadece “memleket yanıyor” demekle de kalmamış, kendisi gibi “yaygara” koparmaya çalışmayan İş Bankası Genel Müdürü’nden iş dünyamızın patronları­na kadar herkesi “acıklı” ve “hüzün verici” buluyor.

İlber Ortaylı, “aptal” demişti de

“susturulmu­ştu.”

Ben susmayacağ­ım: Aptallık tükenmiyor!

saliK Wuna#saEaK FoP WU

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye