Sabah

Ne zengin adamım ben!.

-

İ nsanın zenginliği, gene insandır. Ona ina nırım.. Bu yüzden “Neyim var” dediğim zaman, bir aileme bakarım, bir de dostları ma..

Salı akşamı bir kez daha “Ne zengin ada mım ben” dedim, kendi kendime, gene muhte şem bir gece yaşarken..

Çağ Erçağ aramıştı, can dostum, kardeşim Çağ!. Dünya çapında çello sanatçımız.. Daha geçen sezon, Carnegie Hall’ın çok özel gece sine dünyanın dört bir yanından davet edilen Süper Sanatçılar­la birlikte sahneye çıkmıştı. O Çağ işte..

“Dostum” diye gurur duydukları­mın başın da gelir.

“Doğum günümü kutluyoruz Giritli’de. Sen de katıl bize” demişti. Gitmem mi?.

Koştum tabii.. Baktım öyle doğum günü partisi falan yok. Çağ.. Eşi.. Bir de ben.. Üçümüz.

Bu kadar özel bir kutlamanın tek davetlisi olmaya paha biçilebili­r mi?.

Giritli, Cankurtara­n/ Sultanahme­t’te çok şirin bir bahçe.. Osmanlı’dan kalma bir aş eviymiş.. Tarihi duvarlar aynen karşımda.. Masada sahibi Ayşe Hanımın bizzat hazırla dığı adı üstünde Akdeniz/ Girit mezeleri.. Ben dünyanın en iyi mezecisiyi­m, içki sevmediğim halde..

Yani “Her şey tam benlik” diyordum ki.. Çağ kalktı masadan.. Gitti.. Elinde çellosu ile geldi ve tam karşıma oturdu..

..Ve.. Ve.. Hayatta en sevdiğim parçalarda­n birinin, Çello parçası deyince, sadece benim değil, “Dünyanın birincisi”nin melodileri, çatal sesleri bile duyulmaz olan bahçeye yayıldı..

Kuğu.. Camille Saint- Saens’in muhteşem Hayvan Karnavalı’ndan, efsane bölüm, Kuğu.. Her dinleyişim­de ölür, biterim..

Şimdi dünya çapında bir çellist, bunu dünya güzeli bir gecede ve mekanda, bana Kuğu çalıyor.. Sadece benim için çalıyor!.

Hadi söyleyin bakalım, benden zengin kim var bu dünyada?.

Nice yıllara Çağ!.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye