Telefonu bırakın kitap okuyun
tavsiyelerini de dile getiren Eşe Akduman, “Cep telefonları bizi hayattan koparıyor. İnsanlarla eskisi gibi iletişim kurmamamıza neden oluyor. Hayata kitaplarla tutunmaya çalışın. Toplumsal sorunlarımızı çözmek istiyorsak okumaya önem vermeliyiz. Ömer Seyfettin’in kitaplarını okursanız benim gibi Türkiye âşığı olursunuz. Hedefimiz okuyan, üreten ve sorgulayan Türkiye olmalı” dedi.
Uşak’ın Banaz ilçesinin Kızılcasöğüt köyünde çiftçilik yapan Eşe Akduman, çevresindekilere inat 45 yaşında okuma yazma öğrendi.
Kütüphaneye gitmek için her gün 5 kilometre yürüyen Akduman bir yandan Türk ve dünya klasiklerini okuyor diğer taraftan da tarlasında çalışırken köydeki kadın ve çocuklara okuma yazma öğretiyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca “2018’in sıra dışı okuru” ödülü verilen Eşe Akduman’ın okuma ve yazmayı öğrenmedeki azmi herkesin dikkatini çekiyor. Geçmişte okuma yazmayı bilmediği için insanlar tarafından küçümsendiğini belirten Akduman, “Çocukken okuma imkanı bulamadım. Daha sonra çiftçiliğe başladığımda da hem ekinlerle uğraşmaktan hem de çocuklarımı büyütmekten kendime hiç vakit ayıramadım. Kendimi ifade ettiğim zaman ‘Cahilsin sen anlamazsın’ diyorlardı. Cahil denmesini gururuma yediremedim. Kocam bile beni küçümserdi. Ben de okuma yazma öğrenmeyi kafama koydum. Her gün 5 kilometre uzaklıktaki okuma yazma kursuna giderek okumayı öğrendikten sonra kütüphanedeki Türk ve dünya klasiklerini okumaya başladım” şeklinde konuştu.
‘BİLGE KADIN’ DİYORLAR
Hem tarlada çalıştığını hem de köydeki kadın ve çocuklara okuma yazmayı öğrettiğini söyleyen kitap kurdu Akduman sözlerine şöyle devam etti: “Bana cahil diyenler şimdi ‘Bilge kadın’ diyor. Amacım köydeki herkese okuma yazmayı öğrettikten sonra onlarla dünyaca ünlü yazarların kitapları hakkında konuşmak. İyi ki okumayı öğrenmişim. Şimdi kendimi daha iyi ifade ediyor ve hemen hemen her konu hakkında artık düşüncelerimi çekinmeden açıklayabiliyorum. Kocam şimdi, ‘Sen üniversite mi okuyorsun? Ne kadar çok şey biliyorsun’ diyerek şaşırıyor.”