Balkanlar’daki Trk kltr varlığına Erdoğan sahip çıktı
Türk Balkan edebiyatının efsane ismi, şair ve yazar İlhami Emin: Erdoğan, Türk varlığının Balkanlar’daki boşluğunu yeniden doldurdu
Yugoslavya lideri Jozip Broz Tito başta olmak üzere yıllarca birçok devlet adamının resmi ve özel tercümanlığını yapan İlhami Emin, en özel anılarını ve Başkan Erdoğan’a bakışını SABAH’a anlattı. 1950 yılında gazeteciliğe başlayan, şiirleri ve kitaplarıyla da TürkBalkan edebiyatını ve yüzyıllara dayanan kültürel bağları besleyen 87 yaşındaki İlhami Emin’in anlattıkları şöyle;
■ Tito’nun hayatı boyunca yeminli Türkçe tercümanıydım sonra da Yugoslavya’nın cumhurbaşkanlarına tercümanlık yapmaya devam ettim. İlk tercümanlığım 1971 yılında Süleyman Demirel’in Başbakan olarak Yugoslavya’ya yaptığı ziyaretle başlamıştı. Fahri Korutürk’ün Cumhurbaşkanı ve Süleyman Demirel’in ikinci kez başbakanlığa seçildiği 1976’da Türkiye’ye 3 günlük resmi ziyaret gerçekleştiren Tito Ankara’da ilk defa Türkler’in kendi hayatındaki yerini açıklayarak hayatını bir Kırım Tatar Türkü’ne borçlu olduğunu anlatmıştı. Tito, Birinci Dünya Savaşı’nda Hırvat olarak Avusturya Macaristan ordusunda çavuşken Rusya’yla savaşa katıldığını, Rus ordusunda atlı asker olan bir Kırım Tatar Türkü’nün kılıcını kaldırıp Tito’yu öldürmeye hazırken bir anda merhamet duygusuyla bundan vazgeçtiğini söyledi. Tito, ayrıca Anıtkabir’de anıt defterine yazdıklarına göre bütün devrim reform fikirlerinde Atatürk’ü örnek aldığını yazmıştı.
‘ŞİİR SEVGİSİ TAKDİR EDİLMELİ’
■ 2000’de Üsküp’teki Mustafa Paşa Camisi’nin avlusunda istirahat ediyordum. O zamanlar sadece parti başkanı olan Erdoğan bey avluya girdi. Kendimi takdim etmeye fırsat kalmadan konuşmaya başladık. Erdoğan’a şiirler yüzünden hapse girdiğini, insanların hapse düşmemesi için şiir yazmaktan vazgeçelim mi diye sordum. Kendisi de bana “Tabi ki vazgeçmeyeceksiniz” dedi. Demek istediğim şiiri sevmeyen siyasetçi zayıf siyasetçidir o açıdan da Erdoğan Bey takdir edilmesi gereken biridir.
■ Başkan Erdoğan, Türkiye’nin ve Türk varlığının Balkanlar’da uzun süredir devam eden boşluğunu yeniden doldurdu.