önemi Batı medeniyetinin kurnazlığı
Batılı toplumlar insan ve ülke ilişkilerinde diplomasiyi önceleselerse de temeldeki menfaat içgüdüsünü gizleyemiyorlar. Ahlaki anlamda; ırkçıdırlar, benmerkezciler, menfaat söz konusu olduğunda öz evlatlarını feda etmekten çekinmezler, sinsidirler, teslim almak isterler, kendilerini efendi başkalarını tebaa sayarlar, yüze gülerler alttan dolap çevirirler, şövendirler, kutsallarını kendileri kurgularlar, ortalık toz duman kendileri sulhu selamette olsunlar isterler, tarihleri kurnazlık üzerine kurgulanmış Titanlarla sözde Tanrılar arasındaki kavganın çağdaş birer versiyonu görüntüsündedir, Tanrılardan ateşi çalan Prometheus oburluğuyla dünyayı idare etmek isterler, lokmalarını paylaşmazlar, istila ettikleri yerleri vampir gibi emdikten ve öz varlıklarını tükettikten sonra, küçük bir özürle oradan çıkarlar. Zayıf ve güçsüz iseniz üstünüze “çökerler”, güçlüyseniz sizi zayıflatıp paylaşırlar; kısacası batı medeniyetinin ahlaki dinamikleri; kurnazlık, menfaat ve ilahi hesaptan uzak bir dünyeviliğe dayanır.
İslam medeniyetinin dinamikleri
İslam medeniyetinin ahlaki cephesi ile ele aldığımızda ise bu uygarlığın özünü vahiyden aldığını görürüz. Kutsalları kendi oluşturmaz. İlahi nasslardan yansıyan kutsallarla tecrübe ve örfün kutsallarını harmanlar.
Irkçı değildir. Vicdanı önceller. Zayıf anı gözlemez. Savaş halinde bile ‘barışa elini’ sıkar. Benmerkezci değildir. Başkasının maddi zenginliklerini değerlendirirken; istilacı, tüketici oburluğuyla değil, helal-haram terazisiyle iş yapar. Diplomasiyi, karşı tarafı kurnazlıkla bertaraf etme fırsatçılığı üzerine kurmazlar. Lokmasını paylaşır. Rabbiyle kavgası yoktur. Zarafeti bilir. Bir yanında tamamen Rabbani olan kurumların alan bulmasına müsamaha eder.
Siyasetini başkalarının ülkelerini, zenginliklerini paylaşma üzerine kurmaz. Kendinden olmayana, kendisi kadar söz ve hak sahibi olma şansı tanır. Akitlerine bağlıdırlar. Egolarına teslim olmazlar.
Kısacası İslam medeniyeti edeplidir, ediptir. Haysiyetlidir. Onurludur. Özü ile sözü birdir. Zulmetme, haksızlık etme, aç gözlülük etme, merhamet et, fırsatçı olma, düşene vurma, sana dokunmayana dokunma, ah işitme, ah etme gibi insani, irfani ve ahlaki temellere oturur. İslam medeniyetinin özü budur.
Bütün bunların akabinde sorulacak can alıcı soru ise şudur: Bütün bunlar