‘UMUTLARIMIZI TÜNELE GİZLEDİK’
SABAH, İdlib’in güneyindeki ateş hattına girdi. Kazma kürekle kazılan tünellerde verilen yaşam mücadelesini ve yerle bir edilen evleri görüntüledi
HER EVİN YANINDA HAYAT TÜNELİ
RUSYA ve Suriye jetlerinin her gün bomba yağdırdığı İdlib’de tam anlamıyla bir can pazarı yaşanıyor. İnsanlar bombalardan korunmak için evlerinin yanına 10 metre derinliğinde tüneller kazmış. Her evin yanında bir yaşam tüneli var. Tünellerin içi meyve, sebze ilk yardım ve diğer yaşam malzemeleriyle dolu.
BU SAVAŞI BAŞKAN ERDOĞAN DURDURUR
HABİTE köyünde yaşayan Ebu
bekir: Tüneli ailemi korumak için yaptım. Evimiz harabeye döndü ama biz hayattayız. Ebu
İbrahim: Tüneller bizim hayatta kalmak için tek umudumuz. Sıra bize de gelecek biliyoruz. Ama gidecek yerimiz yok. Ahmed Abdulkerim:
Bu savaşı durdurursa Türkiye Başkanı Erdoğan durdurur. Rusya’ya, Suriye ordusuna engel olsun.
İdlib’in güneyinde tam anlamıyla can pazarı yaşanıyor. İnsanlar bombalardan korunmak için evlerinin yanına tüneller kazmış. Savaş uçakları ise sınır hattının üstünde durmadan uçuyor. İnsanlar, gözleri gökyüzünde en ufak seste kaçacak yer arıyor. Sadece 10 gün içinde bombalanan bölgelerde yaşayan 30 bin sivil Türkiye sınırına doğru geldi. SABAH, İdlib’in güneyindeki ateş hattına girdi. Kazma kürekle kazılan tünellerde verilen yaşam savaşını, bombalanan evlerdeki korkunç manzaraları görüntüledi.
‘BU TÜNELLER SON UMUDUMUZ’
■ Hama kırsalında ve İdlib’in güneyinde yer alan Cisr El Şuğur, Latamina ve Han Şeyhun sıcak noktalarda patlama sesleri eksik olmuyor. Savaş uçakları bu bölgeleri sürekli olarak vuruyor. Bölgede yaşayan siviller, evlerinin yanına 10 metre derinliğinde tüneller kazmış. Hemen hemen her evin yanında bir yaşam tüneli var. Bazı tünellerin içine elektrik hattı çekilmiş. Havalandırmaları var. Tünellerin içi, ilk yardım ve gıda malzemeleri ile dolu. Yataklar ve yorganlar var. Savaş uçaklarının havada olduğu gecelerde insanlar tünellerde uyuyor.
■ Habite köyünde yaşayan Yusuf Ebubekir’in hava saldırısında evinin yarısı yıkılmış. Uçakların seslerini duyunca çocukları ile birlikte tünele koşmuşlar. Tünelin giriş kısmı da saldırıda zarar görmüş. Ebubekir, “Bu tüneli iki yıl önce ailemi, çocuklarımı korumak için yaptım. İyi ki de yapmışım. 4 gün önce uçak evimizi bombaladı. Evimiz harabeye döndü ama hepimiz hayattayız” dedi.
■ Kafer Zaita köyünde yaşayan Ebu İbrahim’in de evinin hemen yanında tünel var. Uçaklar 100 metre ötedeki evleri yerle bir etmiş. Ebu İbrahim “Tüneller bizim hayatta kalmak için tek umudumuz. Saldırılar devam ediyor. Sıra bize de gelecek biliyoruz ama gidecek yerimiz yok. Son ana kadar evimizde kalacağız” diye konuştu.
SİVİL SAVUNMAYI BİLE HEDEF ALIYORLAR
■ Öte yandan İdlib’deki bu korkunç can pazarında Rus ve Suriye savaş uçakları sadece sivil noktaları değil saldırı sonrası arama kurtarma çalışmaları yürüten sivil savunma ekipleri olan Beyaz Baretliler’in merkezlerini de hedef alıyor. Hastaneleri, arama kurtarma merkezleri vurulan Beyaz Baretliler, saldırı altındaki Suriye halkının tek umudu. 2016’da Nobel Barış Ödülü’ne aday gösterilen sivil savunma ekipleri, İdlib’de arama, kurtarma, ilk yardım, yangın söndürme ve belediyecilik faaliyetlerinde yer alıyor. 2013 yılında kurulan Beyaz Baretliler, 3 binden fazla çalışanıyla Suriye halkının yardımına koşuyor.
■ Uzman ekipler de bölge halkını, mayın, el yapımı patlayıcı ve patlamamış bomba temizleme konularında bilinçlendiriyor. Ekipler, Suriye rejiminin saldırılarında bugüne kadar bombardımanlar sonucu enkaz altında kalan en az 115 bin sivilin hayatını kurtardı. HALKA KİMYASAL SALDIRI EĞİTİMİ
■ Beyaz Baretliler’in Suriye halkına yardım etmek için kurulduklarını ifade eden Medya sorumlusu Siraj Mahmut, “Bizler, Suriye rejiminin bombardımanına maruz kalan sivil insanlara, kadın ve çocuklara yardım etmek için kurulduk. Suriye rejimi, varil bombaları ve savaş uçakları ile evleri okulları, pazarları, şehrin altyapılarını hedef alıyor. Yaşam tünellerini vuruyor. Halka kimyasal silahtan korunma yöntemlerini anlatıyoruz. Patlamayan bombaları imha ediyoruz. Ekiplerimiz anaokullarında, hastanelerde, camilerde, vakıflarda, çadır kamplarda her yerde halkımızı bilinçlendirmek için çalışmalara devam ediyoruz. Göç eden insanlara yardım ediyoruz. Elimizde büyük imkanlar yok ama var gücümüzle halkımıza yardımcı olmaya çalışıyoruz” diye konuştu.