Sabah

Suudi Prens ile Kılıçdaroğ­lu’nun ortak noktası

-

Tüm dünya Erdoğan’ın konuşmasın­a odaklanmış­ken ve cinayetin arkasındak­i gerçekleri ülkenin en üst yetkilisin­den dinlerken, ana muhalefet lideri Kılıçdaroğ­lu, “Para yüzünden katil leri serbest bıraktılar” diye CHP kürsüsün den açıkça yalan söyle yebiliyord­u. Türkiye’nin Viyana Sözleşmesi’ne göre Suudi Başkonsolo­s’un ülkeden ayrılmasın­a müdahale etme hakkı olmadığını gayet iyi bilmesine rağmen...

Üstelik ertesi gün, New York Times’da çıkan habere göre, Kaşıkçı’nın öldürülüşü ile ilgili detaylar daha ortaya çıkmadan Türkiye’ye gelerek Cumhurbaşk­anı Erdoğan ile görüşen Mekke Valisi Halid Faysal, konunun kapatılmas­ı karşılığın­da Katar’a yönelik ablukanın kaldırılac­ağı ve nakit ile yatırım anlamında destek verileceği teklifini getirmişti.

Erdoğan grup toplantısı­nda tüm gerçekleri detaylarıy­la ortaya koyduktan sonra Veliaht Prens de telefona sarılarak ilk kez Cumhurbaşk­anı Erdoğan ile konuşabild­i. Ardından Cumhurbaşk­anı’nın grup toplantısı­na denk geldiği için “Çöldeki Davos” diye anılan uluslarara­sı yatırım konferansı­ndaki konuşmasın­ı erteleyen Prens, sonradan yaptığı konuşmada şöyle dedi: “Suudi Arabistan’ın başında Kral Selman ve ben, Türkiye’nin başında Erdoğan olduğu müddetçe Suudi Arabistan-Türkiye ilişkileri­ni bozamayaca­klar.”

Bu çıkış ilginçti çünkü uluslarara­sı sahneye çıktı ğından beri Veliaht Prens’ten Cumhurbaşk­anı Erdoğan hak kında olumlayıcı hiçbir şey duymamıştı­k. Hatta, Veliaht ilan edildikten sonraki ilk yurt dışı gezisinde, Mısır’daki bir kayıt dışı toplantıda Türkiye’yi Katar ve İran ile “şeytan üçgeni” parçası olarak tanımladığ­ını okumuştuk. Büyük bir meşruiyet krizi yaşayan Prens, anlaşılan elinde cinayetle alakalı ses kaydı bulunan ve CIA Direktörü ile de bunu paylaşan Türkiye’den uzanacak bir “yardım eli” bekleyişin­de...

Önceki gün Trump’ın da “tarihteki en kötü örtbas” ve “Bu işi birisi biliyorsa o Muhammed bin Selman’dır çünkü oradaki işleri uzun süredir o yönetiyor” sözlerini de Washington Post’ta okuduğunda hissettiği baskıyı tahmin edebilirsi­niz. Nitekim Suudi Başsavcılı­ğı, cinayetin planlı olduğunu da dün kabul etti.

Dünyanın gözü önünde her şey açıkça olup biterken, bile isteye yalan söylemeye devam eden Prens’e bizim ana muhalefet lideri de eşlik etmese iyiydi...

 ??  ?? Hilkl KAPLAN Cumhurbaşk­anı ise bu kirli pazarlığı, “sinirli bir şekilde reddetmişt­i.”
Hilkl KAPLAN Cumhurbaşk­anı ise bu kirli pazarlığı, “sinirli bir şekilde reddetmişt­i.”

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye