Cumhuriyet’in 95 yılı açıkçası çok da rahat geçmedi
Evet... Böylece Cumhuriyet’imizin 100’üncü yıldönümüne sadece beş yıl kalmış bulunuyor. Ülkenin bütünlüğünü ve istikrarını korumayı başararak Cumhuriyet’imizin 95’inci yaşını kutlarken, herhalde şöyle bir geriye bakıp neler gördüğümüzü ve yaşadığımızı da gözden geçirmek durumundayız.
Zor yıllar Düşünün ki Cumhuriyetimiz henüz 20’nci yılını doldurmadan bir Dünya Savaşı yaşandı... Bu savaşın dışında kalmayı başardık. Ama her erkek dört yıl askerlik yaptı. Ekonomik sıkıntılar ekmeğin bile karneyle satılmasına sebep oldu. Bu zor dönemin siyasi bedelini, o dönemin iktidar partisi CHP ödedi ve 1950 genel seçimlerinde sandığa gömüldü.
Yanılgılar
Avrupa’da 2’nci Dünya Savaşı dışında kalmayı başaran Türkiye dışındaki iki ülke Franko’nun İspanya’sı ve Salazar’ın Portekiz’iydi. Ancak bu üç ülkeden savaştan sonra hemen demokrasiye geçmeyi bir tek Türkiye başardı. Ancak o dönemde dünya görüşümüz her şeyi etraflıca değerlendirmeye yeterli olmadığı için, İspanya ve Portekiz’le birlikte NATO üyesi olmamızı “Hür dünyalı olduk¨ diye değerlendirmiştik.
Darbeler
Sonuncusunu 15 Temmuz 2016’da yaşadığımız darbeler, Cumhuriyetimizi 1960 sonrasından günümüze kadar etkiledi. Son darbe girişimi ile Kemalist olarak bildiğimiz Silahlı Kuvvetler’in FETÖ sızmasına maruz kaldığını öğrendik. Ama daha önceki darbelerde de, Kemalizm’in NATO içerikli ve Amerikan güdümlü yansımalarına tanık olmuştuk. 28 Şubat 1997’deki postmodern darbe ise, bütün çarpık birikimlerin bir noktada siyasete yansımasıydı. Sonuçta bu post-modern darbe bugünkü AK Parti iktidarının da yolunu açacaktı.
Atatürk hepimizindir
Bugün 95’inci yıldönümünde ileri geri zekâlı birileri Cumhuriyet’in kurucusu ve hepimizin gözbebeği Mustafa Kemal Atatürk’ün adını hâlâ güncel siyasetin bir tarafı olarak istismar etmeye çalışıyor. Oysa Cumhuriyet toplumunun bilinci ergenlik çağını çoktan geride bıraktı. Nüfusun ezici çoğunluğu kentli olan, bunca deneyimi yaşayan, her ilinde en az bir tane üniversite bulunan ve en gelişmiş 20 ülke arasında yer alan Türkiye’de, ilkokul düzeyindeki polemiklerin siyaseti etkileyeceği düşünülmemelidir.
Cumhuriyet’in 100’üncü yıldönümünü bugünkünden daha güçlü bir ülke olarak karşılayacağız.