Sabah

Hesap verin!

- SaOiK TUNA

Çocuk 15 yaşında, yanında lise den 3 arkadaşı, cadde boyu yürüyor. Arkadan bir el silah sıkılıyor; çocuk sırtından vurulup yere yığılıyor! Arkadaşlar­ı panik içinde etrafa kaçışıyor... Katil “kad raja” giriyor, o da 15 yaşında.

Yerde kıvranan çocuğun yanından geçerken bir el daha ateş ediyor. Dönüyor, bir el daha... Sonra da pom palı tüfeğini omzuna alıp “kadrajdan/çerçeveden” çıkıyor. “Kadraj” dememe bakmayın...

Anlattığım Toygar Işıklı’nın “Bıçak sırtı” müziğinin döşendiği herhangi bir “Çukur” sahnesi değil. Katil de mezkur dizide “kahraman” diye sundukları o lağım faresi karak teri gibi “Benim adım Koçavalı... hepsini indirdim... çocukların­ı indirdim laağğğn... ben adamım (...)na korum...” diye höykürüyor!

Hülasa, bahsettiği­m ne “Çukur” ne de “Sıfır Bir” sahnesi. Bahçelievl­er’de birkaç gün evvel yaşanan vahşetin güvenlik kame rası görüntüler­i. Zaten “mesele” de anne/baba/kardeş/bacı falan intika mı değil. Arkadaşlar­ı, bir hafta evvel, lisenin kantininde “sen omuz attın / ben omuz attım” yollu ergen tartış ması yaşandığın­ı söylüyorla­r.

Hatta araya girdikleri­ni ve “konuyu kapattıkla­rını” ifade ediyorlar! Lakin 15 yaşındaki o gül yüzlü çocuk pompalı tüfekle cadde ortasında öldürüldüğ­üne göre “konu” kapanmamış!

Çocuklarda kapanmayan bu “konuları” kimler açıyor?

★★★

Ahmet Kural-Sıla “şiddet düeti” günlerdir manşetlerd­en inme di ama 15 yaşındaki o liseli çocu ğun katledilme­si birkaç günlük fasıl mış gibi geçti gitti. Neden? Katledilen o çocuk bizim çocuğumuz olabilirdi; neden kanımızı donduran bu dehşe tengiz cinayeti adeta geçiştiriy­oruz? Biz, hepimiz, mezkur cinayetten az çok sorumluyuz da ondan mı?

Mesela, üç yüz küsur lira biriktiren herkesin pompalı tüfeklere kolaylıkla sahip olduğunu bildiğimiz halde neden sustuk? Bireysel silah lanmayı savunanlar­a işin bu veçhesi ni hesaba katıyor musunuz diye sormayı neden akıl edemedik?

Ve en önemlisi şid deti özendiren o dizile re neden isyan etmedik? Herhangi bir hemşe ri derneği veya meslek derneği veya futbol takı mı aleyhine herhangi bir sözün yer aldığı bir dizi yi yayımlayan TV kana lının kapısına dayanıp protesto ediliyor da... Neden kimsecikle­r çocukların zihinlerin­i vahşet sahneleriy­le iğfal eden o dizileri protesto etmiyor? Okul aile birlikleri, “Çukur” dizisiyle kimlik bulan, o saçma sapan sembollerd­en kendine dövme yapan, o replikleri duvarlara yazan çocukları hiç görmedi mi? Hele hele... Sigaraya içkiye sansür uygu layan RTÜK neden psikopatlı­ğın, lağım faresi adalet anlayışını­n kitabı nı yazan bu dizilere göz yumuyor?

★★★

Sırtından vurduğu 15 yaşındaki çocuk yerde kıvranırke­n tekrar tek rar ateş eden o çocuk o kini o nefreti nerelerden nasıl “temellük” etti?

Kendini nasıl motive etti, nasıl cesaret buldu?“Kader mahkûmu olarak birkaç kıl yatar sonra çıkarım” diye mi düşündü yoksa “sonunu düşünen kahraman olamaz” mı dedi?

Tek elle ateş ettiği pompalı tüfe ğini kurgu kahramanıy­mış gibi omzuna koyup uzaklaşmas­ı neyin mizanseni?

O dizileri yapan, yazan, yöne ten, oynayan kim varsa elini başının arasına alıp sormayacak sorgulama yacak mı? Meslektaşı­mızdır, ekmek parasıdır, dizileri kaldırılsı­n demi yorum. Zaten kaldırılsa ne olur, iki sezon zehirledik­leri o gençler ne ola cak?

Yeni bir kahraman marifetiyl­e, kurguladık­ları o lağım faresi dünya nın “rezervuar köpeklikle­rine” isyan etmeden vebalden kurtulamaz­lar.

saOiK tuna#saEaK FRm tr

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye