Amerika kavgayı seçti
Amerika’da ara seçimlerinden sonuç olarak “kavga” çıktı. Temsilciler Meclisi’nde Demokratlar kazandı. Ancak Cumhuriyetçiler Senato’daki çoğunluğunu korudu. Trump bunu büyük bir zafer olarak sunuyor. Ancak öyle değil. Temsilciler Meclisi artık kendisine düşman demokratların kon trolünde olacak. Tabii bu bir topal ördek durumu değil. Dolayısıyla azledil me gibi bir süreç şim dilik görünmüyor. Ama yine de Trump’ın işi kolay olmayacak. En az iki yıl boyunca gerilimli bir iç siyaset ABD’yi bekliyor.
Zaten dış politika yı iç siyaset malzemesi olarak gören Trump aynı eğilimi sürdüre cek diyebiliriz. Kendisi yeterince rahat lamadan veya başı yeterince derde girmeden dış politika gündemine çok asılmayacaktır. Eğer daha başarılı bir sonuç elde etmiş ve iç siyasette rahatlamış olsaydı belki bir ihtimal dış politikada daha doğru düzgün bir planlamaya gidebilirdi. Veya daha kötü bir sonuç alsaydı, dikkat leri dış politika gündemine çevirmek için dünyayı ateşe verecek gerilimlere de imza atabilirdi. Ancak şimdilik ikisi de olmadı. Ne rahatladı ne de başı fena dertte.
Mücadele devam edecek. Zaten Trump bu kavgayı seviyor ve bundan besleni yor. Basın toplantısında CNN muhabiriy le yaşadığı gerilim bunun en güzel örneği. Muhabir öfkesini gizleyemediği için ama törce saldırıyor ve çirkin bir görüntü veri yor. Trump ise her zamanki umursamaz dik kafalı haliyle kavgayı büyütüp üstün lük çıkarmaya çalışıyor. CNN muhabi rinin hali bana 28 Şubat medyasını hatırlattı. Öylesine açık saldırıyor ki, Trump’ı sevmeyenlerin bile tepkisi ni topladı. Sözüm ona her şeyi mükem mel kurgulayan Amerikan medyası böy lesi acemi görüntüler veriyor. Demek ki neymiş? Amerikan medyası devlet destekli olmadığında böylesine şaşkın bir hal alabi liyormuş. Trump da bundan faydalanmaya devam edecek. ABD yoğun kutuplaşma nın içine savruldukça savrulacak. Zaman zaman dış politika konuları iç politikada kullanılmak için türetilecek ve hızlıca tüketi lecek. Sonuçsuz krizler dönemi devam ede cek. ABD zaman zaman düzensiz krizler çıkaracak sonra soğumaya bırakılacak.
Türkiye ve bölge buna hazır olma lı. Ama çok kritik bir gelişme olmadıkça bu krizlerin hiçbirini sonuna kadar sürdür mekte kararlı olmayacak. Saman alevi gibi yanıp sönen olaylara şahit olacağız. Hiçbiri belki bütünüyle çözülmeyecek ama önce gerilim sonra normalleşme sarmalı kendini tekrar edecek.
Bu tabii ki hoş bir durum değil. Ancak Türkiye için çok da kötü bir sonuç değil. ABD’nin bu halinden doğacak boşluk lara Türkiye akıllı manevralarla akma yı öğrendi. Bu işlevsizliği fırsata çevire cek fırsatlar hep doğacaktır. Fırat Kalkanı ve Zeytindalı’nda olduğu gibi. ABD kendi iç kavgasına kapandıkça dünya siyase tinde doğan boşluk herkese zarar veriyor ama bu ABD’nin Türkiye’yi hedefe oturt tuğu Obama dönemine oranla daha ter cih edilebilir bir durumdur. Önümüzdeki iki yıl boyunca Türkiye’nin de dış poli tika ve güvenlik adımlarını bu çerçeve ye uygun biçimde atması gerekecek. Basit ezberlerden uzaklaşarak terörle özellikle de Suriye’de mücadele gibi temel hedefle re odaklanmak ve boşluk alanlarını doldur mak gerekecek.
Evet olur. PYD ABD’ye rağmen temizlenir. Tam da ABD bu haldey ken temizlenir. Yeter ki, Türkiye son iki yıllık performansını tekrar etsin.
hasan.yalcin@sabah.com.tr SMS: HBY yaz 4122’ye gönder.