‘BÖLEMEYECEKSİNİZ’
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı’nın ardından milletvekilleriyle yaklaşık 1.5 saat süren görüşmesi sonrasında gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Erdoğan bugün saat 16.00’da MHP lideri Devlet Bahçeli ile bir araya gelecek olmasıyla ilgili sorular üzerine “Seçim ittifakıyla ilgili konuyu da öyle zannediyorum ki her iki lider şöyle bir masaya yatırma fırsatını bulacağız. Ne olabilir, ne yapılabilir, bunları aramızda görüşeceğiz. Temenni ederim ki her iki taraf için de iyi olabilecek bir sonuca varırız. Bu, bana göre tabanların da beklentisi” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaz aylarında ekonomide yaşanan dalgalanmanın ardından son iki ayda Türk Lirası’nın yüzde 20’ye yakın değer kazandığının hatırlatılmasıyla ilgili “Görüldüğü gibi faizlerde düşüşler devam ediyor. Faizlerdeki düşüşün de olumlu yansımasını görüyoruz” ifadelerini kullandı.
STOKÇULAR BEDELİNİ ÖDEYECEK
Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın, piyasaları kontrol altına alma gayretini devam ettirdiğini belirten Erdoğan, şunları kaydetti:
“Bazı suiistimaller var. Özellikle stokçular, şunlar bunlar. Bunların üzerine bakanlıklarımız kararlılıkla gidiyor. Birçok depo baskınlarında nasıl stoklar yaptıklarını görüyoruz. Kararlılıkla
Erdoğan, dün Meclis’te AK Parti grup toplantısına katıldı. Erdoğan’ın yaptığı konuşmadan satırbaşları şöyle:
n Çevrecilik adına yakıp yıkanlar, sokakları ateşe verenler, ülkenin hayrına her işin karşısına dikilenler, gelip bu millet bahçelerine bakarak gerçek çevrecilik nedir görsünler. Öyle lafla çevrecilik olmuyor. Gezi Parkı olaylarının finansörü konumunda ve şu anda cezaevinde olan kişiyle iltisaklı birçok malum kişi, aralarında akademisyenler de var, gözaltına alındı. Malum çevreler, hatta Batı dünyasından birileri açıklama yapıyor. Dünyada bu işlerin finansörü olan kişiler olduğu gibi Türkiye’de de bu işlerin finansörü olanlar. Bu içeri alınınca niye rahatsız oluyorsunuz?
n Ülkenizde bunlara benzer şeyler olduğu zaman feryadı figan, Türkiye’de olduğu zaman diyorsunuz ki “Bu akademisyenlerin finansörüdür, onlara her türlü desteği veren kişidir.” Bunları külahımıza anlatın. Bizim varımız, yoğumuz, insanımız, ülkemiz için.
n Önceki gün TürkAkım doğalgaz boru hattının, Karadeniz’den ülkemiz topraklarına ulaşması münasebetiyle düzenlenen törene katıldık. Konuşacaksak, gelin bunları konuşalım. Karadeniz’in bir ucundan diğer ucuna, 2 bin metre derinlikten bir yatırım gerçekleşiyor, hem ülkemiz hem Avrupa için bir tedarik oluşuyor. n dönemde ülkemiz eski Türkiye’de bıraktığımızı düşündü ğümüz, umut ettiğimiz tartışmaların, kavgaların içine çekilmeye çalışılıyor. Dünyanın kendini 21’inci yüzyılın ikin ci yarısına hazırladığı dönemde, biri lerinin 1940’ların, 60’ların, 70’lerin, 90’ların baskı iklimine taşıma ya çalışıması manidar. Bunun adı gericilik, irticacılıktır, mürtecilik, çağdışı lıktır. buna devam edeceğiz. Buralarda asla taviz yok. Öyle patates, soğan stokçuluğu, öbür tarafta birçok sebze, meyvede bu tür stoklar yapmak... Bunların bedelini ödeyecekler. Öbür tarafta havlu kağıttı, taharet kağıtlarıydı, vesaire bunlarla ilgili birçok depolama, stok çalışmaları, buna benzer ne varsa hepsinin üzerine gideceğiz. Bu konuda bakanlıklarımız yoğun bir çalışma içindeler. Bu stokçulara da aynen ben de söylüyorum; bu yaptığınız stoklarla sizi affetmeyeceğiz. Sonuna kadar ne gerekiyorsa cezai müeyyideler, para, öbür taraftan diğer yönleriyle bu konuyu da kovalayacağız.”
MHP lideri Bahçeli ise grup konuşmasının ardından gazetecilerin Erdoğan ile görüşmesine ilişkin sorular üzerine “Gündemi, davet sahibi belirler. Davet edilen yere biz gündemle gidersek o başka bir şey olur. MHP’ye yakışmaz.” değerlendirmesini yaptı. n başladığımız gün den beri yaptığımız gibi yine millete ram ve teslim olacağız. Noksanlarımız varsa tamamlayacağız. Yanlışlarımız varsa düzelteceğiz. Yolunu şaşıran lar varsa ya ıslah ya tasfiye edeceğiz. Kazanmadık gönül inşallah bırak mayacağız. Her kim ki “Ben aday gösterilmedim” diyerek par timize sırtını dönü Ama gündemlerinde hâlâ “Türkiye’yi nasıl karıştırırız” var. Fakat ülkemizi karıştıramayacaksınız, bölemeyeceksiniz. 31 Mart’ta aziz milletim, bu ülkenin düşmanlarına en büyük dersi sandıkta verecektir.
n Bakanlıklarımızda sistemin tam oturtulamamış olmasından kaynaklanan sıkıntılar olduğunu ve bürokraside bundan kaynaklanan rehavet ve tıkanıklar yaşandığını biliyoruz. Böyle dönemler imtihan dönemleridir. İmtihanları başarıyla verenler milletimizin gönlündeki yerlerini alacak, veremeyenler ise nöbeti devredecekler. lideri Devlet Bahçeli dün partisinin grup toplantısında konuştu: n Sokaklar karıştırılmak isteniyor, kutuplaşmalar bileniyor. FETÖPKK iş bölümü yapmış pusuda bekliyor. Türkiye üzerinde yeni bir hain deneme, yeni bir şer oyun planlanıyor. Ekonomideki sorunların siyasal tepki ve itiraza dönüştürülerek n Artık her adımını, devlet ve millet düşmanlarıyla birlikte atanlar siyaset te yeniden hortlayamayacak. Bu ülkenin Cumhurbaşkanı’ndan tüm şahsiyetle rine ve kurumlarına saldıran, mille te hakaret eden bu CHP kafası, 31 Mart’ta bir kez daha hak ettiği dersi sandıkta alacak. Türkiye’yi eski karanlık günlerine döndürmek isteyenler, kendi karan lıklarında kaybola caklar. n 31 Mart seçimleriyle ilgili maksatlı hazırlık yapılıyor. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi üstünde polemikler tetiklenip provokasyonlar tertipleniyor. Buna izin vermeyeceğiz, zillet ittifakının tezgâh ve tuzaklarını yine kökünden bozacağız.
n Cinayetin baş azmettiricisi olarak ismi telaffuz edilen Veliaht, böyle bir olayın tekrar etmemesi maksadıyla kurulan istihbarat üst komisyonunun başına getirildi. Suudi Arabistan terör örgütlerine mali yardım yaparak, emperyalistlere kucak açarak İslam dünyasını parçalama işine memur edilmiş.
n Avrupa Ordusu kurulursa bir cepheleşme ortaya çıkacaktır. Kiminle müttefiksek beka meselesinde karşı karşıyayız. Hangi taşı kaldırsak altından ABD, YPG ortaklığı çıkıyor. Cani ile taktik ilişkisi kurulamaz
n Hz. Peygamber ahlak kutbuydu. Şefkat, samimiyet, cesaret, dürüstlük ve hoşgörü meşalesiydi. Ne mutlu bizlere ki adalet, ahlak, merhamet ve iman doruğu aziz Peygamberimizin izinden yürüyoruz. İslam’la terörü yan yana getirmek, melekle şeytanı birbirine karıştırmak, günahla sevabı aynı görmek demektir.