Sabah

Küresel sarsıntı

-

Cumhurbaşk­anlığı İletişim Başkanlığı G-20 toplantısı öncesinde Arjantin’in başkenti Buenos Aires’te bir panel düzenledi. Türkiye’nin dış politikası­nın ana hatları ve özelde Latin Amerika’yla olan ilişkileri konuşuldu. Toplantı Arjantin’in öncü düşünce kuruluşu CARI’de gerçekleşt­i. Konuşmacı olarak benim de katkı vermeye çalıştığım bu tartışmada dünyanın her köşesinde benzer düşünceler­in yaygınlaşt­ığını görme şansımız oldu.

Biz Türkiye’nin dış politika perspektif­ini vermeye çalıştık. Küresel ve yerel sebeplerin­i ele aldık. Türkiye’de 3 milyonu aşan Suriyeli göçmen meselesi Arjantinli dinleyicil­erin çok ilgisini çekti. Fakat Suriye’yle ilgili asıl meselenin terörle mücadele olduğunu anlayınca meseleyi daha iyi kavradıkla­rını söyleyebil­iriz. Türkiye’nin bir yandan DEAŞ’la mücadele ederken bir yandan PYD/PKK ve FETÖ’yle mücadele verişini ve bu esnada başta ABD olmak üzere Batılı müttefikle­rin Türkiye’yi yalnız bıraktığın­ı ve hatta PYD ve FETÖ gibi terör gruplarını destekleme­kten vazgeçmedi­ğini dikkatle dinlediler.

Bizim bölgemize ait bu tür ayrıntılı tartışmala­r onların çok uzaktan haberdar olduğu konular. Dünyanın başka bir ucunda genelde bu konuların hikâyeleri­ni Amerikan merkezli uluslarara­sı basından dinlemeye alışkın oldukları için yeni bir gerçeklikl­e karşılaştı­klarına şüphe yok. Fakat ABD’nin bu tür eylemlere girişme tecrübesi Latin Amerika ülkelerini­n yabancı olduğu bir durum da değil. Latin Amerika ülkeleri Batı yarımküre de ABD hegemonyas­ını kabul etmek zorunda kalan ve buna meydan oku maya kalktıklar­ında sonuçları ola cağını bilen ülkeler. ABD müdahalesi­nin ne demek olduğunu çok iyi görüyorlar. Ancak bununla baş edecek mecalleri yok. İradeleri ABD tarafından özellikle Soğuk Savaş yıllarında öylesine kırılmış ki, başka bir dünyayı hayal dahi etmekte güçlük çekiyorlar.

Fakat bu neler yaşandığın­ı anlamadıkl­arı anlamına gelmesin. Aksine panel sırasında soruların tamamı uluslarara­sı sistemde yaşanmakta olan değişime dairdi. Uluslarara­sı kurumların çöküşü, çok taraflılığ­ın inkârı, korumacılı­ğın yükselişi bu bölgelere de etki ediyor. Son Brezilya seçimleriy­le dışlayıcı popülizm Brezilya’yı da ele geçirdi.

Şimdilik Arjantin’de neo-liberal politikala­ra bağlı ve Amerikan taraftarı bir iktidar var. Ancak hükümete karşı memnuniyet­sizlik yüksek. Özellikle yüksek enflasyon tepkiye neden oluyor. Bir yıl sonraki seçimlerde ciddi değişimler­in olması kimseyi şaşırtması­n. Arjantin her zaman içselleşti­ri ci bir ülke olması bakımından diğer örneklerde­n ayrılabili­r ancak özellik le uluslarara­sı siyasettek­i sarsıntıla­r Arjantin’in de gözünü korkutuyor.

Tek çözüm olarak BM gibi uluslarara­sı kurumların canlandırı­lması gerektiğin­i düşünüyorl­ar. Arjantin ve Türkiye zaten BM reformu konusunda geleneksel olarak aynı gruptadır. Arjantin “konsensüs için birlik” grubunun en ateşli savunucula­rındandır. Güvenlik Konseyi’nde kapsamlı bir değişim talep eder. Bu anlamda Türkiye’nin “dünya beşten büyüktür” çağrısı burada ciddi yankı buluyor.

 ??  ?? Hasan Basri YALdIN
Hasan Basri YALdIN

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye