Atatürk sosyaldemokrat mıydı?
Asla değildi. Atatürkçülük gev şek anlamda bir dünya görüşü, “muasır medeniyet seviyesine” ulaşmak isteyen bir temenni ve çabadır.
Kemalizm de, bunun dondu rulmuş, bir “ide oloji” kalıbına dökülmüş, tek parti diktasına meşruluk kazan dırmak isteyen faşist formülüdür.
Atatürk Kemalist değil di. Kemalist olan lar İsmet İnönü, Recep Peker, Falih Rıfkı Atay ve ben zerleridir.
Atatürk sosyaldemokrat da değildi.
Bugüne kadar yazılmış en iyi Atatürk biyografisinin sahi bi Andrew Mango (ama kita bını kerizlere iki bin beş yüz liraya satmıyor, insan evladı na yalnızca elli lira), onun bir sosyal reformcu “olmadığı nı” ısrarla söylüyor.
Altmışlı yıllarda Ecevit’in ortaya attığı moda deyimle, Atatürk bir “üstyapı” dev rimcisidir...
★★★
Bu gibi konularda kıtır atmayı çok seven Cumhuriyet Halk Partisi, bir kitapçık yayınlamış.
Adı, “Radikal Sevgi Kitabı”...
Demek ki sevginin radikal cinsi de varmış.
Bir zamanlar bu isimde bir “entel gazetesi” vardı, rek lamlarında radikal örneği ola rak Zeki Müren’i kullanıyor du, bu da böyle bir şey mi?
Kılıçdaroğlu’nun “hem temiz hem dürüst bir insanoğlu” olduğunu iddia edenler, şimdi de “Atatürk Cumhuriyetçi Parti kur madı, Cumhuriyet Halk Partisi’ni kurdu” diyorlar.
Eee? Ne mana?
Şu: Cumhuriyetçi Parti kurarsan, sistemde “cumhu riyetçi olmayan partiler” de bulunabileceğini baştan kabul ediyorsun...
Peki bunun günümüzün parti çekişmeleriyle ne ilgisi var?
Hiçbir ilgisi yok. Maksat laf olsun, kitapçık dolsun.
“Martın sonu bahar” gibi bir “totoloji” örne ği yani. (Totoloji, sözün gerek siz, hiçbir ek bilgi içermeyen boş kullanımıdır ve de mantıkta hiç makbul değildir, hatta alay konusudur.)
Bu gereksiz zevzeklikten sonra asıl “canalıcı” bölüm geliyor:
“Atatürk bugün gelse tamirci çıraklarının, AVM çalışanlarının, maden işçilerinin yanında olur du”...
Yok yahu? Atatürk’ün bugün nasıl olup da geleceği ayrı bir zevzek tartışmasıdır ya... (Samsun’a da tekrar çıkacak mış.)
Onu geçelim, tamir ci çıraklarının ve maden işçi lerinin yanında olacağı nı nereden biliyorsunuz? (“Modernlik” olsun diye AVM çalışanlarını da katmış lar.)
Öyleyse niçin kendi döne minde olmamış?
Atatürk devrinde, çalışa nın ne grev hakkı vardı, ne sendika hakkı, ne de parti kurma hakkı. Memur olmaya na hiçbir güvence yoktu.
Hadi utanmayın utanma yın, belediye seçimi önce sinde kurduğunuz adı kon mamış ittifak doğrultusunda “Atatürk bugün gelse Kürt ayrılıkçılarının yanında olurdu” da deyin de tükürelim.