Sabah

Beka sorunu mu? Hem de nasıl var!

-

Onca yıl hesapta gazete cilik yapmış fakat yük sek bürokrasin­in emirleri ve patron takımının çıkarları nı korumaktan ötesiyle ilgilen memiş adamla rın “beka sorunu var mı, yok mu?” tartışması­na hiç takılmayın!

Zaten 15 Temmuz’u bile görüp kavramak istemeyenl­ere bir şeyler anlatmaya çalışmak boş iş...

Ama şunu da söy leyeyim...

“Beka sorunu” denilince bunu sade ce güncel siyasi konjonktür­e ve bazı güçlerin Türkiye’ye yöne lik düşmanlık stratejile­rine bağ lamak da eksik kalıyor.

Sorunun kaynağının çok derinde olduğunu ve toplu mumuzun hücrelerin­e kadar sirayet eden bir hastalığı andır dığını görmemiz gerek.

★★★

yığınına çevirirler, uluslara rası bir kuruluş bizimkiler­i engellemel­i” diyenler... “Bilim mi?” diye yazıp kah kahadan kırılan bir adamın videosunu koyanlar... Hepsi oradaydı.

★★★

Hemen

deyip

geçmeyin... Bunları yazan ların arasında oda sından çıkmadan gününü bilgisayar başında geçiren ergenlik çağın daki oğlunuzun veya her gününü zü birlikte geçirdiği bulunma niz dığına emin misiniz?

Çünkü yıllar boyu hepimizi etkisi altına alan böyle bir ziKin ve kültür eğitimi(!) üzerimi ze çullandı ve geriye bu zayi at kaldı.

CHP’li bir politikacı ve baro yönetimind­e yer alan bir hukuk çu “Suriye ile savaş çıksa, Esad’ın yanında yer alırım” diye ilan ettiğinde de bunu “siya si muhalefet” sanmak, bizim yanlışımız­dı. Oysa bu sözler ve tavırlar bir “kayıp kimlikler” ger çeğinin; en derinimize yerleşmiş tehlikenin örnekleriy­di.

Beka sorunu mu diyorsu nuz?

Var, hem de nasıl var!

Ve asıl tam da bu zemin de var.

Ne demek istiyorum, anlat maya çalışayım...

Alman devletinin yayın kuruluşu Deutsche Welle (eski den “Almanya’nın Sesi” diye bilinirdi) geçenlerde bir haber yaptı ve haberin linkini de sos yal medyaya koydu.

Haber, Türkiye’nin

Antarktika’da bilim üssü kurmasıydı.

Bir dostun uyarısıyla haberin altına gelen yorumlara bakınca utandım, öfekelendi­m ama acı gerçeğe bir kez daha uyandım.

Yabancılar bu gelişmeyi alkışlıyor, bizim insanlarım­ız ise alay ediyor, hatta nefret kusu yordu.

“Ucuz domates, patlıcan g|türsünler” diye yazanlar...

“Şimdi orayı da pet şişe

KaVmet EaEaRJOX#VaEaK FRm tU SMS HASMET \a] ·\e J|ndeU TL

MH IaFeERRN FRm KaVmetEaEa­RJOX VaEaK

 ??  ?? Haşmet BABAOĞLU Iet|cü lerdir bunlar,
iş arkadaşını­zın
Haşmet BABAOĞLU Iet|cü lerdir bunlar, iş arkadaşını­zın

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye