Sabah

Pazar akşamı maç var

- eardic@sabah.com.tr SMS: EAR yaz 4122’ye gönder. (1.60 TL) MH: 444 88 81 (MESAJ) facebook.com/enginardic

Maçlar bitti sanırsınız, bitmedi, pazar akşamı televizyon­da son bir maç daha var.

Çünkü cıvımaya çok yatkın insanlarım­ız konuya “maç gibi” yaklaşıyor­lar.

Biz İstanbul belediye seçiminin 23 Haziran Pazar günü yapılacağı­nı sanıyorduk, meğerse seçim 16 Haziran Pazar akşamıymış...

Öyle bir hava yaratıldı ki, sanki “münazarayı” kazanan belediyeyi alacak!

Üstelik kimin kazandığı kimin kaybettiği belli olamayacak bir münazara bu, ölçüsü yok. Tartışma alt tarafı. Ama CHP amigosu basın ertesi sabah “İmamoğlu kazandı” çığlıkları atacak.

Artık nefesler tutuldu, herkes “İmamoğlu kendini kaybedip öfke kontrolünü kaçıracak ve yeni rezaletler­e imza atacak mı” diye bekliyor... Bu çok daha ilginç...

Gene küfür müfür ederse, yandı gülüm keten helva...

Ama “ne biçim geçirdi” diyecekler de çıkabilir tabii...

Çünkü burası Türkiye’dir, ne yıl 1960’tır, ne Binali Bey Nixon, ne de Ekrem Bey Kennedy.

Burası “rasyonel” bir ülke değildir.

Seçmenin şu yönde ya da bu yönde “etkilenmes­ini” fazla beklemeyin­iz. Seçmen kararını çoktan verdi.

Ne CHP seçmeni “aferin, ne olgun adammış” diye Binali Bey’e oy verir, ne de AK Parti seçmeni “pek dinamikmiş maşallah” diye Ekrem Bey’e... Zaten hesap da “kararsızla­r” üzerine yapılıyor ama kararsızla­r da akılcı değillerdi­r.

Herkes karşı tarafı “İzlandalı” gibi görecektir!

Sunucunun çok tarafsız (!) Uğur Dündar’ın yan çizmesi üzerine gene tarafsız (!) İsmail Küçükkaya olması da ayrı bir eğlence kaynağıdır.

Eskiden bu tür münazarala­r tek kanallı TRT tekelinde siyah-beyaz olarak yapılırdı, iş Ankara’da olup biterdi ve gazeteleri­n Ankara temsilcile­ri sorular sorarlardı. (Hayır, Özal’la adı çoktan unutulmuş o adamcağızı­n “köprüyü satarım-sattırmam” tartışması­nı bir de ben hatırlatma­yacağım, çünkü baygınlık verdi.)

Gönül isterdi ki moderatör, iyice tarafsız (!) Yılmaz Özdil olsun. “Konu mankeni” olarak arkada da Necati dursun.

Ya da iyice suyunun çıkması için popstar Ertuğrul Özkök.

Bana sorsalardı “ya Acun olsun ya Şeyma” derdim. Bak o zaman “reytingi” gör.

Evet, fındık-fıstıkları­nızı hazır ediniz, isterseniz ayıdan pizza da getirtebil­irsiniz.

Bendeniz nostalji yapacağım, kırk yıl öncesini hatırlayac­ağım ve çoktandır unutulmuş bu gereksiz muhabbete yeni katkılar bekleye

ceğim: “Süreniz doldu, toparlayın efendim... Şimdi bitiriyoru­m sayın bilmemne... Ama karşı tarafın cevap hakkı doğuyor... Burası TRT mi lan?... Beyefendi süre doldu... Süreler dolmaz, Ekremler susturulam­az... Ekrem Bey sus artık... Hadi oradan it!... Ekrem Bey ağzını topla... İt demedim, basit dedim...”

Cümleten iyi eğlenceler dilerim.

Maçın taktiğini de açıklıyoru­m: En iyi kadroyu kuracaksın, rakibin akınlarını kesip maçı koparıp alacaksın.

Haydi İsmail, oyunu hareketlen­dir.

Ekrem’in de tedavisi gerçekleşt­irilsin. “Koreografi” de yap, daha keyifli olur.

 ??  ?? Engin ARDIÇ
Engin ARDIÇ

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye