EQJiQ ARDIÇ
Bülent
Özveren’in derinliklerden gelen sesini.
★★★
Nobel konusunda da böyle oldu. Kompleksimiz vardı. Bize vermiyorlar dı vesselam.
Orhan Pamuk şeytanın bacağını Türkiye aleyhine tavır takınmak pahasına kırınca (belki de ancak bu sayede!), büyü bozuldu.
Üstelik bir bilim adamımız (Aziz Sancar), bir de diplomatımız, sevgili sıra arkadaşım Ahmet Üzümcü arkadan geldi ler, Nobel bizim için iyice “sıradanlaştı”... Artık aldırmıyoruz.
Bu yılın edebiyat ödülüne bakın, Peter Handke... Hiç de öyle Nobel mobel ala cak bir adam değil, ikinci sınıf, soğuk bir yazar.
Hele, ancak bu yıl verilebilen geçen senenin ödülüne bakın... Ne o, adını ha deyince söyleyemediniz değil mi? Olga Tokarczuk. Polonyalı bir hanım. Tanıyan yok.
Bakkal Mehmet Efendi tanımaz da, edebiyat çevrelerinde de tanıyan yok.
Neyse, Nobel’in “TıLSıMLı BIR öDüL” olduğunu sanmaktan kurtulduk.
★★★
Fakat futbolda kompleks sürüyor. “FRANSA’YA SAHAYı DAR ETTIK” yazı yor adam...
Maçı izlemiş olmasak belki inanacağız. Neredeyse tek kale oynadılar, bizim sahada kamp kurdular, Mert Günok muhte şem bir oyun çıkarmasa altı tane yiyebilirdik.
Orta sahada hiç top tutamadık, hücu ma çıkamadık. Pozisyon bulduk, piç ettik.
Neyse, sonunda şanlı beraberliğimizi kahraman Mehmetçik’e armağan ettik de akan sular durdu.
Peki şunu bana açıklayabilir misiniz: Grubun önünde Türkiye ile Fransa... İkisinin de 19 puanı var.
İkisinin de 6 galibiyeti, 1 beraberliği, 1 mağlubiyeti var.
Fakat Fransa 21 gol atmış, Türkiye 16 gol... Fransa’nın averajı 16, Türkiye’nin ave rajı 13...
Peki bu durumda Türkiye nasıl grup lideri oluyor?
“İKILI AVERAJLA” diyeceksiniz.
Peki o zaman nasıl oluyor da bazı gazetelerimiz grup lideri olarak Türkiye’yi gösteriyor, bazıları Fransa’yı?
Neyin kompleksi bu?
★★★
Necip Türk matbuatına bir sorum daha var:
İki kasaba ele geçirdik, bunu sanki “VIYANA’Yı ALDıK” gibi verdiniz.
Yarın Şam’a girsek nasıl yazacaksınız?
earGiF#VaEah FRm Wr SMS EAR \a] J|QGer TL M+ MESA- IaFeERRN FRm/eQJiQarGiF