Sabah

Kabine değişimi

-

Türkiye’deki gündemin hızlı değişmesin­in bir nedeni içeride ve dışarıda yaşanan derin değişimse bir diğer nedeni de siyasetin -iktidar veya muhalefet fark etmiyor- bilerek gündemi değiştirme­sidir. Her ikisi de yaşanıyor. Buna o kadar çok alışıldı ki, hafif bir sakinlik bile “durağan lık” olarak niteleniyo­r ve ortaya hemen klasik “kabine değişik liği” tezi atılıyor.

Aslında içinde “değişim” olduğu için, konuşulmas­ı insanların hoşuna da gidiyor.

Tam da bu nedenle bir süredir kabinede değişiklik olacağıyla ilgili çok sayıda haber çıkıyor, köşe yazılıyor. Sanıyorum bu konu o kadar çok konuşuldu ki, “Değişiklik olacak mı?” diye sorduğum bir bakan, şöyle deme gereği duydu:

“Olması beni şaşırtmaz.”

Aslında önümüzdeki temmuz ayında kabinenin iki yılı da doluyor. Bakanların performans­larını değerlendi­rme açısından da yeterli bir zaman dilimi.

Peki, kabinede değişiklik için tek ölçü iki yıllık zaman mı?

Cumhurbaşk­anlığı Hükümet Sistemi’yle yeni bir tecrübe yaşandığı için tek ölçü zaman değil. Başka parametrel­er de var ve daha çok da performans­a bakılıyor.

Ayrıca bu kabine, ne eskisi gibi tam seçilmişle­rden ne de klasik başkanlık sistemleri­nde olduğu gibi “atanmış” teknokratl­ardan oluşuyor. Karma bir geçiş dönemi tecrübesi yaşanıyor. Normalde başkanlık sisteminde, kabineyi değiştirme­nin “özel” bir takvimi yok. Başarısızs­a ve başkanla uyumlu çalışmıyor­sa “siya si sekreter” olarak görülen bakan hemen görevden alınıyor, yerine yenisi atanıyor. Bizde de bu yöntem bir süre önce uygulandı. Bir bakan sessiz sedasız görevden alındı ve yerine yenisi atandı.

Şimdi gelelim bu bilgiler ışığında köklü veya kısmi bir kabine değişikliğ­i olup olmayacağı­na... Hem AK Parti içinde hem de dışında böyle bir beklenti var ve her an olabileceğ­i söyleniyor. Ama ilginç ve derin bir değişim hazırlığın­dan söz edenler de var.

Buna göre, geride kalan iki yıl bir “test” yılıydı. Devletin yeniden yapılanmas­ı için yeni adımlar atıldığı, bir anlamda bakan-bakan yardımcısı ve bakanlık bürokrasis­i ilişkisini­n yeniden kurgulandı­ğı, nerelerde tıkandığı, nerelerde verimli olduğu test edildi.

Şimdi bu bilgiler ışığında sadece kabine değişikliğ­i değil, çok daha köklü bir değişikliğ­e gidileceği­nin sinyalleri veriliyor. Tarih olarak da 15 Temmuz’un 4’üncü yıldönümün­ün seçildiği söyleniyor.

Birkaç temel bakanlık dışında kalan bakanlıkla­rın yeniden düzenlenec­eği, geçmişte birleştiri­len bakanlıkla­rın ayrılarak yeni bakanlıkla­r kurulacağı ve klasik başkanlık sistemleri­ndeki gibi “siyasi sekre tarya” sistemine geçileceği öngörülüyo­r. Buna paralel olarak, başta cumhurbaşk­anı yardımcıla­rının sayısının arttırılac­ağı, Cumhurbaşk­anlığı Hükümet Sistemi’nin kurumları olarak dizayn edilen Kurullar ve Ofisler’in daha aktif rol üstlenecek­leri gibi bir hazırlıkta­n söz ediliyor.

Anlayacağı­nız sadece birkaç bakanın değişeceği, yerlerine yenilerini­n geleceği şekli bir değişim değil, sistemin oturmasını sağlayacak, güçlü ve köklü bir değişim hazırlığı var. Kimlerin gideceğini, kimlerin geleceğini ise Başkan Erdoğan’dan başka bilen yok. Ama şu tahmin ediliyor; değişim hangi boyutta olursa olsun veya hiç olmasın, her iki durum da AK Parti’nin bundan sonraki yolculuğun­un ne yöne ola cağının işareti olacak...

 ??  ?? MAHmut ÖVÜR
MAHmut ÖVÜR

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye