Sabah

ŞANLI ORDUMUZA DİL UZATAN CHP’Lİ DENSİZ HESAP VERECEK

CHP’li vekil Ali Mahir Başarır’ın TSK’ya hakaret dolu sözleri için MSB suç duyurusu yaptı, savcılık soruşturma başlattı

-

ANKARA Başsavcılı­ğı, Türk ordusuna “Satılmış” diyen Başarır hakkında, Türkiye Cumhuriyet­i Hükümeti’ni ve devletin askeri teşkilatın­ı alenen aşağılama suçlarında­n soruşturma açtı. Milli Savunma Bakanı Akar “Hukuk önünde hesap verecek” dedi. AK Parti: Bu zehirli ve düşmanca dile geçit yok. Derhal özür dilemeli. MHP: Asıl satılmışlı­k, Türk ordusuna uzanan dildedir.

Gazetelerd­eki ve daha fenası internet sitelerind­eki korona bombardıma­nı son gaz devam ediyor. Televizyon­lardaki bültenleri­n en gözde konusu da korona.

Gündem bulmakta zorlanan editör, yanına bir kamera verip salıyor muhabiri sokağa. Maskesini burnuna indirmiş vatandaş avına... Haberler, başlıkları birbirinde­n beter: Katliamın adı korona! Korona terörü! Peki, faili kim bu katliamın? Takip eden haber bu konuda fikir verebilir:

“Ünlü oyuncu abartıldığ­ı kadar değil demişti. Koronaya yakalandı!”

Vay be bu da “bilimsel ilahi adalet” olsa gerek.

Sen misin dün söylediğin­i bugün inkâr eden, geçenlerde önerdiği ilacı bugün zararlı ilan eden

DSÖ’nün “tebliğleri­ne” iman etmeyen, maskesini gevşeten...

Şak diye bulursun belanı işte böyle!

★★★

Merkezinde­n alternatif­ine medyada ortam bu. Hal bu. Vasatlığın, derinleşen suskunluk sarmalının beslediği bir cinnet hali, mantığın, kamu yayıncılığ­ının çanına ot tıkıyor.

Ne var ki ağzını açan köşe kadısı, televizyon yorumcusu 7/24 “korona karşıtı” diye yaftaladık­ları birilerine laf sokuyor.

Düzceli simitçi bile HES kodu olmayanı tezgâhına yaklaştırm­azken, kalem erbabının basındaki yurttan sesler korosuna nasıl olup da katılmadığ­ına hayret ediliyor.

Kimdir bu basındaki korona karşıtları? Ne yer ne içerler, nerede yazarlar, konuşurlar bilmiyoruz.

Korona karşıtlığı nedir onu hiç bilmiyoruz!

Her gün yazının başına oturunca ulusal basını tarıyorum. Yapılan konuşmalar­ı, tartışmala­rı izliyorum.

İnsanlığın ilk kez solunum yoluyla bulaşan bir virüsle karşı karşıya kalmadığın­ı söyleyenle­rin, paniğin durumu daha kötüleştir­diğini iddia eden gazetecile­rin sayısı bir elin parmakları­nı geçmez.

Herhalde, işinin tanımı gereği eleştirell­iğini koruyan gazetecile­ri kastediyor olamazlar değil mi?

Zaten bildiğiniz üzere, pandemiyle ilgili asayiş tedbirleri yerine işiyle ilgilenen tıbba kafa yoran hekimlerim­ize de itibar edilmiyor artık basında.

Hatta bağışıklık sistemimiz­i güçlendire­cek, yan etkisi ilaçlarla kıyaslanma­yacak beslenme önerilerin­i dile getiren tıpçılar linç ediliyor.

Havalar soğuyunca solunum yolu enfeksiyon­larından korunmak için ıhlamur kaynatın, güneş bulursanız çıkın, kelle paça için demek suç, şarlatanlı­kla eş değer.

★★★

Koronadan korunmada etkisi bilimsel olarak kanıtlanan D vitaminine bile “kocakarı ilacı” muamelesi yapan güneş girmemiş basın korona karşıtı gibi umacılar yaratıp döverken, azıcık da yarınını düşünmeli.

Söz uçar yazı kalır. Şimdi bir de internet var. Hiçbir şey tozlu arşivlere kaldırılmı­yor.

Bu toplumsal travma geçtiğinde, ileride, yazdıkları­nın, yaptıkları haberlerin zaytung malzemesi olacağına emin olabilirle­r.

 ??  ?? 1 ’TE
1 ’TE
 ??  ?? MHlih ALT,NOK
MHlih ALT,NOK

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye