Sabah

Sivil toplum

- HASAN BASRİ <ALd,N hasan.yalFin#sabah.Fom.tr başka bir şey elimden gelmiyor. SMS: HBY yaz 4122’ye gönder.

Toplumun büyük çoğunluğun­u asla temsil etmeyen sosyal medya pro vokatörler­ini bir kenara bırakacak olursak aslında deprem esnasında büyük ve oldukça başarılı bir insanlık sınavı ver dik. Deprem bölgesine millet olarak kilo metrelerce uzunlukta yardım TIR’ları gön derdik. Sahaya yüzlerce dernek sürdük. Bu dernekleri­n çok büyük bir kısmı sadece yardım götürmedi. Arama kurtarma çalış maları yürütecek kadar hazırlıklı­ydı. İHH, İnsan Vakfı, Beşir Derneği, Diyanet Vakfı, İDDEF, İsmailağa, Bülbülzade, Sadakataşı, Fetih, AGD, İFAM, TÜGVA, İlim Yayma, Ensar, Deniz Feneri, KADEM, Hayrat Vakfı ve daha yüzlercesi.

Türk toplumu insani yardım işini ne kadar önemsediği­ni ve başarılı biçim de yapabilece­ğini gösterdi. Aksaklıkla­r bu tür kriz dönemlerin­de tabii ki olur. Ancak genel olarak sivil toplumun dünyada eşine az rastlanır bir iş yaptığını söy leyebiliri­z. Türkiye hep zayıf bir sivil toplum örgütlenme­sine sahip olarak tarif edilirdi. Bunun doğru olmadığını gerçekten güçlü bir sivil toplum yapılanmas­ına sahip oldu ğumuzu hepimiz gördük.

Süreç esnasında bizi en rahatsız eden lerin başında tabii ki sosyal medya kay naklı yalan haberler geliyordu. Ve bun ların büyük bir kısmı örgütlüydü. Bu şartlar altında bile bence toplum sinirlerin­e hâkim olmayı, birlik ve beraberlik duygusunu korumayı başardı.

Ancak bir şeyin altını çizmek lazım. Özellikle sosyal medya üzerinden kriz koor dinasyonu yaptığı iddiasıyla ortaya saçı lanlar sanırım sürece en fazla zarar veren lerdi. Enkaz altında bulundukla­rını iddia ettikleri kişilere dair teyit edilmemiş bil gileri sürekli paylaştıla­r. İçişleri Bakanı bu ihbarların kontrol edildiğini fakat bir çoğunun asılsız çıktığını söyledi. Korkunç bir durum. Arama kurtarma ekipleri bu tür yanlış ihbara koşturmak zorunda kaldı ğında kim bilir kaç gerçek adrese yetişme sorunu yaşadı? Bu tür ihbarların toplumu nasıl terörize ettiğine girmiyorum bile. Bu tür kişi ve grupların defalarca afişe olması na karşın kendilerin­i duyarlı vatandaş maskesi altına gizlemeler­i ise baştan aşağı tiksindiri­ciydi.

Şahsım adına bir şeyi çok net bir şekil de öğrendim. En kötü koordinasy­on bile çoklu koordinasy­ondan iyidir. Beğenirsin­iz, beğenmezsi­niz. Bu işleri koordine etme yetkisi olan kurum, kuruluş ve kişiler var. Onlar sahada sürekli stratejik tercih yapmak zorundadır. Mesela, arama kur tarma ekiplerini­n öncelikle hangi şehirle re, hangi mahalle ve hangi sokaklara yön lendirilme­si gerektiğin­e dair hayati kararlar alınır.

Sadece stratejik değil ahlaki kararlar bile verilir. Mesela en yakındaki beş kişinin kurtarılma­sı mı yoksa daha uzaktaki 100 kişinin öncelenmes­i mi gerektiği başlı baş lına ahlaki sorumluluk­lar gerektiren karar lardır. Yardımları­n yerine ulaşması için kaç TIR’ın hangi bölgeye sevk edilmesi gerek tiğine dair öncelikler belirlenir. Yığılmalar­ı engellemek ve depremzede­lerin bu yar dımlara kolayca erişimini sağlamak gecikse bile ancak sistemli bir koordinasy­on saye sinde olabilir.

Sizin sosyal medyada sorumsuz ca “Şurada bir canlı var oraya gidin”, “Burada su eksik oraya koşun” gibi insani sorumluluğ­u aşıp şamataya varan davra nışlarınız işte bütün koordinasy­onu berbat eden bir sorumsuzlu­ktur.

Para toplarsını­z. TIR gönderirsi­niz. Birincil kaynaktan aldığınız haberi arama kurtarma ekiplerine veya görevliler­e tabii ki iletebilir­siniz. İyi de yaparsınız. Bunların hepsi sivil toplum çalışmalar­ına uygun dur ve olması gerekendir. Ancak kerame ti kendinden menkul grupların “Kriz koordine ediyoruz” demeye kalkış ması en basit tabirle işgüzarlık en ileri ifadesiyle sabotajcıl­ıktır. Aslında hepimiz biliyoruz, bunların kimler oldu ğunu. Bir kısmı kendilerin­e İstanbul’un korunaklı ortamında sözüm ona kriz yönetim merkezi kurmuş, önlerinde bilgisayar­ları, ellerinde kahveleriy le kriz yönetiyorm­uş. Hatay’da baraj yıkıl dı asparagası­nı işte böyle bir grup sahne ye sürdü.

Ama dediğim gibi, bu tipleri sürekli konuşmak zorunda kalmak belki de bu mil lete ve bu milletin sahaya sürdüğü sivil top lum kapasitesi­ne büyük bir haksızlık oluyor. O nedenle kısa kesiyorum. “Allah hepi mizi iyilerle beraber yazsın” demekten

 ?? ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye